Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Brokeback
Brokeback Çeviri Türkçe
71 parallel translation
¡ Y ahora sólo tenemos Brokeback Mountain!
Elimizde sadece Brokeback var.
Él quería que las soltáramos en Brokeback Mountain... pero yo no sabía dónde estaba eso.
Öldüğünde küllerinin Brokeback dağına serpiştirilmesini istediğini söylerdi hep. Ama nerede olduğunu tam olarak bilmiyorum.
Pensé que sería donde él creció.
Brokeback dağının yetiştiği yerlerde olduğunu düşünmüştüm hep.
No, señora... cuidó ovejas en Brokeback un verano... en el 63.
Aslında, bayan, bir yaz Brokeback'de beraberce koyunlara çobanlık yapmıştık. Sene 1963 tü.
Vine para decirle... que si quiere que lleve sus cenizas a Brokeback... como su esposa dijo que él quería... lo haré encantado.
Buraya geliş nedenim... İsterseniz küllerini Brokeback'e götürebilirim. Karısı, arzusunun bu olduğunu söylemişti.
Yo sé dónde está Brokeback Mountain.
Brokeback dağının nerede olduğunu biliyorum.
Anoche, vi con Hannah Bailey la película Secreto en la montaña.
Brokeback Mountain dün gece Hannah Bailey ile izlediğim film.
Esto no es "Brokeback Mountain".
Brokeback Dağı değil bu.
Oye, esto no es Brokeback.
Burası Brokeback değil.
Rompecabezas, viejo.
Brokeback, beyler.
Rompecabezas aquí.
Brokeback burda.
Rompecabezas.
Brokeback.
Gran ave amarilla.
Brokeback. Sarı kuş burda.
Vayan a filmar "Brokeback Mountain".
Brokeback Dağı'na ne dersin?
No como "Brokeback Mountain", pero somos colegas, saben y los echo de menos, y no los lo van a creer pero ese chico está a punto de tragarse una taza de maraschino.
Size Brokeback Dağı tribi yapmak istemem ama biz dostuz. Sizi özledim ve inanmayacaksınız ama oradaki çocuk koca bir kase kiraz şekerlemesi yemek üzere.
¡ De otra manera, volveré aquí y te golpearé sin sentido con esta copia de "Brockeback Mountain"!
Yoksa tekrar geleceğim ve seni bu Brokeback Mountain kitabıyla kendinden geçene kadar döveceğim.
Sí. Y es uno muy bueno "Brokeback Mountain."
Evet, hem de sağlam bir kitap- - Brokeback Mountain.
Por Brokeback, bebé, tengo que preguntar.
Brokeback, bebegim. Sormalıydım.
A menos que sé traiga a su nuevo novio, en cuyo caso, le voy a meter esta cosa Brokeback para el café directamente por el culo.
Yeni sevgilisini getirmezse. Öyle bir şey olursa şu Brokeback kahvesini herifin kıçına sokarım.
Entonces... ¿ has visto "Brokeback Mountain", Kenneth?
Ee, Brodeback Dağı'nı izledin mi, Kenneth? .
"Brokeback maldito Aquaman".
Brokeback Dağlı Aquaman.
Es decir, siempre esta con los tipos Brokeback,... en el Parque Flamingo, Y siempre trae dinero.
- Flamingo parkında "Brokeback" delikanlılarla takılıyor ve bir avuç dolusu parayla dönüyor.
Fue como en Secreto en la Montaña.
- "Brokeback Mountain" gibiydi.
Vestíbulo Brokeback.
Brokeback Koridoru.
O esos dos tipos de Brokeback Mountain.
Anladın mı? Ya da Brokeback Mountain'da ki iki adam.
¿ Cuando fuiste a ver Brokeback Mountain?
Brokeback Mountain'ı ne zaman izledin?
"Brokeback Mountain" y todo eso.
"brokeback dağı" gibi
Ambos sabemos que no eres un criminal, así que... no me importa si estaban aquí engañando a sus esposas o... yendo a Brokeback Mountain.
ikimiz de biliyoruz ki sen suçlu değilsin. Fakat... Eğer iki adam eşi olmadan geziye çıkıyorsa... ata eğersiz biniyorsa
Pero sólo porque me las cuide, no quiere decir vaya a ser como los de Brokeback.
Sırf bunları yapıyor olmam farklı bir seçim yaptığımı göstermez.
Desde "Secreto en la Montaña" todos los hombres quieren tipos más duros y muy viriles.
Brokeback Mountain filminden beri tüm erkekler erkeksi, sert tipler ister oldular.
Brokeback todavía está en la mente de la gente.
Brokeback hala insanların aklında.
Es esencialmente Brokeback Mountain desde el punto de vista de los caballos.
Aslında bu Brokeback Mountain filminin atlara göre uyarlaması.
¿ Has visto Brokeback Mountain, Frank?
"Brokeback Dağı" nı izledin mi, Frank?
Esto es como "Brokeback mountain".
Tam Brokeback tarzı oldu bu.
- O Jake Gyllenhaal, de Brokeback.
- Ya da Brokeback'deki Jake Gyllenhaal.
- ¿ Rentamos "Secreto en la Montaña"?
- "Brokeback Mountain" ı kiraladık mı?
O era descuidado o, eh, podríamos tener una situación a lo "Brokenback Mountain".
Ya çok pis biri, ya da elinde bir "Brokeback Mountain" olayı var.
Angus parece que está en Secreto en la Montaña
Angus, Brokeback Mountain'da gibi görünüyor.
Se va a romper la espalda.
Brokeback'e bağladı.
Terreno Vedado fue celestial...
Brokeback Mountain bir cennetti
¿ Al centro? ¿ O toda la película de Secreto en la Montaña?
Yoksa Brokeback Mountain'daki gibi sonuna kadar mı?
¡ En sus marcas, "Brokeback"!
Sıraya gir Brokeback.
Pero me daba igual que Dante jugara a los vaqueros de Brokeback Mountain.
Ama Dante'nin şu Brokeback şeyini yapmasıyla alakalı bir sorunum yok. Anlıyorum.
A todos les gusta un chiste de Secreto en la Montaña.
Herkes, iyi bir "Brokeback Dağı" * şakasını sever.
Hola, Cleveland, Brokeback Mountain, tu hijo.
Cleveland, Brokeback Mountain. O senin oğlun. Ve ona.
El DVD de "Secreto en la montaña"
Brokeback Mountain DVD'si.
Acaso John Wayne tuvo un momento "Brokeback Mountain" diciendo :
John Wayne'nin "Brokeback Dağı" filmi olsaydı,
Así que si alguno de ustedes se pone en plan'Brokeback', yo me pondré en plan'Rambo', ¿ Esta bien?
Biriniz Brokeback olayına girerseniz ben de Rambo'laşırım.
Desde Brokeback Montaña y The Village People.
Belki de kovboylar şeyden beri sevilmiyorlardır... "Brokeback Mountain" ve köy ahalisinden beri.
Suena como una versión retorcida de Brokeback Mountain.
Brokeback Mountain'ın gey versiyonu gibi oldu.
Sabes, me salté todo eso de Brokeback Mountain.
Brokeback Mountain filmini başta sona izledim.