Bets Çeviri Türkçe

El as gana.

Ace bets.

Está haciendo apuestas a diestra y siniestra.

He's making bets left and right.

Todo lo que sé... es que Doss y Morty Price hicieron unas apuestas... y que la chica cogió las hojas de registro.

All I know... is Doss and Morty Price made some bets... and the girl took some of their tally sheets.

- Escúchale, Bets.

- Dinle onu Bets.

Quería quedarse para "El mejor vestido", pero le dije : " No, Bets.

En İyi Elbise yarışmasına kalmak istedi ama ben hayır dedim.

Por un segundo creí que mi hijo iba a vivir ganando apuestas en los bares.

Bir saniyeliğine düşündüm ki oğlum was gonna make a Iiving winning bar bets.

Place bets on truth

Hadi bahsini koy ortaya

La gente está empezando a hacer apuestas.

People are starting to place bets. İnsanlar bahse girmeye başladı.

¿ Puede darse a conocer la persona que habló conmigo anoche?

- Yut, Bets. Dün gece benimle söyleşen ortaya çıkabilir mi acaba?

Estoy bien, Bernarda.

İyiyim, Bets.

Bets, hay muchos chicos con quienes salir en la universidad.

Üniversitede bir sürü genç var.

Está bien, Bets.

Doğru yaptın Bets.

Tienes opciones, Bets.

Seceneklerin var Bets.

Te prometo, Bets que a la primera señal de arrugas, te pondré en hielo.

Sana söz Betts, gözlerinde ilk kırışıklıkları görünce, seni yüzen bir buz adasına bırakırım.

Dios, apuesta, es como la política, la religión, o el sexo...

Aman Bets. Bu mesele politika, din veya seks gibidir.

No lo sé, Bets, creo que Cape May es perfecto.

Bilemiyorum Bets. Bence Cape May gayet iyi.

Bets, ¿ justo cuando acabo de llegar?

Bets, daha kapıdan yeni girdim.

Bets, ¿ qué es tu amuleto de la suerte?

- O senin şanslı tılsımın mı yoksa?

¡ Oye, Bets! ¡ Oye, Betsie!

Uyuyan güzelimiz sonunda uyanmış.

- ¿ Estás casada, Bets? - Sí.

- Evli misin Beths?

Bets, haz lo que quieras.

Bets, sen nasıl istersen öyle yap.

Bets, no es un tema de discusion.

Bets, bu tartışılacak bir konu değil!

Bet ´ s, estas borracha.

Bets, sen sarhoşsun.

Bets.

Bets.

Mira, Bets yo no voy a pelear.

- Bak Betts, kavga etmeyecegim.

Bets, ¿ estás bien?

Betts, sen iyi misin?

Bets, ¿ no hay sal?

Betts, tuz yok mu?

Hablando de eso, Don, ¿ se unirán tú y Bets a Willow Oaks o no?

Lafı açılmışken, Don, Betts'le Willow Oaks'a gelecek misiniz?

Bets, uso nuestra vida en mi trabajo todo el tiempo.

Betts, işimde hayatımızı hep kullanıyorum.

De acuerdo, Bets.

Peki Betts.

¿ Qué haces, Bets?

Ne yapıyorsun sen Betts?

Te amo, Bets.

Seni seviyorum Betts. Seviyorum.

Bets, ¿ qué quieres?

Betts, istediğin nedir?

Bets, ahí está el café.

Bets, kahve orada.

¿ Qué dices, Bets? ¿ Vamos al prom?

E, ne dersin, Bets?

¡ Hola, Bets!

Merhaba Betsy!

Lo siento, Bets continúa enviándome e-mails desde L.A.

Pardon, Bets L.A.'dan sürekli e-mail gönderiyor.

¿ Zoe? Acabo de dejar a Bets en el teléfono.

Zoe, az önce Bets'le telefonda konuştum.

Bueno, acabo de hablar por teléfono con Bets.

- Az önce Bets'le konuştum.

Oh, ¿ qué pasó, Bets? Oh, tú me conoces, tío Brick. Soy demasiado patosa.

- Brick Amca, beni bilirsiniz çok sakarımdır.

y pagaremos sus compras, Bets.

Ve tüm bakkal masrafınızı biz ödeyeceğiz.

Dios, no me puedo creer que Dale y Bets se hayan separado.

Biliyor musunuz, Dale ve Bats'in ayrıldıklarına inanamıyorum.

Bets.

Ne sürpriz ama.

Dallas 1x02 Hedging Your Bets

DALLAS Sezon 1 Bölüm 2 Paranı Garantiye Almak

Gracias, Bets.

Teşekkürler Bets.

Bets, tú, yo y Shauna, somos el equipo de chicas en la oficina.

Biliyorsun Betsy. Sen, ben ve Shauna. Biz ofisin kızlar takımıyız.

- Tranquila, Bets.

Sakin ol Bets.

Gracias, Bets.

Sağ ol Bets.

Oye, Bets, ¿ quién es tu número uno, The Sex Pistols o The Clash?

Selam Bets, senin bir numaran kim. The Sex Pistols mu yoksa The Clash mi?

Soy yo, Bets.

Benim Bets.

Bets, ven aquí.

Betts, buraya gel.