English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ Y ] / You're doing just fine

You're doing just fine Çeviri Türkçe

127 parallel translation
You're doing just fine.
İyi gidiyorsun.
You're doing just fine.
Çok iyi gidiyorsun.
- Mrs Fraleigh, you're doing just fine.
- Bayan Fraleigh, çok iyisin.
Well, if you're calling about those shepherds you trained, they're doing just fine.
Eğittiğin çoban köpekleri için aradıysan çok iyi gidiyorlar.
You're doing just fine.
Bu işi iyi beceriyorsun.
- You're doing just fine, honey.
- Çok iyi gidiyorsun, tatlım.
You're doing just fine.
Gayet iyi gidiyorsun.
Go ahead, Annabel. You're doing just fine.
Mary Kay'e bir saç kurutucu ve cam borcum var.
- You're doing just fine, hon.
- Bence gayet iyi gidiyorsun, tatlım.
I'm sorry you're having health problems, well, I'm doing just fine.
Bu tür küçük sağlık sorunlarınız olduğuna üzüldüm, Coccioli. Bense çok iyiyim.
See, you're doing just fine.
Bak, iyi yüzmeye başladın.
You're doing just fine, kiddo.
Baya iyi yapıyorsun, evlat.
Listen, I-I know this is tough but, really, you're doing just fine.
Dinle, biliyorum bu senin için hiç kolay değil ama gerçekten iyi gidiyorsun.
You're doing fine, just fine.
Gayet iyi gidiyorsun, gayet iyi.
Good, boy, you're doing just fine.
İyi çocuk, iyi gidiyorsun.
You`re doing just fine.
Çok iyi gidiyorsun.
You're doing just fine.
Oldukça iyisin.
I think you're doing just fine with two.
Sanırım, İkisiylede idare edebilirsin.
Well, you're doing just fine.
Çok iyi gidiyorsun.
You're doing just fine.
İyi idare ediyorsun.
You're doing just fine, climb with both balls!
Mükemmel yapıyorsun, Topların ikisiyle tırman!
- You're doing just fine, Mr Paris.
Çok iyi gidiyorsunuz, Bay Paris, çok iyi.
You're doing just fine, Lee.
çok iyi gidiyorsun Lee.
We're doing just fine, thank you.
Gayet iyiyiz, teşekkür ederim.
- You're doing just fine.
- Güzel gidiyorsun.
Don't lie! You're doing just fine!
"Cehenneme git" de, bu konuda iyisin.
Aw, you're doing just fine!
Tüh, hala sağlamsın!
Aw, you're doing just fine!
Bir şeyin yokmuş!
- Well, looks like you're doing just fine.
- Görünüşe göre gayet iyi gidiyorsun.
- Sounds to me like you're doing just fine.
Ara sıra ağaç dik. Komplimanların için teşekkür ederim.
If you would just give it to me to do, it would be fine. You're doing it all wrong.
Hepsini yanlış yapıyorsun.
I came to apologize for undercutting your authority around here and to offer my services, but it looks like you're doing just fine without me.
Buradaki otoriteni bozduğum için özür dilemeye ve emrine amade olduğumu söylemeye geldim. Ama bensiz gayet iyi idare ediyorsun gibi.
Looks like you're doing just fine.
- Hayır. Gayet iyi görünüyorsunuz.
For someone whose life has just been turned upside down, I think you're doing fine.
Az önce hayatı alt üst olmuş birisi için senin iyi dayandığını düşünüyorum.
- N o, you're doing just fine.
- Hayır, sen iyi gidiyorsun.
You're doing just fine.
Mükemmel yapıyorsun.
You're doing just fine We're going to find them
Çok yardımcı oluyorsun. Onları bulacağız.
No, you're doing just fine.
İyi gidiyorsun.
YOU'RE DOING JUST FINE.
Güzel yapıyorsun. Ama..
- You're doing just fine.
- İyi gidiyorsun.
You're doing a fine thing here. I just wanna shake your hands.
Burada çok iyi bir şey yapıyorsunuz ve ben elinizi sıkmak istedim.
What you're doing is just fine, dear.
Hayır. Gayet iyi hayatım.
- No, you're doing it just fine.
- Hayır, gayet iyi.
You're doing just fine, Sergeant Stoat.
İyi gidiyorsun, Çavuş Stoat.
No, honey, I'm sure you're doing just fine.
Hayır, tatlım, eminim iyi gidiyorsundur.
So you're saying that guy is manipulating everyone? but we're not doing this because we want to. that's just fine with me!
Bu kişinin herkesi kontrol ettiğini mi söylüyorsun? fakat bunu istediğimiz için yapmıyoruz. benim için hiçbir sorun yok!
I think you're doing just fine.
Bence gayet iyi gidiyorsun.
You're doing just fine.
İyi olacaksın.
Well, you didn't go to college, and you're doing just fine.
Sen de üniversiteye gitmedin ve durumun gayet iyi.
Thank you, officer morgan.We're doing just fine out here.
Teşekkürler, memur Morgan. Burada gayet iyi gidiyoruz.
Look, justin, I know what you're doing, and I just want you know that- - that it's fine.
Bak, Justin, ne yaptığını biliyorum. Ve bilmeni istiyorum, sorun değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]