Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Bobbie
Bobbie Çeviri Türkçe
371 parallel translation
Me pasó en un concierto de Bobbie.
Bir keresinde Bobby'nin okul konserinde olmuştu.
- ¿ Qué ha pasado? Bobbie y Margaret se han vuelto a pelear.
- Bobby ve Margaret yine kavga etti.
Me he mareado otras veces. Acuérdate del concierto en el colegio de Bobbie... y la boda de Eileen... Y cuando fuimos al concierto en el ayuntamiento.
Bobby'nin okul konserini, Eileen'ın düğününü ve beni senfoni konserine götürmek için ısrar ettiğin zamanı hatırlamıyor musun?
- Han atropellado a Bobbie.
Okuldan dönerken araba çarpmış.
Uno se parecía a Bobbie.
Biri Bobby'ye benziyordu.
- Bobby.
- Bobbie.
- Y ella es Bobbie Meredith. Ella canta.
- Bu da Bobbie Meredith, şarkı söylüyor.
Debí advertirte, Bobbie.
Seni uyarmam gerekirdi, Bobbie.
- Yo, Bobbie.
- Benim, Bobbie.
Por nuestro Loring "Red" Nichols... el mejor cornetista del país, se ha desposado... con una nueva miembro de nuestra familia, nada menos que nuestra cantante de sociedad, la amorosa señorita Bobbie Meredith.
Ülkemizdeki en iyi kornet sanatçısı dostumuz, Loring "Red" Nichols mutlu ailemize gelin olarak yabancısı olmadığımız birini, grubumuzun değerli şantözü... Güzel bayan Bobbie Meredith'i getirdi.
Bobbie, quieres...
Bobbie, lütfen...
Bobbie, escucha. ¿ Qué clase de suite nupcial es ésta?
Bobbie, dinler misin. Ne biçim bir balayı süiti burası?
Bobbie, escucha.
Bobbie, beni dinle.
Bobbie, escucha yo...
Bobbie, beni dinle. Ben...
Bobbie...
Bobbie...
- Hey, Bobbie, únete a nosostros.
- Hey, Bobbie, bize katılsana.
A propósito, Bobbie, ¿ Le devolverías estos arreglos a Red?
Aklıma gelmişken, Bobbie, şu düzenlemeleri Red'e geri verir misin?
- Bobbie, nosotros íbamos a...
- Bobbie, biz sadece...
- Creí que era Bobbie.
- Oh, kes sesini! Benim adım Willa. - Bobbie olduğunu sanıyordum.
¿ Te sientes bien, Bobbie?
İyi misin, Bobbie?
¡ Bobbie!
Bobbie!
Bobbie, ¡ Cuéntales del conejo!
Bobbie, ona tavşandan bahsetsene!
Escúchame, Bobbie Estamos bien encaminados.
Bobbie, beni dinle. İşimiz yolunda gidiyor, hepimizin keyfi yerinde.
Bobbie, ¿ Que te está pasando?
Bobbie, sana ne oldu böyle?
- Hola, Bobbie. ¿ Cómo estás?
- Evet, alo, Bobbie. Nasılsın?
- ¿ Y Bobbie?
- Seni de Bobbie.
- Bobbie.
- Bobbie.
Bobbie, ¿ Porque no subes aquí arriba?
Bobbie, neden buraya gelmiyorsun?
Ve, Bobbie.
Haydi, Bobbie.
Damas y cabaleros nuesra cantante de sociedad Miss Bobbie Meredith.
Bayanlar baylar, grubumuzun şantözü, Bayan Bobbie Meredith.
Ese tal Sr. Chairi tiene una casa en Rockport y Bobbie Eden estuvo en Rockport la noche que la asesinaron.
Bu Bay Chiari'nin Rockport'ta küçük bir evi varmış ve Bobbie Eden kız öldürülmeden bir gece önce Rockport'taymış.
Bobbie Eden, 205 Park Drive, Boston.
Bobbie Eden, 205 Park Yolu, Boston.
Esa soy yo, Roberta me dicen Bobbie, a veces Larguirucha
Bu benim, Roberta. Bana bazen Bobbie, bazense Lanky derler.
Vamos Bobbie, esto es una verdadera fiesta.
Haydi, gel, Bobbie, bu gerçek bir ziyafet.
Hay suficiente carbón, Bobbie.
Küçük barakadaki kömür iyi dayandı, Bobbie.
Bobbie, tienes que arreglarte.
Bobbie, hemen hazırlanman gerek.
Hola, Bobbie.
Selam, Bobbie.
Bobbie ve a buscar al Doctor Forrest.
Bobbie git ve Doktor Forrest'i çağır.
Bobbie, mírame.
Bobbie, bana bak.
Sal de las vías Bobbie.
Raylarda durma, Bobbie.
- Sal de las vías, Bobbie.
- Raylardan çekil, Bobbie.
Bobbie.
Bobbie.
"Con cariño su amiga, Bobbie."
"Sizi çok seven arkadaşınız, Bobbie."
- Su esposa e hijos, Bobby.
- Eşi ve çocukları, Bobbie.
- Por favor, deje que Bobbie se las muestre.
- İzin verin Bobbie etiketleri okusun.
- ¿ Dónde está Bobbie?
- Bobbie nerede?
¿ Bobbie? ¿ Qué pasa querida?
Bobbie?
Estamos encantadas de tenerte aquí, ¿ verdad Bobbie?
Burada olmandan memnunuz, değil mi, Bobbie?
¿ Bobbie?
Bobbie?
Ahora, Bobbie, Me pregunto si podrías...
Şimdi, Bobbie, Merak ediyorum da sen...
- Vamos Bobbie.
- Haydi, Bobbie.