You've had too much to drink Çeviri Türkçe
92 parallel translation
Look, you've had too much to drink tonight and you're freaking out.
Bu gece içkiyi fazla kaçırdın, korkuyorsun.
You must've had too much to drink.
Çok içtin herhalde sen.
You've had too much to drink.
Çok fazla içtin.
You've had too much to drink already.
Yeterince içmiºsiniz zaten.
You've had too much to drink.
Çok içki içmişsin. Hayır!
You've had too much to drink.
Çok içmişsim.
You sound as if you've had too much to drink
Sesin sarhoş gibi geliyor.
Because you've had too much to drink.
Belki çok içtiğin içindir.
I think, Sir Charles, that you've had too much to drink.
Sanırım Sir Charles, içkiyi biraz fazla kaçırmışsınız.
You've had too much to drink.
İçkiyi fazla kaçırdın.
- You've had too much to drink. - I'm not drunk.
- Yeterince içtin.
They're bloodshot and you had too much to drink last night.
Kan çanağına dönmüşler ve dün gece çok içmişsin.
I think you've had a little bit too much to drink.
Sanırım biraz fazla içmişin
Here, you've had too much to drink.
İçkiyi fazla kaçırdın. Yok ol!
- You've had too much to drink!
- Çok fazla içmişsin!
- You've had too much to drink.
- Çok içmişsiniz.
Phil, you've had too much to drink.
Çok fazla içtin Phil.
I think you've had too much to drink.
Sanırım çok fazla içtin.
I think, uh, by what we've seen out here, you've had a little bit too much to drink tonight.
Bence, burada gördüğümüz kadarıyla bu gece içkiyi biraz fazla kaçırmışsınız.
You glanced at them through the eyes of a very frightened woman... who maybe had too much to drink.
Onlara çok korkmuş ve belki de fazlaca içmiş bir kadının... gözleriyle bir bakış atmışsınız.
When you've had too much to drink.
Çok fazla içki içtiğinde.
- You've had too much to drink!
- Sen de çok fazla içtin!
Here come on have a seat. You know, I've always had lots to eat, lots to drink and lots to smoke a bit too much if you ask Lisa.
Biliyor musunuz, eğer Lisa'ya soracak olursanız,... ben hep çok yedim, çok içki ve sigara içtim.
You've had too much to drink.
Çok içtin.
You've had too much to drink.
Bence içkiyi kaçırdın.
No. No, really not, you've all had too much to drink.
Hayır, olmaz, çok fazla içtin.
After having a row with your wife at a party, and after having had too much to drink, you drove here. I'm not sure at what time.
Esinizle partide kavga ettikten ve biraz da fazla içtikten sonra arabayla buraya geldiniz.
You've had too much to drink.
Çok fazla içtin. Seni oteline bırakalım.
You've had too much to drink.
Çok fazla içmişsin.
God, I must've had too much to drink or something, but if I promise not to try to kiss you or anything, will you come over here and talk to me?
Tanrım, keşke daha fazla içmek zorunda kalsaydım, fakat eğer seni öpmeyeceğime ya da benzer bir şey için söz verirsem, buraya gelip benimle konuşur musun?
- You've had way too much to drink.
Çok içtin çok çok... çok içtin çookk
You've had too much to drink
Çok fazla içtin.
You've had too much to drink.Give me your keys.
Çok fazla içtin. Bana anahtarlarını ver.
You've had too much to drink.
Çok fazla içtin. Bana anahtarlarını ver.
Well, as you can see, he, uh, had a little too much to drink, so I gave him a ride home.
Senin de gördüğün gibi, uh, içkiyi biraz fazla kaçırdı ve ben de onu eve bırakayım dedim.
You've had too much to drink.
- Sen çok içtin.
Maybe you've had a little bit too much to drink yourself.
Biraz fazla içtin sanırım.
Ms. Chambers, I think you've had too much to drink.
Bayan Chambers, Sanırım çok fazla içmişsiniz.
- You've had too much to drink.
- Çok fazla içki içmişsin.
it started when blair thought you and I had too much to drink.
Blair'in sen ve benim çok içtiğimizi düşündüğü zaman başladı.
- I think you've had too much to drink.
- Bence sen içkiyi fazla kaçırdın.
Ah, but maybe now you've had too much to drink to pull out the pencil.
Ama belkide kalemi çıkartamayacak kadar fazla içmissindir.
maybe you've had a too much to drink.
Tamaki, çok fazla içiyorsun...
I might've went out and had a little Too much to drink last night, But you'll be proud of me, liz lemon cool j.
Gecen gece dışarı çıkıp biraz fazla içmiş olabilirim, ama benimle guru duyardın Liz Lemon Havalı J.
I think you've had too much to drink.
Blair. Sanırım içkiyi fazla kaçırdın.
I think you've had too much to drink.
Bence çok içmişsin.
You knew Nathan was in a contract year, and you knew he had too much to drink that night.
Nathan'ın anlaşma yenileyeceği bir yılda olduğunu ve o gece çok içeceğini biliyordun.
You've had too much to drink, Tom.
Sen çok içtin, Tom.
No. You've had too much to drink.
Çok fazla içmişsin.
Do you think maybe you've had a little bit too much to drink?
Sence de içkiyi biraz fazla kaçırmış olmayasın?
You've had too much to drink. Let's- - Dude.
Çok fazla içmişsin, git -