You think you can handle that Çeviri Türkçe
210 parallel translation
Do you think you can handle that?
Bunu başarabileceğine inanıyor musunuz?
Do you think you can handle that?
Bu kurala uyabilir misin?
You think you can handle that?
Başa çıkabileceğini düşünüyor musun?
You think you can handle that, pal?
Bunu halledebilir misin, dostum?
You think you can handle that?
Başarabilir misin?
Do you think you can handle that?
Yapabileceğini düşünüyor musun?
Hey, do you think you can handle that red one?
Kırmızıyla halledebileceğini mi sanıyorsun?
Do you think you can handle that?
Bunu halledebilir misin?
Now you think you can handle that?
Bunu yapabilir misin sence?
You think you can handle that?
Bununla baş edebileceğine inanıyor musun?
- You think you can handle that?
- Sence bununla başa çıkabilir misin?
You think you can handle that?
Sence bununla baş edebilir misin?
You think you can handle that?
Sence başarabilir misin?
You think you can handle that? I can handle anything.
Sence bunun üstesinden gelebilirmisin?
You think you can handle that?
Sence üstesinden gelebilecek misin?
You think you can handle that?
Yapabilir misin?
You think you can handle that?
Bunu da yapamaz mısın?
You think you can handle that?
Bunu halledebilir misin?
Is that all you think we can handle?
Üstesinden gelemeyeceğimizi mi düşünüyorsunuz?
Why, because I think that you can handle kids without belting their brains out?
Canlarına okumadan bu çocukları adam edeceğime inandığım için mi?
Think you can handle that?
Bunu kullanabilir misin?
Why don't you just do that, if you think you can handle it?
Evet, soysana. Becerebileceğini sanıyorsan.
- Think you can handle that?
- Sence bu işi halledebilecek misin?
- Think you can handle that?
- Bunu halledebileceğini mi düşünüyorsun?
Thought you were having fun. Well, yeah, but there's oil under that rig, and I think I can handle being rich.
Evet ama o kuyunun altında petrol var ve zengin olmayı umuyorum.
Think you can handle that?
Acaba bunu başarabilir misin?
Think you can handle that? Yes, sir!
- Bununla başa çıkabilir misin?
Think you can handle that?
- Bunu halledebilir misin? - Evet.
- Think you can handle that?
- Bunu kullanabilir misin?
Think you can handle that... or do I have to call the police?
Ya bunu kendiniz yaparsınız ya da polisi ararım.
Think you can handle that?
- Bununla başa çıkabilir misin?
You think she can handle that?
Sizce bunu kaldırabilir mi?
What, do you think I can't handle that?
Bununla baş edemeyeceğimi mi düşünüyorsun?
Think you can handle that?
Sanırım bunu yapabilirsiniz?
Think you can handle that?
Bu işi halledebilecek misin sence?
Don't you think I can handle it that I write a children's story...
Kendi kızımın yazdığım çocuk hikayesini beğenmemesini...
Think you can handle that?
Sence bunun üstesinden gelebilir misin?
Think you can handle that, numb-nuts?
Bunu taşıyacağınızı mı sanıyorsunuz uyuşuk çatlaklar?
You know, Nathaniel, I think I've had about all the action that I can handle.
Bak, Netenyıl, başa çıkabileceğimden fazla hareket yaşandı bile.
Think you can handle that?
Bunu yapabilir misin?
Do you seriously think that nutcase can handle this?
Yahu, sen ciddi misin alla sen? Yani o deli mi yapacak bu işi?
Think you can handle that?
Bunu bari yapabilir misin?
What about the Willow and Smart account? Think you can handle that?
Willow ve Smart işini yapabilir misin sence?
If you think you can handle working for that witch.
O cadı ile çalışmayı göze alabilirsen.
Think you can handle that, tough guy?
Bununla başa çıkabilecek misin sert çocuk?
Think you can handle that, Bamm-Bamm?
Bununla başa çıkabilecek misin Bamm-Bamm?
Think you can handle that?
Bunu başarabilir misin?
Think you can handle that?
İcabına bakabilecek misin?
I don't think that you can handle being a booty buddy.
- Ya sen, Monica? Sen iş yapıyorsun?
- Think you can handle that?
- Bunu halledebilecek misin?
- Think you can handle that?
- Bunun üstesinde gelebilir misin?