English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Ahem

Ahem Çeviri Türkçe

186 parallel translation
Ahem, Lo, uh, cojeremos- -
Ehem, biz, uh, gizlice yaklaşacağız- -
¡ Ahem!
Ahem!
Ehem!
Ahem.
¡ Ahem! ¿ Oh, eso piensas?
- Oh, öyle mi dersin?
¡ Ahem! No es nada.
Oh, bir şey değil.
Ahem. Y ahora, erm, ¿ dónde estábamos?
Evet, neyse, nerede kalmıştık?
Ahem. Buen viejo Jenner.
Hım.Tamam Jenner.
ahem.
ahem.
ahem!
ahem!
- ¡ Ahem! ¿ Podría ayudarlos?
- Yardımcı olabilir miyim?
Ahem. ¿ Kelly, Quieres tomar algo para la garganta?
Bir su içsen öksürüğüne iyi gelebilir.
Vale.
Tamam. Ahem.
Ahem...
Ahem...
Ahora si me duelen los dientes! Ahem.
Dişlerim ağrıyor! Bay Bundy.
Ahem, yo tengo un montón de maletas aquí.
- Burada bir sürü... bagajım var.
- ¿ Que le has hecho a los pantalones? Ehm, ¿ como?
- Ahem.. "wot"?
¿ Así que, puedes decirme algunas de tus palabras favoritas?
Ahem, "Öyleyse, favori sözlerin neler?"
Ahem. "Y he empezado a enseñar a la sirvienta el arte de tomar precauciones- -"
"Hizmetçi kıza bir şeyler öğretmeye başladım..."
Era una alfombra de valor. Ahem.
Bu değerli bir halıydı.
Ahem. Mira, em - - Seguramente no tiene para hacer esto el día de hoy.
Bakın, bunu illa bugün yapması gerekmiyor.
Necesito matarlo.
- Dur, önce şu adamı öldüreyim. - Ahem!
Ahem. En realidad soy británico.
Ben aslında İngiliz'im.
Puede ser difícil para alguien de tu edad ajustarse al sector empresarial
Ahem senin yaşında biri için çok zor olabilir özel sektörde yeni bir hayata geçmek.
Queremos dos especiales
Ahem, günün özel yemeğinden 2 tane alacağız.
Ahem! , parece que me hizo un par,
Öhö!
Uh, bien, uh, ahem, ¿ p-p-para qué me necesitan?
Uh, peki, uh, Ne yapmamı istiyorsunuz?
De todos modos, ahem, me gustaría para hacer un brindis... a dos personas muy especiales... Bob y Midge.
Her neyse, kadehimi iki özel insan için özel bir şekilde kaldırıyorum.
- Ejem.
- Ahem.
¿ Nos explican los datos alienígenas a los que no sabemos?
Ahem, uzaylı 101 geri kalanımız için bilinmiyor.
La peor parte es que a veces no me importa.
- Ahem, ahem... en kötü tarafı bazı zamanlar... bu beni rahatsız etmiyor.
Ahem, no jugaré este juego contigo nunca más.
Ahem. Seninle bu oyunu daha fazla oynamayacağım.
Sabes, fue asombroso que hayas llamado hoy... porque yo--ejem- - Necesitaba verte.
Uh... bugün araman inanılmazdı... çünkü ben... ahem... seni görmem lazımdı.
Sí, perdón, ejem.
Evet. Afedersin. Ahem.
- Gracias.
Ahem. - İşte. - Teşekkür ederim.
- ¿ Quién?
- Ahem.
Oh, éstos son mis amigos.
- Ahem. - Oh. Bunlar benim arkadaşlarım Charles ve Angel.
Ajem.
Ahem.
- Ahem. - Pero nosotros...
Ama biz...
Ahem. Pacey, creo que tenemos público.
Pacey, sanırım seni izleyen biri var.
Eso esta mejor. - Ahem.
- Bir...
- Mucho gusto.
- Memnun oldum. - Ahem!
Eres un pervertido.
- Ahem. Sen sapıksın.
A solas.
Ahem.. yalnız.
Demonios.
- Oh, siktir. - Ahem...
Está bien.
- Ahem... Tamam.
Oye, ha sido por tu culpa. No seas grosero.
Ahem, Bu senin hatan, kaba olma.
Ahem.
Ahem.
Ejem.
Ahem.
Ahem.
Tamam, o zaman...
Entrenador... ahem...
KOC EE
Ahem.
İşte böyle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]