English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Cain

Cain Çeviri Türkçe

656 parallel translation
Madre, salí anoche a armarla gorda.
Anne, dün gece Cain'i aklımdan çıkartmak için dışarı çıktım.
- ¿ Te vas con Cain?
- Hayır. - Kaçıyorlar mı?
Oye, Wes, ¿ qué te pasó con Cain?
Hey Wes, Baksana, Cain'le aranızda ne geçmişti sizin?
Director de arte, Syd Cain.
Sanat Yönetmeni : Sid Caine.
¿ Cain?
Cain mi?
¿ Cómo consiguió ese nombre?
İsminizi neden cain koymuşlar?
En comparación, Caín fue un angelito.
Kıyasla, Cain bir melekti.
Cain nos matará si los dejamos escapar.
Eğer kaçarlarsa Cain akşam yemeğinde bizi yiyecek.
Cain, el comandante militar más grande que haya vivido.
Cain, tanıdığım en iyi askeri lider. Benim idolümdü.
Alerten al Cdte.
Komutan Cain'i uyarın.
- Fue destruida. Y si Cain no hubiera usado el engaño más brillante que haya visto, habríamos perecido.
Eğer Cain harika bir tuzak kurmasaydı biz de ölmüş olacaktık.
Ese fue otro de los toques de Cain.
O da Cain'in bir diğer tespitiydi.
Debí haber sabido que te hallaría con tu flota sentados en sus astrums. ¿ Cain?
Seni bulacağımı ve filonuzun popoları üstünde oturuyor olduğunu bilmeliydim.'
Por todo lo sagrado.
Cain? ! Bu kutsal bir şey.
Es un milagro, Cain, un bendito milagro.
Bu bir mucize Cain.
Comandante, es imposible. Cain pereció junto a la Quinta Flota... dos yahrens atrás.
Cain 5. filoyla birlikte yok oldu 2 yıl önce.
El Cdte. Cain de Pegaso solicita permiso para abordar Galáctica.
Pegasus'tan Komutan Cain Galactica'ya iniş izni istiyor.'
Cain.
- Komutan Cain.
Mira, no me importa si Cassiopeia... siente algo por este Cain.
Bak, eğer Cassiopeia, bu Cain için birşey hissediyorsa umrumda değil.
Quizás aun el legendario Cdte. Cain. deba modificar sus técnicas de combate.
Hatta ünlü Komutan Cain bile savaş tekniklerini değiştirmeli.
- Comandante Cain.
- Komutan Cain.
Nadie quiere ver a Cain herido o en desgracia.
Hiçkimse Cain'i incinmiş ya da küçük düşmüş görmek istemiyor.
Recibimos comunicación del Cdte. Cain, señor.
Komutan Cain'den mesaj geliyor efendim.
De Cain, el mayor comandante militar de la historia.
Cain, gelmiş geçmiş en iyi askeri lider.
El Cdte. Cain está en la línea, papá.
Komutan Cain hatta baba.
Gracias por la ayuda, Cain.
Destek için teşekkürler Cain.
Cain, soy un gran admirador de tu genio estratégico.
Cain, stratejik dehanın büyük hayranıyım.
- ¿ Adónde envían a Cain?
Cain'i nereye gönderiyorlar?
- Me preparo a saltar a un infierno ¿ y quieres hablarme de Cain?
Ben cehennemin ortasına atlayacakken sen Cain'i mi soruyorsun?
Cassiopeia, no sé qué oíste sobre Cain, pero es un sobreviviente, y regresará.
Cassiopeia, Cain hakkında ne duydun bilmiyorum ama o hayatta kalabilen biri, geri dönecektir.
Si Cain esperara sobrevivir, me habría llevado a bordo de Pegaso.
Cain hayatta kalabileceğini düşünseydi beni Pegasus'a alırdı.
" La Leyenda del Cdte.
"Komutan Cain'in Efsanesi."
¿ Quién pensaría en algo así más que Cain?
Böyle bir şeyi Cain'den başka kim düşünebilirdi?
Las órdenes de Cain son hacer un hueco entre los cylones para Pegaso.
Ama Cain, Cylonların arasından Pegasus için bir koridor açmamızı emretti.
- El plan de Cain no funcionó.
- Cain'in plânı işe yaramadı.
Comuníqueme con el Cdte. Cain, por favor.
Komutan Cain'i bağlayın bana lütfen.
Cain, ¿ cuál es tu curso actual?
- Cain, şimdiki rotan ne?
Cain, escúchame, puedes lograr lo mismo... si te alejas de esas naves madre en el último centon.
Cain, dinle beni. Son dakikada yönünü değiştirip üs gemilerinden uzaklaşırsan sen de başarabilirsin.
¿ Puedo sugerir que es el legendario Cdte. Cain?
Efsanevi Komutan Cain diyebilir miyim?
Sí, Cain, por supuesto.
Evet, Cain tabii ki.
Cain está atacando las tres naves madre por su cuenta.
Cain üç üs gemisine tek başına saldırıyor.
Eres un hombre muy especial, Cain.
Sen çok özel bir adamsın Cain.
- Las de Cain.
- Cain'in.
El legendario Cdte. Cain.
Efsane Komutan Cain.
"Manouïlo" y "Vagnka Caïn" - periodista
- Manouilov "Manouilo", "Vanka Cain", gazeteci.
Cain la usa de un modo bastante realista
Cain onun fotojenik yönünü kullanmış.
Richard Cain pidió sus órdenes judiciales y sus declaraciones juradas.
Richard Cain, erin için mahkeme celbi çıkartmış, yeminli ifadeni de geçersiz.
Cain querría verlos en sus cámaras. Por aquí.
Komutan Cain sizi kendi odasında görmek isteyecektir
Cain ice el estandarte colonial.
Cain koloni bayrağını uçurduktan sonra ulaşmasını istemiyorum.
- Capitán, ¿ no suena como Cain?
- Kaptan, bu Cain'in sesi değil mi?
¿ Qué ocurre?
Cain. Neler oluyor?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]