English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ Y ] / You're crazy

You're crazy Çeviri Türkçe

7,256 parallel translation
You're in crazy town, Pernell.
Şuan mantıklı düşünemiyorsun, Pernell.
When you think about it, It's crazy they're all alive at the same time.
Hepsinin ayni anda yasamasi çilginca geliyor.
I mean, he's such a smart kid- it's so crazy that you're saying that, because we were actually thinking about- - we were talking about possibly starting our own school.
Ne zeki bir çocuk o... Bunu söylemeniz çok çılgınca çünkü biz aslında kendi okulumuzu açmak konusunu düşünüyorduk.
So I was hoping to have a rational conversation, but if you're just gonna call me crazy again- -
Mantıklı bir konuşma yapacağımızı sanıyordum ama yine bana deli diyeceksen...
You're fucking crazy!
Siz delirmişsiniz!
Everyone thinks you're crazy.
Herkes delirdiğinizi düşünüyor.
And Martin goes, "Bro, you're crazy, Fluffy. " You're crazy.
Martin de, "Delisin sen, Pofuduk."
Elena, you're going through this stuff like crazy.
Elena, bu şeyi kendinden geçercesine kullanıyorsun.
What? You're crazy.
Sen delisin.
You're crazy.
Sen çılgınsın.
You know, you're going to chomp on it, ja, and then you get all crazy in the head.
Hapur hupur yiyeceksiniz, sonra da kafayı sıyıracaksınız.
You're crazy.
Delisin sen.
- You're crazy!
- Manyak mısın? !
- You're crazy, really crazy!
- Delirmiş! - Doğru değil!
Mnh-mnh, no, you're not crazy.
Tabiki değilsin.
Hey, you're crazy! You know that? !
Sen delisin!
- If you're gonna act crazy, I deserve that!
- Çıldırmış gibi davranacaksan, bunu hakettim!
You're gonna feel pretty stupid by the time you figure out that it's all just a bunch of crazy spider lies, yeah!
Tüm bu saçma fikirler yok olup kendine geldiğinde, Ne kadar saçmaladığını anlayacaksın, evet!
I mean, if you thought it was crazy getting to this point, you're not going to believe what it turns into from here.
Bu ana gelebilmek çılgıncaydı sanıyorsan bundan sonra karşılaşacağın şeylere inanamayacaksın. - Haklısın.
Please tell me you're not on some crazy diet where you starve yourself.
Lütfen kendini açlıktan öldüreceğin bir diyette olmadığını söyle bana.
You're not crazy.
Sen deli değilsin.
Do you have any idea how good it feels when someone, someone literally can't keep their hands off you and they grab you like they're crazy?
Ellerini üzerinden çekemeyen deliler gibi sürekli sana dokunan birilerinin olması ne kadar güzel hissettiriyor biliyor musun?
You're talking crazy.
- Abuk sabuk konuşuyorsun.
Come on, you're talkin'crazy.
Hadi ama, abuk sabuk konuşuyorsun.
You're crazy!
Sensin deli!
You're crazy.
Sen delisin.
Look, man, you know your stuff, but you're like a crazy volcano.
Bak dostum, tamam işini biliyorsun ama patlamaya hazır bir volkan gibisin.
Look... I know my schedule is crazy and you're doing the whole gentleman thing wanting the timing to be right for us to...
- Programımın çılgınca olduğunu biliyorum..... ve şey için doğru zamanlamayı istediğinden bütün centilmenlikleri yapıyorsun.
- You're crazy.
- Sen delirmişsin.
I know, but you're crazy, too.
Ama biliyorum sen de çılgınsın.
Oh. You're a crazy person.
Sen çılgın birisin.
- You're totally a crazy person.
- Kesinlikle çılgın birisin.
They're crazy, you know?
Onlar çılgın, biliyor musun?
You're so crazy.
Acayip çılgınsın sen.
- Oh, you're crazy.
- Delisin sen.
Damn, Krista, you this crazy when you're not at work?
İş dışında hep bu kadar çılgın mısın, Krista?
It makes me crazy that you're so nice to him.
Ona iyi davranman beni delirtiyor.
Kyle, mess this up and I will make sure that you never pop that pathetic man-cherry, even when you're 45 and some crazy cat lady is feeling horny, sad, and desperate.
Kyle, bu işi batırırsan ve senin 45 yaşına geldiğinde bile üzgün, azgın ve çaresiz hisseden bir kadınla bile birlikte olmana izin vermeyeceğimden emin olabilirsin.
You're crazy.
Kafayı yemişsin sen.
You're crazy!
Delisin sen!
Crazy bastard, what do you think you're doing?
Deli piç, ne yaptığını sanıyorsun sen?
You're gonna think I'm crazy.
Bana budala diyeceksin.
So you're saying that not knowing what your bosses are up to is driving you a little crazy.
Yani, üssünüzün neler yaptığını bilmemek sizi birazcık delirtiyor.
You're not going crazy.
Delirmiyorsun.
You're not crazy enough to cut me.
Beni kesecek kadar delirmedin sanırım.
Chala... you're driving me crazy.
Chala.. beni deli ediyorsun.
You're crazy.
Delinin tekisin.
But if you think I'm gonna sit around with my thumb up my ass, you're crazy.
Ama eğer sanıyorsan ki ben oturup bekleyeceğim, sen delisin demektir.
Asgar said you're not supposed to leave the dolls in hot cars because the paint can warp and the vinyl can melt. And as crazy as it sounds, I couldn't stand it.
Asgar, oyuncakları sıcak arabalarda bırakmamak gerektiğini çünkü boyanın akabileceğini ve vinilin eriyebileceğini söylemişti,... kulağa çılgınca gelse de dayanamadım.
- You're not going crazy.
- Aklını kaçırmıyorsun.
But you're crazy if you think I'm gonna do another damn thing for you.
Ama bir daha senin için tek bir şey bile yapacağımı sanıyorsan delisin sen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]