English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Blades

Blades Çeviri Türkçe

78 parallel translation
¿ Se ocupa del jardín, Dr. Blades?
Hiç bahçeyle uğraştınız mı, Dr. Blades?
BLADES OF BLOOD
BLADES OF BLOOD
Vamos en vivo con Lynn Blades a la escena del choque.
Kaza mahaline canlı olarak bağlanıyoruz.
Los atacarían, Killer Blades a no ser que sepan que vienen.
Geldiğinizi bilmedikleri sürece, siz Katil Bıçaklara saldırabilirler.
No importa quién lo encuentre, los Killer Blades o los Golden Bows.
Onu kim bulursa bulsun, Altın Yay veya Katil Bıçaklar.
Tenemos un invitado sorpresa para Uds. Esta noche el Sr. Rubén Blades.
Bu gece sürpriz bir konuğumuz var. Bay Ruben Blades.
Hola, soy Rubén Blades... y esta noche estoy aquí para entregar un regalo.
Merhaba. Ben Ruben Blades ve bu gece sizlere bir hediyem var.
Eso es como un sueño. Estar en la casa de los Miami Blades...
Rüya gibi. "Miami Blades" in sahasında, buzun ortasındayız.
De acuerdo con la Policía, un vigilante desaparecido, después que los pedazos del cuerpo de una joven de South Beach fueran encontrados en el estadio de los Miami Blades.
Polisin bildirdiğine göre, South Beach'li genç bir kadının parçalara ayrılmış cesedinin "Miami Blades" in buz hokeyi sahasında bulunduğu salı gününden beri stadın gece bekçisi firarda.
No estaba muriendo por ver "Blades of Glory" de todas maneras.
Güven bana. "Blades of Glory" yi seyretmek için can atmıyordum zaten.
Sí, vengo para ver a Torrance Caldwell en "Boogie Blades 2".
Evet, Torrance Caldwell ile görüşecektim, "Boogie Blades 2" hakkında.
Entonces, ¿ por qué se llama "Cuchillas de Gloria"?
- O zaman neden ismi Blades of Glory?
- ¡ Roller Blades!
- Tekerlekli paten!
Se acabó, chicos. Se acabó. * Why don we talk about the blades that cut?
Bitti, çocuklar.
Blades y el amortiguador.
Kanatçık, kanatlar.
Y no me digas que es por las mallas, por que Will Ferrell usa mallas en "Blades of Glory" y ves esa película 3 veces por semana.
Ve sakın tayt yüzünden deme, çünkü Will Ferrel da "Blades of Glory" de tayt giyiyor ve sen o filmi tam üç kez seyrettin.
Oh, nada, solo vine por un poco de agua, y luego vi que estabas en la parte buena de "Blades of glory" ( Patinando a la gloria )
Hiçbir şey. Sadece su almaya geliyordum ve "Zafer Patenleri" nin en güzel sahnesinin geldiğini gördüm.
Les damos a policías como el detective Nick Blades, pistolas.
Dedektif Nick Blades gibi polislerin eline silah veririz.
El detective Blades creyó que él podía ser la ley, pero no obedecerla.
Dedektif Blades bir kanun adamı olabileceğini düşünmüş. Ama olamamış.
¡ Blades!
Blades?
Blades no me parece un maleante muy impresionante.
Blades beş para etmez bir serseri gibi saldırıyor.
Detective Nick Blades hay algo electrizante ocurriendo en Estate y Chestnut.
Dedektif Nick Blades derhal görmen gereken bir şey var. Chestnut'ta.
Te lo digo, Blades, la denuncia es seria.
Sana diyorum Blades, herifin raporu yasal.
Bueno, Blades, hoy me vas a invitar a cenar.
Pekala Blades, ısmarlayacağın yemek sayısı ikiye çıktı.
¡ Blades! Demonios.
Blades, Allah'ın cezası.
Detective Nick Blades, soy de la policía.
Ben Dedektif Nick Blades. New Orleans polisiyim.
- El detective Nick Blades.
- Dedektif Nick Blades.
Y gracias a Blades, la policía no va a ayudarme.
Arabam çalındı ve Blades yüzünden polisler de hiçbir konuda yardımcı olmuyorlar.
El detective Blades pasaba por aquí y todo está bajo control.
Dedektif Blades kötü bir şey olmasını engelledi, olayı kontrol altına aldı.
Es un Halcón Studebaker color rojo. ¿ Recuerdas Blades?
Araç 1956 model Studebaker Golden Hawk. Hatırlıyorsun değil mi?
Hermano Blades.
Oo, Blades.
Las pandillas no se merecen su mala reputación, Blades. La Doble Cuatro, eran cuatro convictos en el patio cuatro de la cárcel Angola.
Hapishane çetelerinin fuzuli bir kötü şöhreti vardı Blades 4-4 Syndicate Angola'nın dört yerinde dört ayrı mahkumla işe başladı.
Arruinaste las cosas, Blades.
Aksine işleri berbat ettin.
- Blades.
- Blades.
Oye, no puedes ir por la vida haciendo lo que quieras, Blades.
Hayatta öyle istediğini yapıp istediğin zaman çekip gidemezsin Blades.
Necesito ese auto, Blades.
O arabayı bulmam gerekiyor Blades.
- Hola, Blades.
- Merhaba Blades.
- Blades, yo recojo, yo entrego.
- Blades sadece alıp teslim ettim.
Eres encantador, Blades.
Ne tatlı şeysin sen Blades.
- Me estoy esforzando, Blades.
- Bir şeyler yapmaya uğraşıyorum Blades.
Blades es el oficial corrupto de la policía. Y yo estoy procesando su caso.
Blades, şu davasına baktığım yozlaşmış polis memuru.
Sí, ¿ detective Blades?
Dedektif Blades?
- Tengo miedo, Blades.
- Korkuyorum Blades.
- ¿ Por qué estoy en la lista, Blades?
- Ben niye listedeyim Blades?
Es Willie Van Beber, Blades. Me siento más seguro contigo.
Adam Willie Van Beber, senin yanında daha güvende olurum bence.
- ¿ Happy? Blades.
- Happy, ben Blades.
Eres policía, Blades.
Polis olan sensin, Blades.
- ¿ Dónde está Blades?
- Blades nerede?
Hola, Blades.
Merhaba Blades.
Como las hojas brillantes de un cuchillo y rasgaron la carne de los niños del sol y la luna y la tierra y algún dios indio cosió la herida en un agujero lo colocó en nuestras barrigas para recordarnos el precio que pagamos
Like shining blades of a knife And it ripped right through the flesh Of the children
"Lavoe, Colón Blades sacuden con un Salsa-moto"
LAVOE, COLON BLADES SALSA DEPREMİ

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]