You're thinking too much Çeviri Türkçe
57 parallel translation
And now you're thinking too much.
Ve şimdi de çok fazla düşünüyorsun.
I know what you're really thinking, and I don't blame you. I talk too much.
Aklından geçeni biliyorum ve seni suçlamıyorum.
You're thinking too much.
Çok fazla düşünüyorsun.
You're thinking too much.
- Oyalıyor muyum?
You're thinking too much recently.
Son zamanlarda çok fazla düşünüyorsun.
You're thinking too much, Crash.
Çok fazla düşünüyorsun, Crash.
- George, you're thinking too much.
- George, çok fazla düşünüyorsun.
You're thinking about too much, putting too much emphasis on it.
Bu olayı çok düşünüyorsun, üzrinde çok duruyorsun.
- You're thinking too much.
- Fazla düşünüyorsun.
You're thinking too much.
Çok düşünüyorsun.
They're getting entirely too much attention and I know what you're thinking you say, Jesus he's not going to attack children is he?
Çok fazla dikkat çekiyorlar ne düşündüğünüzü biliyorum diyorsunuz ki Tanrım, çocuklara çatmayacak, değil mi?
You're thinking too much again.
Çok fazla düşünüyorsun.
Well... maybe you're just thinking too much.
Belki fazla düşünüyorsundur.
But believe me, as much as you're thinking about Yvette she's thinking about you, too.
Ama inan bana, senin Yvette'i düŞündüğün kadar... o da seni düŞünüyor.
You're thinking about this way too much.
Fazla düşünüyorsun.
I'm not following you... you're thinking too much... actually, I don't know... is it because of me?
Dediklerinden hiçbir şey anlamadım. Çok fazla düşünüyorsun. Aslında, ne var bilmiyorum...
- You're thinking too much.
- Çok fazla düşünüyorsun.
I'm not going in the water feeling 100 % happy, but, once you have the camera in your hand, you're checking your focus, you're checking your lighting, you're communicating with your buddy If you let yourself start thinking about it too much you'll allways been looking over your shoulder, behind you and I'm sure we're gonna get moments where you get bumped by things down there.
Eğer elinizde kamera bir kez ama, Ben % 100 mutlu hissediyor suda değilim, Eğer odak kontrol ediyoruz, Eğer aydınlatma kontrol ediyoruz, Sen dostum ile iletişim bunu kendiniz düşünmeye başlayalım Eğer çok fazla size daima arkanızda, omuz üzerinden arıyordum olacak
You're thinking too much.
Çok düşünüyorsunuz
You're thinking too much with your upstairs brain, huh?
Yukarı beynin ile bence çok fazla düşünüyorsun, ne dersin?
You're thinking with your head too much, try feeling with your heart.
Aklınla çok fazla düşünüyorsun, kalbinle hissetmeyi dene.
You're thinking about it too much.
Çok fazla kafa yoruyorsun.
Mrs. Lin, you're thinking too much
Bayan Lin, çok fazla düşünüyorsunuz.
- you're thinking too much, mike.
- Fazla düşünüyorsun, Mike.
"without doing their boy Daniels, too." You're thinking we'd have to fire Daniels to fire you and that wouldn't sit well, given how much we've already sold Daniels.
Seni kovabilmek için Daniels'ı da kovmak zorunda kalacağımızı düşünüyorsun. Daniels'a yaptığımız yatırıma bakarak bu olanaksız diyorsun.
You're thinking too much.
Çok fazla kafa yoruyorsun.
You're thinking too much.
Çok düşündün.
You're thinking too much with your head.
Fazla nesnel düşünüyorsun.
But we're not really thinking too much about, you know, how it makes us feel on the inside or, you know, how the other person feels about it.
Ama üzerinde fazla düşünmeyiz içimizde nasıl hissettiğimizi ya da diğer kişinin neler hissettiğini.
Well, you can't set up a zip line from the 25th floor, if that's what you're thinking, because apparently that would be too much fun.
Eğer 25. kattan karşı binaya zincirle geçmeyi düşünüyorsan yapma çünkü yine boş yere komik duruma düşersin.
You're too much in your head you're... you're thinking too much.
Kafanda çok fazla kuruyorsun çok düşünüyorsun.
- I think you're doing too much thinking.
Bence fazla beyin fırtınası yapıyorsun.
You're just thinking too much!
Sen çok fazla düşünüyorsun!
You know, I know you're not a dancer, but when you do start to focus, you can see yourself thinking too much, and I told you yesterday, like, if you're gonna screw up,
Bunun farkındayım. Odaklanmaya başladığında, bu işe fazlasıyla kafa yoruyorsun ve dün söylediğim gibi, batırıyorsun her şeyi.
Don't you think you're thinking too much about yourselves?
Olaylara sanki biraz tek taraflı yaklaşıyorsunuz?
Honey, you're thinking too much.
- Tatlım, çok fazla düşünüyorsun.
You're just thinking too much about the last family.
Burada yaşayan son aileyi kafana çok takıyorsun.
Yeah, not too much that I can't drive, though... if that's what you're thinking,'cause I'm good.
Süremeyecek kadar değilim, bunu düşünüyorsan eğer, çünkü iyiyim.
You're thinking too much.
Fazla düşünüyorsun.
It might be that you're thinking too much.
Çok fazla düşündüğünden olabilir.
It means I'm thinking you're liking being disembodied a little bit too much.
Bedeninin dışında olmaktan biraz fazlaca hoşlandığını düşünüyorum.
Maybe you're thinking about it too much.
Belki fazla düşünüyorsundur.
And I hope you're not thinking about Jacob too much.
Umarım Jacob'ı fazla düşünmüyorsundur.
Now I know you're probably thinking this is too much exposure, and that the risk of bringing in outsiders is too high, but we already have the perfect cover.
Bunun çok göz önünde olan bir şey olduğunu düşündüğünüzü ve yabancıları da sete çekme riskinin çok fazla olduğunu biliyorum ama elimizde zaten muhteşem bir kılıf var.
Well, you're thinking about it too much.
Çok fazla düşünüyorsun.
I can so see your mom just thinking you're eating too much.
Annenin, çok yediğin için böyle olduğunu düşündüğünü anlayabiliyorum.
No, you're doped up on painkillers and you're thinking too much.
Hayır, ağrı kesicileri yedin ve çok fazla düşünüyorsun.
you're thinking 97
too much 521
too much work 29
too much information 34
too much pressure 16
you're cute 195
you're welcome 5601
you're awesome 166
you're right 14205
you're so stupid 85
too much 521
too much work 29
too much information 34
too much pressure 16
you're cute 195
you're welcome 5601
you're awesome 166
you're right 14205
you're so stupid 85
you're not my type 58
you're sorry 317
you're so pretty 112
you're so handsome 35
you're so sweet 212
you're so cute 124
you're so welcome 43
you're 4202
you're doing great 645
you're fired 1000
you're sorry 317
you're so pretty 112
you're so handsome 35
you're so sweet 212
you're so cute 124
you're so welcome 43
you're 4202
you're doing great 645
you're fired 1000