Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / 1200
1200 Çeviri Türkçe
851 parallel translation
No hay navíos visibles en un perímetro de 1200.
200 km içerisinde görülebilir bir gemiye rastlanmadı.
Pete de la Avenida Kedzie me dio uno esta mañana por $ 1.200.
Bu sabah Kedzie Caddesindeki Pete'den 1200 dolarlık bir çek aldım.
Un telegrama de 1.200 palabras que reflejaba que el gran Van Meer no tenía nada que decir.
Koskoca 1200 kelimelik telgrafta sadece büyük Van Meer'in tek bir şey bile söylemediği anlatılmıştı.
Bien, lo siento, pero me temo 1200 libras es nuestro límite.
Üzgünüm ama £ 1,200 verebileceğimiz üst sınır.
La casa vale mucho más que eso, pero yo tengo una nieta muy joven, y 1200 libras en el banco para ella ablanda mi mente considerablemente.
Evin değeri bundan çok daha fazla ancak çok genç bir torunum var ve onun için bankaya koyacağım £ 1,200 içimi epey rahatlatacak.
- Más de 1.200.
- 1200 dolardan fazla.
Me costó 1.200.
Onun değeri 1200!
El salario es de solo 1200 yenes en total.
Maaşım sadece 1200 yen.
Dime, ¿ tendrías tu tienda ahora mismo... si no te presto $ 1200 fiándome de tu palabra y sin garantía?
Söylesene sözüne güvenip, maddi teminat olmadan sana 1200 dolar kredi vermesem bugün dükkanın olur muydu?
Tres dosis serán 1.200 miligramos, ¿ no?
Üç doz toplamda 1200 miligram oluyor değil mi? Evet.
Quedan 41 hombres, un oficial, 1.200 cartuchos y 17 morteros.
41 adam ve 1 subay kaldı. 1200 mühimmat, 17 havan.
1.200.
1200.
- 1.200 de queso y 1.500 de strudel. - ¿ Qué?
- 1200 peynirli kek ve 1500 elmalı pay.
Ayer Mindy vendió 1.200 tortas de queso y 1.500 strudel.
- Ne? Mindy's'de dün 1200 peynirli kek ve 1500 elmalı pay satılmış.
Gana entre $ 1. 200 y $ 1. 300 bruto, y el alquiler cuesta $ 102.
Evet, Tommy, brüt 1200-1300 Dolar kazanıyor. Kirası 102 Dolar.
¿ Quién se fijará en tres libres más entre 1.200 presos con la condicional?
Şartlı tahliye olmuş 1200 mahkûma üç kişi daha katılsa kim fark eder ki?
Toma, el sueldo de 5 días, 1.200 yenes.
Beş günlük ücretin, 1200 yen
Yendo al grano, Sr. Rink, estamos dispuestos a poner en sus manos, en metálico, la suma de 1.200 dólares.
Sadede gelirsek Bay Rink elinize nakit olarak 1200 dolar vermeye hazırız.
1.200 dólares, suma que cualquiera de estos caballeros tendrá mucho gusto en decirle... que es el doble del valor de esa tierra.
1200 dolar eminim buradaki beylerin hepsi de kabul edecektir o arazinin bedelinin iki katı.
A 1.200 metros.
1200 metre.
Pero había que penetrar 800 millas dentro de la Barrera de Hielo Ross.
Ancak Ross buzul bariyerinde 1200 km ilerlemek gerekiyordu.
Al borde de la Barrera de Hielo Ross,... a unas 800 millas de distancia del campamento base del almirante Byrd, grandes aviones de transporte son lanzados por 1ª vez desde un portaaviones, y aterrizan en Little America.
Ross buzul bariyerinin sonunda Amiral Byrd'ün ana kampından yaklaşık 1200 km uzakta büyük bir kargo uçağı, bir uçak gemisinden havalanarak Küçük Amerika'ya ulaştı.
Me costó 1.
1200 lirete aldım.
Cobra 3,320.
- Kobra üç - 1200.
Mil doscientas.
1200.
Allí ofrecen 1.200 $. Tenemos 1.200 $. ¿ Alguien ofrece 1.300 $?
1200 dolar dendi. 1300 diyen var mı?
1.200 a la una. ¿ Alguien ofrece 1.300?
1200 dolara gidiyor. 1300 veren yok mu?
1.200 a las dos. Adjudicado en 1.200 dólares. Gracias.
Satıyorum... 1200 dolara sattım.
2.250 $ a la una. 2.250 $ a las dos. 1.200 $.
2250 dolar, 2250 dolara sat... 1200 dolar.
Una oferta de 1.000 $. Suban a 1.200 $.
1000 dolar dendi. 1200 var mı?
Ofrecen 1.100 $. Gracias. Digan 1.200 $.
1100 dendi. 1200 var mı?
Suban a 1.200 $. ¿ Quién sube a 1.200 $?
1200 diyen yok mu?
1.100 $ a la una. ¿ Alguien sube a 1.200 $?
1100 dendi. 1200 diyen var mı?
1.200 dólares.
1200 dolar.
Ofrecen 1.200 $. Tenemos 1.200 $. ¿ 1.300 $?
1200 dendi. 1300 veren var mı?
Tenemos 1.200 $.
1200 dolar dendi.
1.200 $ a la una.
1200 dendi.
1.200 $ a las dos.
1200 dendi.
Última oportunidad. 1.200. 2.000 dólares.
1200'e satıyorum... 2000 dolar.
La oferta estaba en 1.200 $.
En son 1200 denmişti.
- 1.200 dólares.
- 1200 dolar.
Tenemos 1.200 $ a la una, 1.200 $ a las dos... 3.000 $.
1200 dolara satıyorum, satıyorum... 3000 dolar.
Vendido en 1.200 dólares.
1200 dolara sattım.
Hay 1 200 casos mentales más que los que puede atender Lions View.
Lions View'ın parası, 1200'den fazla akıl hastasını idare etmeye yetmiyor.
¿ 450 conversos de 1.200 personas?
1200 kişi de 450 arınma mı?
1.200 barcos de guerra y un buen número de embarcaciones auxiliares.
1200 savaş gemisi ve epeyce miktarda yardımcı gemi.
Hay unas 1.200 personas que no piensan lo mismo.
Öyle düşünmeyen 1200 dolayında kişi vardı.
Las que llamaron después del show y dijeron que era la persona más refrescante y sincera que haya anunciado un jabón.
Şovdan sonra 1200 kişi aradı ve sizin, şimdiye kadar sabun reklamına çıkanların en hoşu ve en samimisi olduğunuzu söylediler.
Mientras tanto, el Ejército comenzó el frenético despliegue de tropas a lo largo de 2.000 km que aún separaban a los Cheyennes de su región de origen.
Bu esnada, Cheyenne'lerin halihazırda bulundukları yer ilekendi toprakları arasındaki 1200 millik araziye ordu yığınla birlik sevk ediyordu.
Como guiados por el instinto de un animal herido los Cheyennes supervivientes se reunieron a unos 2.000 km de donde habían huido, en un lugar de Dakota que ellos consideraban sagrado y al que llamaban en su lengua "Cueva de la victoria".
Hayatta kalan Cheyenneler, yaralı hayvan içgüdüsüyle hareket ederek kaçtıkları bölgeden tam 1200 mil uzakta Dakota'nın çıplak tepelerininin olduğu bölgede bulunan kendi lisanlarında "Zafer Mağarası" olarak adlandırdıkları kutsal yerde tekrar bir araya geldiler.
¿ Qué 1.200 personas?
Ne 1200'ü?