You're all mine Çeviri Türkçe
114 parallel translation
When you're all mine to love and keep... I shall be patient as the earth with you.
Tamamen benim olduğunda... sana öyle güzel bakacağım ki.
I shall have to insist you all stop and watch mine, now that we're all so open and above with each other.
Durup benimkini izlemeniz için size ısrar etmeliyim şimdi birbirimize karşı daha samimi ve daha yakınız.
But if you take all your little fears and put them together, they're more dangerous than mine.
Fakat bütün ufak korkularınızı toplar bir araya getirirseniz, Onlar benimkinden daha tehlikeli.
Either you're all mine or not at all.
Ya hepten benim olursun, ya da hiç.
Remember, my sweet, that you must be wife to the next Pharaoh, that you're going to be mine, all mine, like my dog or my horse or my falcon. Only I will love you more, and trust you less.
Unutma tatlım, sen gelecek firavunun eşi olmak zorundasın, yani benim olacaksın, tümüyle köpeğim ve şahinim gibi, seni daha çok seveceğim ama daha az güveneceğim.
It's like you married an alcoholic, isn't it? Only, instead of bottles in the chandelier, it's rabbits'feet and four-leaf clovers in my pockets, in the car... and... and you're all mine.
seninle evleneceğim için sarhoş gibiyim bu yaptıklarım yerine olumlu düşünüp, bir tavşan ayağı ve dört yapraklı bir yonca bulundurmalıyım, cebimde, arabada... ve..
You're all mine.
Benimsin.
You're all mine, I'll have you.
Artık benimsin. Sana sahip olacağım.
Now I've got you, and the minute you're all melted the hat will be mine! [Evil laughter]
İşte, yakaladım seni ve sen erir erimez şapka benim olacak!
You're all mine.
Sadece benimsin.
Now, ifAbraham was willing to slay his own son for the love of his god, - why won't you do the same for mine? - You're all crazy.
Eğer İbrahim Tanrı aşkına oğlunu kurban ediyorsa, sen neden aynısını benim için yapmıyorsun?
You're mine, asshole, all mine.
Sen benimsin göt herif tamamen benim.
Now you're all mine.
Şimdi, bana aitsin.
You're a hero of mine. I've read all your papers.
Siz benim kahramanımsınız Yazdığınız herşeyi okudum.
What happened to me? You're all mine!
Neredeyim ben böyle?
But we're all together, and you're mine for a night.
Ama işte yine birlikteyiz. Bu gecelik benimsiniz.
And you're all mine in buttons and bows
# Düğmeler, fiyonklar... Benimsiniz şimdi #
And you're all mine
# Olsun benim hepsi #
Yep, one more payment and you're all mine.
Evet. Bir ödeme sonra tamamen benim olacaksın.
You're all mine!
Tamamen benimsin!
Tell me you're all mine.
Tamamen benim olduğunu söyle.
You're mine, honey, all mine.
Sen benimsin, tatlım, hep benim.
You're rich. Yes, this is all mine. It was all mine.
Siz anlayamazsınız, her şeyiniz var.
You're all mine in buttons and bows!
"Düğme ve fiyonklar içinde benimsin."
Tonight, you're all mine.
Bu gece benimsin.
You're all mine.
Bana kaldın.
You're all mine.
Çık arabadan.
I get your fur, Zaira, and you're gonna get all of mine, fair exchange huh...
Seni çok beğendim. Ve seni hemen şimdi istiyorum.
♫ To show that you're mine girl, all right ♫
Giremezsin demedim. Merhaba tatlım.
You're fucking mine all fucking day.
Maç boyunca yanında olacağım.
And all I am saying : that if you're friends of those two... you're not mine.
Ve söylediğim şey : Eğer siz şu ikisinin arkadaşıysanız,... benim arkadaşım değilsiniz.
Aah, you're all mine, blrrr...
Hepsi benim- -
This is mine. With all due respect, uh, Mr. Sloane, you're ignoring the facts.
Bütün saygıma rağmen Bay Sloane gerçekleri göz ardı ediyorsunuz.
They'd all love to have you, but they shan't'cause you're mine, bought and paid for.
Onlar sadece arzulayabilirler ama alamazlar. Çünkü sen benimsin ; aldım ve ödemesini yaptım.
Because you're mine, all mine.
Çünkü sen benimsin.
You're all mine.
Tamamen benimsin.
Now you're all mine.
- Artık benimsin.
You're all mine.
Evet, şimdi baş başa kaldık.
All right, Leo, you're mine.
Tamam Leo. Benimsin.
You're all mine tomorrow night.
Yarın gece bana aitsin.
Three more chapters and you're all mine.
Üç bölüm sonra benimsin.
You're all mine.
Hepiniz benim olacaksınız.
And when you're with me you're all mine.
Benimle birlikteyken tamamen bana aitsin.
You're all mine!
Bana aitsin! - Seni seviyorum.
Only suspicion you gotta worry about is mine of if you're giving it to her at all.
Sen sadece benim şüphelenmemden kork. Afyonu ona verip vermediğinden şüpheleniyorum.
Looks like you're all mine tonight.
Sanırım bütün gece benimsin.
I don't care if you're not all mine.
Her şeyinle benim olmanı istemiyorum.
I like it better when you're all mine.
Senin tamamen bana ait olman hoşuma gidiyor.
You're all mine now.
Artık elimdesin.
All you need to know is that they have something of mine and you're gonna help me get it back.
Tek bilmen gereken bana ait birşey aldılar, ve sen onu geri almamda bana yardım edeceksin.
Oh, you're all mine!
- Bırak...
you're all set 139
you're all clear 18
you're all i've got 43
you're all i have left 22
you're all going to die 16
you're all done 27
you're all grown up 36
you're all good 25
you're all right 945
you're allowed 16
you're all clear 18
you're all i've got 43
you're all i have left 22
you're all going to die 16
you're all done 27
you're all grown up 36
you're all good 25
you're all right 945
you're allowed 16