Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Accidental
Accidental Çeviri Türkçe
867 parallel translation
La muerte le sorprendió de forma accidental.
Soğuk algınlığı onu birdenbire öldürdü.
La muerte accidental que me apartó anoche de su cena... fue por otro estallido de corazón.
Dün yemekte kaza ile ilgili beni çağırmışlardı... ölenin kalbi patlamış.
Muerte accidental por monóxido de carbono.
Ölüm nedeni kaza. Karbonmonoksit zehirlenmesi.
Todo perfecto hasta que liberamos a Paul y usamos la muerte accidental del jockey como anzuelo.
Biz Paul'ü bırakana ve jokeyin rastlantısal ölümünü yem olarak kullanana kadar her şey yolunda gidiyordu.
¿ Muerte accidental?
Rastlantısal ölüm mü?
Comisario, ¿ "Muerte accidental"?
Başkomiser... Kazaen ölüm?
Muerte accidental, sencillamente.
Kazara ölüm, basit ve yalın.
Veredicto : muerte accidental.
Karar, kaza sonucu ölüm.
nada ha sido accidental, Ted.
Hiçbir şey tesadüf değildi Ted.
Lo de la mano no era accidental.
O ellerin kazara öyle olmadığını biliyordum.
Cada vez que camine por un terreno resbaladizo, o esté cerca de... algo que pueda caer, o conduzca un coche o cualquier cosa que... podría causar su muerte accidental, su vida estará en peligro.
Tek başına yürüyüş yapmaya çıktığında başına bir şey gelebilir. Araba kullanması ölümcül bir kazayla sonuçlanabilir. Hayatı tehlikede.
Oh, pareció accidental, pero yo lo descubrí.
Kazayla da olsa keşfettim.
¿ Piensan que esto es accidental?
Sizce her şey sadece tesadüf mü?
No estamos seguros de que la explosión en Media Altura fuera accidental.
Yarım Yüksek patlamanın bir kaza olduğu konusunda tatmin olmaz.
Conclusión : Muerte accidental.
Doktor adamın kazara öldüğü kanısında.
No creo que la muerte de Mimura fuese accidental.
Mimura'nın ölümünün kaza olduğunu düşünemiyorum.
Después de ese golpe accidental, ¿ a qué distancia estaba usted?
Bu tesadüf darbeden sonra su yüzüne çıktığında aranızdaki mesafe ne kadardı?
El veredicto es de homicidio accidental.
Sayın yargıç, kararımız kazara adam öldürmedir.
TESTIGO ACCIDENTAL
KIL PAYI
La muerte se convierte en algo accidental.
Ölüm ise bir nevi kaza sonucu geliyor.
Por cierto, quizá reciba un tiro accidental si no presta atención.
Kuşkusuz, dikkatle dinlemezsen, kazara vurulabilirsin.
Es difícil de decir, tal vez alguna razón accidental. ¿ Accidental?
Söylemesi zor, belki kaza tesadüf?
Inspector, supongamos que el corte de la muñeca fue causado por ese cuchillo ¿ hay alguna prueba de que fue accidental o puede haberlo hecho a propósito luego del homicidio para explicar las manchas?
Müfettiş, bilekteki kesiğin o bıçak yüzünden oluştuğunu düşünecek olursak, bunun bir kaza sonucu mu olduğunu yoksa kan lekelerini açıklamak için cinayetten sonra bilerek mi yapıldığını gösterecek bir kanıt var mı?
Nos permitió creer que su muerte fue accidental.
Ölümünün bir kaza olduğuna inanmamızı sağlayarak.
Repórtenlo como una muerte accidental.
Şey bunu... iş kazası olarak rapor edin.
Deberían emitir un veredicto de muerte accidental.
Kaza sonucu ölüm kararı vermenizi tavsiye ediyorum.
¿ Fue planeado o accidental?
Planladınız mı yoksa kazayla mı oldu?
Algo que alguien dijo en el bar lo accionó de modo accidental.
Barda birisinin tesadüfen söylediği bir şey tetikledi.
No fue accidental que él viniera esta noche.
Bu gece oraya gelişi tesadüf değildi.
¿ Sergei Petrovich, es posible que sea algo accidental?
Sergey Petrovich, kazara tesadüf ederse?
Pero establecimos el tema de la guerra accidental la semana pasada... así que no podemos usarla hoy.
Geçen hafta, kazara çıkabilecek savaş konusunu tartışıp kapatmıştık... o konuya bugün devam etmeyeceğiz.
Parece que el fuego en la plataforma no fue accidental.
- Görünüşe göre, petrol platformundaki yangın kaza değilmiş - Şüpheli var mı?
En esta casa sabemos qué puede hacer una muerte y cómo puede suceder de forma accidental.
Cinayetin neler yapabileceğini bu evdekiler çok iyi bilir. Ne kadar kolayca ve kazara başınıza gelebileceğini.
- Parece ser una muerte accidental, señor.
- Kazara ölüme benziyor, efendim.
Usted lo entiende mejor que yo, señor. Muerte accidental.
Böyle şeyleri benden daha iyi bilirsiniz, efendim.
Muerte accidental.
Kazara ölüm.
"Joey padece complejo de culpabilidad por la muerte accidental de su hermana".
"Joey Fane kazara kız kardeşinin ölümüne yol açmaktan ötürü..." "... derin bir suçluluk kompleksine kapılmıştır. "
¿ No creerá que es accidental? ¿ Qué no hay una inteligencia creadora?
Bütün bunların tesadüf olduğuna inanıyor olamazsın?
Completamente accidental. Sin siquiera el menor de los motivos, no tengo duda.
Tamamen kazara bilinçli bir hareket değildi, bundan hiç kuşkum yok.
Y en caso de muerte accidental, el doble.
Kaza sonucu ölüm olduğunda, çifte tazminat ödenir.
El doble por muerte accidental son $ 80. 000.
Çifte tazminatla 80.000 yapıyor.
- ¿ Ha sido accidental?
Çok heyecanlıydı.
A pesar de que interfiriera en la historia, de modo accidental, una nave terrícola del futuro, la misión fue un éxito.
Gelecekten gelen bir yeryüzü gemisi tarafından tarihe kazara yapılmış müdahaleye rağmen, misyon tamamlandı.
El testimonio de Spock ha servido para confirmar que la intrusión no ha sido accidental.
Spock'un verdiği ifade çok etkili oldu ve böylece Romulan bölgesine yapılan bu tâcizin kazara olmadığı onaylanmıştır.
- Muerte accidental, diría yo.
- Söylemek istediğim kazara ölüm olduğu.
¿ Qué ocurre en el caso de que haya una contaminación accidental? La escotilla se cierra herméticamente como en un submarino.
- Peki ya bulaşıcı bir kaza gerçekleşirse?
Homicidio accidental de una persona, señor.
İstemeden bir kişiyi öldürmek, bayım.
El disparo que recibí fue accidental.
" Kafamdaki silah yarası bir kaza sonucudur.
Por supuesto, haz que parezca una muerte accidental.
Elbette ki, kazara ölmüş gibi göstereceksin.
"Accidental"...
Kazaen?
Muerte accidental.
Ölüm kazara olmuştur.