You sure you want to do that Çeviri Türkçe
206 parallel translation
Are you sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğinden emin misin?
You sure you want to do that?
Bunun yapmak istediğine emin misin?
You sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğine emin misin?
Hey, you sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğine emin misin?
CHRIST, BRIAN, ARE YOU SURE YOU WANT TO DO THAT?
Bunu yapmak istediğine eminmisin?
Are you sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğine emin misin?
You sure you want to do that, chief?
Bunu yapmak istediğinden emin misin, kaptan?
Are you sure you want to do that, Jimmy?
Bunu yapmak istediğinden emin misin Jimmy?
Are you sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğinize emin misiniz?
You sure you don't want me to do that too?
Öyle yapmamı istemediğinden emin misin?
Now, I am sure there are some of you who don't want to see them do that.
Şimdi, eminim ki onların bunu yapmasını istemeyen birçok kişi var içinizde.
And I'm sure he wouldn't want you to do anything to embarrass him... at that cockamamie university.
O saçma sapan üniversitede albayı utandıracak bir şey... yapmanı istemediğinden eminim.
You sure you want me to do that?
Sahiden hayal etmemi istiyor musun?
Uh, I want you both to know that I'm very happy to do anything that will make sure that the government of the people by the people and for the people shall not perish from this earth.
- Cesur ol. - Siz ikinizden halk ve halkın hükümetinin bu dünyadan yok olmaması için her şeyi yapmaktan mutlu olacağımı bilmenizi istiyorum.
You're sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğinden emin misin?
Even if I should trust you, which I'm not sure that I do or even if I should want to leave here for no reason, I can't, and neither can you.
Sana güvensem bile, ki güvendiğimden emin değilim ya da hatta yok yere buradan gitmek istesem bile gidemem, sen de gidemezsin.
Sure, honey, if that's what you really want to do.
Tabii ki tatlım, yapmak istediğin gerçekten buysa.
Joey, are you sure that you want to do this?
Joey, bunun yapmak istediğine eminmisin?
You sure that's what you want to do?
Yapmak istediğinin bu olduğuna emin misin?
I just want you to know I'm gonna do everything I can to make sure the party responsible is made responsible or something very close to that.
Bilmeni isterim ki, elimden gelen her şeyi yapıyorum, böylece bundan sorumlu olan kişinin sorumluluğu alması için ya da ona yakın bir şey.
If you do that for sure there will be confusion if they want to strike, will it Tues
Ayıp şey. Grev istiyorlarsa, biz de gireriz.
You sure you want to do that?
- Böyle oynamak istediğinden emin misin?
You want to make sure the Dominion stays on their side of the galaxy and the only way to do that is to collapse the entrance to the wormhole.
Dominyon'un galaksinin diğer tarafında kalmasını istersin. Bunun da tek yolu solucan deliğinin girişini çökertmek.
I just want to make sure that you do it in hell.
Ben sadece cezanı çekmeni istiyorum.
Are you sure that's what you want to do?
İstediğinin bu olduğuna emin misin?
Sir, are you sure that's what you want me to do?
Benden yapmamı istediğiniz şeyden emin misiniz?
I want to make sure that in addition to the autopsy, you also do a craniotomy and a histological examination.
Otopsinin yanında kranyatomi ve doku tahlili yapılmasını istiyorum.
Are you sure you want to let him do that?
Bunu yapmasını istediğine emin misin?
You sure you want me to do that, Vincente?
Bunu yapmamı istediğine eminmisin, Vincente?
Sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğine emin misin?
Are you sure you | want to do that?
Bunu yapmak istediğinden emin misin?
'Cause i want to make sure That you want me to do it before i do it.
Çünkü önce yapmamı istediğinden emin olmak istedim.
- Sure you want to do that?
Bunu yapmak istediğine emin misin?
You want to make sure you don't forget it, and you feel like - - almost like that new stuff is gonna open up all this other new stuff where you know you'll do 30 new minutes.
Unutmayacağından emin olmalaya çalışırsın, ve şöyle düşünürsün - - sanki bu yeni espiri başka espirileri ortaya çıkaracak, ve 30 dakikalık yeni bir gösteri olacak.
And I'm not sure you want me to do something like that.
Öyle bir şey yapmamı istediğinizden emin değilim.
Are you sure that you want to do this?
Bunu yapmak istediğine emin misin?
We just want to make sure that this is something you really, really wanna do.
Ve bunu yapmayı gerçekten istediğinden emin olmak istiyoruz.
Bringing me back into the world... you sure that's what you want to do?
Beni dünyaya döndürerek... ne istediğinden emin misin?
You sure you don't want me to do that?
Bunu yapmamı istemediğine emin misin?
And if that doesn't sound like something that you can or want to do, then fine. I'm sure you'll find another girl who doesn't mind sitting around cleaning her keyboard on a Friday night hoping you'll call, but it's not going to be me.
Bu senin istediğin gibi bir şey değilse cuma gecesi evde oturup klavyesini temizlemekten ve sen arasın diye beklemekten gocunmayan bir kız bul kendine.
Anyway, I think we should talk about what we re gonna do or I m sure your gonna want me to meet your parents aaaand lucky for you I look good in a suit aaaand lucky for you I look good in a suit, But you already know that, so Actually, don t worry about it!
herneyse, bence ne yapacağımızı konuşmamız gerekiyor ya da eminim beni ailenle tanıştırmak istersin ve ne kadar şanslısın ki takım elbise içinde iyi görünüyorum iyi bir şeye bakıyorsun, ama bunu zaten biliyorsun, yani aslında, bunun için endişelenme!
Are you sure that you don't want me to stay and do the dishes?
Kalıp bulaşıkları yıkamamı istemediğine emin misin?
If you're going to operate outside the channels... do the whole renegade cop thing... you might want to make sure that you get the right guy.
Eğer bir daha size söylenenin dışında işler yapacaksanız kötü polis işleri yapın. Doğru adamları yakaladığınızdan emin olmak isteyebilirsiniz.
You sure that's what you want to do? Yeah.
- Bunu istediğine emin misin?
If something that made me happy, I'm sure you'd want me to do it.
Bir şey beni mutlu edecek olsa eminim, sen de benim onu yapmamı isterdin.
- I'm not really sure anymore. But I do want you to know that
Ama bilmeni isterim ki kendini ne kadar kızgın ve güçsüz....hissettiğini anlıyorum.
Okay, I'm not sure if there's something that you feel like you need to say or need to do. I realize you and Jess have some sort of history, but I really do like her a lot. So, if you want to hit me or whatever it is that you need to do,
Söylemen ya da yapman gereken bir şey mi var emin olamıyorum ve Jess ile bir geçmişiniz olduğunun farkındayım ama ondan gerçekten çok hoşlanıyorum, o yüzden bana vurmak ya da her ne yapman gerekiyorsa bir şekilde bunu artık geçemk istiyorum, çünkü bu salak bir iş olmaya başladı.
We just want to make sure if we're in a position to make a deal with him that you guys are willing to do it.
Onunla anlaşma yapabilecek durumda olduğumuzdan ve sizlerin bunu yapmak istediğinizden emin olmak istiyoruz. Bence henüz çok erken.
Are you sure you don't want me to do that?
Benim yapmamı istemediğinden emin misin?
No. Are you sure that you want me to do this?
Gerçekten bunu yapmamı istediğinden emin misin?
For the horse that gets poked in the side with metal every time you want him to do something for him, I'm sure it's a problem.
Fakat bir şey yaptırmak için her defasında sopayla dürttüğün at için, onun için, eminim ki sorun var.