Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Alfred
Alfred Çeviri Türkçe
2,567 parallel translation
Oh, Alfred... ya no se trata de mí.
Alfred... Artık en önemli olan şeyi kendim olarak görmüyorum.
- Alfred terminó su curso y lo han aceptado. - ¿ Qué, permanente en el Ritz?
- Alfred'in kursu bitmiş. Onu kabul etmişler. - Ritz'de kalıcı olarak mı?
Alfred Nugent.
Alfred Nugent.
- El "chico" se llama Alfred.
- O "arkadaşın" ismi Alfred.
- ¿ Han tenido más noticias de Alfred?
- Alfred tekrar yazdı mı?
¿ Alfred?
Alfred?
No te lastimé, ¿ no, Alfred?
Seni incitmedim değil mi? Alfred?
Sé que quieres salir al ruedo, Alfred, pero eso no va a suceder.
Sahada olmak istediğini biliyorum Alfred, fakat bu gerçekleşmeyecek.
Paciencia, Alfred.
Sabırlı ol Alfred.
Tengo que ver lo que encontró Alfred.
Alfred'in bulduğu şeyleri görmem gerekiyor.
- Gracias, Alfred, estaría bien.
- Teşekkür ederim Alfred, bu güzel olurdu.
Alfred me contó que estuvo en el ejército antes.
Alfred bana bundan önce Condac'ta konuşlanmış askeri üste görev yaptığınızı söyledi.
¿ Llamaba a Alfred así cuando era chica?
Alfred'e çocukken böyle mi sesleniyordun?
- No sabía que Alfred- -
- Alfred'in bunu size...
Noto que cada vez que le dice "Mayor" a Alfred su tono de voz baja e inconscientemente levanta la vista.
Farkına vardım ki ne zaman Alfred'e "Binbaşı" desen sesin kısılıyor ve bilinçsizce havaya bakıyorsun.
Si tuviera que adivinar, diría que Alfred trabajaba con un miembro de su familia cuando usted era chica.
Tahminime göre sen çocukken Alfred ailenin bir üyesiyle beraber çalışmış.
Mi padre y Alfred trabajaban juntos.
Babamla Alfred beraber çalıştı.
No me gustan los secretos, Alfred.
Sırları sevmem Alfred.
Alfred, Magpie fue prisionera en la Prisión Blackgate.
Alfred, Magpie Blackgate Cezaevi'nde bir mahkummuş.
Está a la altura de la entusiasta recomendación de Alfred.
Alfred'in övgüsüne ulaşmaya çalışıyorsun.
Un extraño polen de la planta Fritillaria Meleagris. Más conocida como Tablero de Ajedrez. Alguien está jugando un juego, Alfred.
Çok nadir bulunan Taç Şahı bitki poleni daha çok satranç çiçeği olarak bilinir.
Cambio de planes, Alfred.
Planı değiştiriyoruz Alfred.
Alfred, necesito esquemas de la red del teleférico de Ciudad Gótica.
Alfred, Gotham şehir tramvay planını istiyorum.
Como Alfred Adler una vez dijo "Es más fácil luchar por principios propios que vivir bajo ellos."
Alfred Adler'ın da dediği gibi ; "İlkeler uğruna savaşmak ilkelere göre yaşamaktan kolaydır."
Alfred...
Alfred...
Gracias, Alfred. ¿ Sabes que he hacho esto antes, cierto?
Teşekkür ederim, Alfred. Bunu daha önce yaptığımı biliyorsun değil mi?
Eso alertará a Alfred, y nadie más lo sabrá.
Bu işaret verecek Alfred ve bundan kimsenin haberi yok.
Alfred, ¿ por qué eres tú mi chofer hoy?
Alfred, neden bugün sen şoförlüğümü yapıyorsun?
Morirá, Alfred. A menos que lo encuentre.
Onu bulmazsam ölecek, Alfred.
¿ Hizo estallar el edificio federal Alfred P. Murrah en la ciudad de Oklahoma?
Oklahama şehrinde Alfred P. Murrah Federal Binasını havaya uçuran kişi.
¿ Qué es lo que está pasando, Alfred?
- Neler oluyor, Alfred?
Te quedrás aquí a ayudar a Alfred.
- Burada kalıp Alfred'e yardım edeceksin.
Alfred debería salir de la ciudad más seguido.
Alfred daha sık şehirden ayrılmalı.
Alfred Adler diría que la represión de los estímulos visuales...
Alfred Adler der ki : görsel uyaranların baskısı...
Alfred Hitchcock dijo :
Alfred Hitchcock demiş ki...
- ¿ Se está portando bien Alfred?
- Alfred sıcak davrandı mı?
Hay una vieja casa árbol colgada allí, esperando a que llegues, Alfred.
Orada seni bekleyen ağaçtan yapılmış eski bir ev var, Alfred.
Alfred está mucho más animado, desde que te conoció.
Seninle tanıştığından beri Alfred'in gerçekten keyfi yerinde.
Hola, Alfred.
Selam, Alfred.
Alfred, ¿ no te dije, quién está esperándote en la vieja casa árbol?
Alfred, sana ağaçtan yapılmış o eski evde kimin beklediğini söylemiş miydim?
Cierra los ojos, Alfred.
Gözlerini kapat, Alfred.
Oficial Alfred Miller, Denver.
Memur Alfred Miller, Denver.
Ya llegamos, gracias Alfred.
- Buyurun, efendim. - Teşekkürler, Alfred.
Alfred puede encontrarme un camarote, y sé que tienes trabajo.
Alfred bir vagon bulabilir. Ben geri kalanını hallederim.
Dejarlo ahí, lo encontrarán cuando Alfred regrese el carruaje.
Beni orada bırakırsınız. Alfred bagajları bıraktıktan sonra beni bulur.
- Ese tal Joshua... Sandy y Alfred...
- Şu Joshua, Sandy ve Alfred.
¡ seguimos en el 12 de la calle Alfred! ¡ Veníos a casa!
Alfred Sokağı 12 numarada devam ediyoruz!
Oh, Lord Alfred.
Lord Alfred.
Voy a rodar una película con el Sr. Alfred Hitchcock.
Mr. Alfred Hitchcock için bir film yapacağım.
Eres un hombre muy dulce, Alfred.
Sen çok tatlı bir insansın Alfred.
- ¿ Alfred?
Alfred?