You hurt my feelings Çeviri Türkçe
264 parallel translation
- Grandpa, you hurt my feelings
- Beni gücendiriyorsun dede.
The only reason to apologize is if you look inside yourself and find a spot you wish wasn't there because you feel bad you hurt my feelings.
Özür dilemenin tek nedeni, eğer kendi içine bakarsan ve keşke orada olmasaydım çünkü kendimi kötü hissediyorum kız kardeşimin duygularını incittim diyebildiğin bir ışık bulmaktır.
- Darling, you hurt my feelings.
Sevgilim, duygularımı incitiyorsun.
You have belittled my work, and you hurt my feelings.
Çalışmalarımı aşağıladınız ve kalbimi kırdınız.
You know what happens when you hurt my feelings.
Duygularımı incittiğin zaman neler olacağını biliyorsun.
Lincoln, you hurt my feelings, and after I dropped ten grand on you.
Beni kırdın. Ve 1 0 bin kaybettim.
You hurt my feelings!
Duygularımı incittin!
- You hurt my feelings!
- Duygularımı incittin.
- You hurt my feelings. I'm going home.
Duygularımı incittiniz.Ben eve gidiyorum.
First you lie to me about this party. Then you hurt my feelings by not inviting me.
Önce bana bu parti hakkında yalan söylüyorsun sonra beni davet etmeyerek kalbimi kırıyorsun.
You hurt my feelings.
Sen benim kalbimi kırdın.
You were really mean to me putting me through that whole song and dance for nothing You hurt my feelings
Bu kadar güzel bir şeyi yapacak maharet veya görecek göz yok bende. Güzel mi olmuş?
Mack, don't let her hurt my feelings... you're going up in that nursery if I have to drag you by the hair.
Mack, duygularımı incitmesine izin verme- - Seni saçından sürüklemek zorunda kalsam da o çocuk odasına çıkacaksın.
Now you've hurt my feelings.
Beni kırıyorsun.
You didn't hurt my feelings, Miss Coonan.
Kırmadınız Bayan Coonan.
You hurt my feelings.
Ne oldu?
I mean, all your oohing and ah-ing - is that just so you don't hurt my feelings? Stop it!
Yani o "oh" ların "ah" ların yalandan mıydı üzülmeyeyim diye?
You've not only insulted me, you've hurt my feelings.
Beni aşağılamakla kalmadınız aynı zamanda kalbimi kırdınız.
I don't want to hurt your feelings,'cause it's really human of you to listen to my bullshit.
Seni kırmak istemiyorum. Saçmalarımı dinlemen çok insanca.
Come on, you won't hurt my feelings.
Haydi, beni kırmazsın.
Don't refuse. You'll hurt my feelings.
Hislerimi incitirsin.
- And you deliberately hurt my feelings
- Ve kasten kalbimi kırdın.
Unless you done that, you don't know me, my pain, my hurt, my feelings.
Başına bu gelmediyse beni tanıyamazsın.
Sometimes my feelings get hurt too, you know?
Bazen benim de duygularım inciniyor.
- Are you trying to hurt my feelings?
- Kalbimi kırmaya mı çalışıyorsun?
Are you tryin'to hurt my feelings?
- Beni üzmeye mi çalışıyorsun?
Now you've gone and hurt my feelings.
Şimdi duygularımı incittin.
I know you didn't mean to hurt my feelings.
Biliyorum ki benim duygularımı gerçekten incitmek istemezsin.
That's good, cause I know you wouldn't want to hurt my feelings.
- Bu iyi. Çünkü biliyorum ki, sen benim duygularımı incitmek istemezsin.
You just hurt my feelings.
Kalbimi kırdınız.
- Stop it or you're gonna hurt my feelings.
- Kes şunu yoksa hislerimi inciteceksin.
What you just said hurt my feelings.
Söylediğin şey, duygularımı ne kadar incitti bilemezsin.
Michael. you're really starting to hurt my feelings.
Michael, sen gerçekten hislerimi incitmeye başlıyorsun.
Are you looking for a way to hurt my feelings?
Duygularımı incitmenin bir yolunu mu arıyorsun?
Look, Roz, I'm not gonna fight anymore, but I want you to know you said a lot of things that really hurt my feelings.
Roz, artık kavga etmeyeceğim ama söylediklerin beni çok kırdı.
You're not gonna hurt my feelings.
Beni kırmazsın.
Come on, you're gonna hurt my feelings.
Oh hadi. Duygularımı inciteceksin.
You're not gonna hurt my feelings, are you?
Duygularımı incitmeyeceksin, değil mi?
You've hurt my feelings.
Duygularımı incittin.
I'll get the idea, and you certainly won't hurt my feelings.
Ben olayı anlarım ve beni incitmiş olmayacağınıza emin olabilirsiniz.
Those pig noises you made really hurt my feelings.
Çıkardığınız o domuz sesleri beni çok kırdı.
You're gonna hurt my feelings.
Kalbimi kırıyorsun.
Before your accident, you never would have considered that my feelings might have been hurt.
Kaza geçirmeden önce, hislerimin incindiğini asla göz önünde bulundurmazdın.
I am sorry but are you not the same Fred Flintstone, who hurt my feelings, so that I spent the rest of my vacation in my room watching paperview?
Afedersin ama, sen kalbimi kıran Fred Çakmaktaş'la aynı kişi misin? Senin yüzünden tatilimi odamda kablolu yayınları izleyerek geçirdim.
You know, you're trying to hurt my feelings?
Boşver.
I DON'T KNOW ABOUT YOU BUT THE KRELBOYNE REALLY HURT MY FEELINGS.
Sizi bilmem... ama Krelboyne gerçekten benim duygularımı incitti.
Now you're starting to hurt my feelings.
Şimdi duygularımı incitmeye başladın.
- You like to hurt my feelings, don't you?
Hislerimi incitmek hoşuna gidiyor.
You really hurt my feelings.
Duygularımı gerçekten incittin.
You know, that actually hurt my feelings.
Biliyor musun, kalbimi kırdın.
Yeah, well, you hurt my feelings!
- Benim duygularımı incittin!
you hurt me 123
you hurt yourself 24
you hurt him 21
you hurt 70
you hurt her 34
my feelings 24
you have a wife 48
you had me at 66
you have it 246
you have a nice day 58
you hurt yourself 24
you hurt him 21
you hurt 70
you hurt her 34
my feelings 24
you have a wife 48
you had me at 66
you have it 246
you have a nice day 58
you have a good day 80
you have a good eye 21
you have no idea what you've done 30
you have a good night 79
you have my word 634
you have no idea 966
you have 2005
you have to be strong 33
you haven't heard 102
you haven't seen anything yet 23
you have a good eye 21
you have no idea what you've done 30
you have a good night 79
you have my word 634
you have no idea 966
you have 2005
you have to be strong 33
you haven't heard 102
you haven't seen anything yet 23