You want to come with us Çeviri Türkçe
373 parallel translation
Augusto, do you want to come with us?
Augusto, bizimle gelmek ister misin?
Listen, they're bringing his body down now, it said on the radio, you want to come with us to meet them?
Dinle, cenazesini şimdi getiriyorlar, telsizden söylediler, Onlarla buluşmak için bizimle gelsene?
Do you want to come with us?
- Bizimle gelmek ister misin?
- Do you want to come with us?
- Bizimle gelmek ister misin? - Hayır.
Don't you want to come with us?
Bizimle gelmek istemez misin?
You want to come with us?
Sen de gelir misin?
Do you want to come with us to America?
Bizimle Amerika'ya gelmek mi istiyorsun?
Do you want to come with us?
Bizimle gelmek ister misin?
Why do you want to come with us?
Bize katılmak isteme sebebin?
Why do you want to come with us?
- Neden tekrar bize katılmak istedin?
If you want to come with us... I suggest you get your ass down to the dock in two minutes.
Eğer sen de gelmek istersen... kıçını iki dakika içinde iskeleye indirmeni öneririm.
And we were wondering If you want to come with us.
Tabii senin içinde uygunsa bizimle gelmek ister misin diye soracaktık.
- Do you want to come with us?
- Bizimle gelmek ister misin?
Why do you want to come with us?
Niye bizimle gelmek istiyorsun?
Do you want to come with us? No.
Bizimle gelmek ister misin?
I want us to walk down the red carpet together. Arm in arm like this. I want you to come with me to see the movie.
Kırmızı halıda kol kola yürüyerek benimle film izlemeye gelmeni istiyorum.
We simply want you to come with us and tell your story to our chief of police.
Hayır bayım, sadece bizimle gelip hikayenizi polis müdürümüze anlatmanızı istiyorum.
You can come with us, but if you want to wait, then tell him, that I'll never work with him anymore.
Bizimle gelebilirsin. Onu beklemek istiyorsan,... Onunla asla çalışmayacağımı söyle ona.
If you want to see him again, come with us to his place.
Onu bir daha görmek istersen bizimle gel, evine gidelim.
Ally, I want you to know, both of us, we'd like very much for you to come and live with us.
Ally, şunu bil ki, ikimiz de gelip bizimle yaşamanı çok isteriz.
Yes, we want you to come with us.
Evet, bizimle gelmeni istiyoruz.
I want you to come to the bus station with us, Doc and me. - What?
- Doktorla terminale gidiyoruz, bizimle gel.
Listen, lad, do you want to fight the Whites? Come with us.
Dinle, delikanlı, Beyazlarla savaşmak istiyor musun?
I want you to come with us for a bit.
Benimle gelmeni istiyorum.
I want you to come with us, because I love you and want children.
Senin de bizimle birlikte gelmeni istiyorum. Çünkü seni seviyorum ve çocuk istiyorum.
You're welcome to come with us, if you want to.
Şayet isterseniz memnuniyetle bizimle gelebilirsin.
You really don't want to come with us, Paul?
Bizimle gelmek istemediğine emin misin, Paul?
Uncle, I want you to come with us on this expedition.
Amca, senin de bizimle bu sefere katılmanı istiyorum.
"I want you to come up and live with us now that Fred is gone."
Gelip bizimle yaşamanı istiyorum. - Artık Fred gitti.
I want you to come and live with us, now that Fred is dead.
- Gelip bizimle yaşamanı istiyorum. - Fred artık öldü.
You don't want to come with us?
Ne? Ne dedin? Bizimle gelmek istemiyor musun?
Are you sure, you don't want to come with us for a drink?
Bizimle içmeye gelmek istemediğine emin misin?
We want you to come up and have breakfast with us.
Yukarı gelip bizimle kahvaltı etmeni istiyoruz.
- How are you doing? - Want to come with us?
Bizle gelsene?
We want you to come with us.
Bizimle gelmeni istiyoruz.
If we find the men, I want you to come to Rajmir with us where they'll stand trial.
Adamları bulduğumuz zaman bizimle Rajmir'e gelmeni ve mahkemeye çıkarılmalarını istiyorum.
But if the machine doesn't work, then you'll come with us where we want you to, OK?
Ama alet işe yaramazsa, o zaman seni nereye götürmek istersek bizimle geleceksin, tamam?
Come with us tonight if you want to be in at the kill.
Avda bulunmak istiyorsanız bu gece siz de bizimle gelin.
If you ever want to see Star again you better come with us now.
Eğer Yıldız'ı bir daha görmek istiyorsan... en iyisi şimdi bizimle gelmen.
Frank, you want to hang out with us, then come on!
Frank, eğer bizimle takılmak istiyorsan içeri gel.
I certainly don't want to impose on you, but I'd be delighted if you would come to have supper with us tonight.
Kesinlikle sizi zorlamak istemiyorum ama bu gece akşam yemeğinde bize katılırsanız memnun oluruz.
You can all come eat with us if you want to.
Şenlik yapacağız. İsterseniz gelip, yiyebilirsiniz.
Don't you want to come to Nino's with us, Holly?
Bizimle Nino'ya gelmek istemiyor musun Holly?
Well, we didn't want you to come with us.
Sizi davet etmedik zaten.
Look, you're welcome to come along with us if you want.
Bak, eğer istersen bize katılabilirsin.
- I want you to come with us.
Unut gitsin.
Albert, you want us to come with you?
- Uzan. - Albert, seninle gelmemizi ister misin?
John, I want you to come with us.
John, senin de bizimle gelmeni istiyorum.
Okay. So - So to make a long story short - when we leave here tomorrow, I want you to come with us.
Pekala, kısa kesmek gerekirse yarın buradan ayrılırken bizimle gelmeni istiyorum.
I'm trying to explain why I want you to come with us.
Gelmeni neden istediğimi anlatmaya çalışıyorum.
Sure you don't want to come to the mall with us?
- Bizimle gelmek ister misin?