English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Cambió

Cambió Çeviri Türkçe

8,509 parallel translation
Todo eso cambió cuando te conocí.
Tüm bunlar seninle tanıştığımda değişti.
Todo su mundo cambió de un día para el otro.
- Bir gecede tüm hayatı değişti.
Cambió nuestras vidas.
Hayatımızı değiştirmişti.
Y tengo que lidiar con su legado y hay asuntos financieros y no se enteró de que estaba cerca de su final y cambió las contraseñas.
Mülküyle, finansal konularıyla benim ilgilenmem gerekiyor ama vefatına doğru aklı başında değildi, o yüzden şifrelerini değiştirmiş.
El trabajo que hicimos aquellos días hizo historia, cambió el mundo.
O günlerde yaptigimiz is tarihe geçti. Dünyayi degistirdi.
Cambió todo.
Her şeyi değiştirmiş.
Pensé que eso cambió.
Belki düzelmiştir diye düşündüm.
Probablemente se puso peluca, se cambió la ropa.
Muhtemelen peruk takmıştır, kıyafetlerini değiştirmişti.
Otros cambió rápido. Desde luego abrazó a su shitheel interior.
Diğer sen hızlı değişti.
Cambió por usted.
O, senin yerine değiştirdi.
Cambió.
- Gerçekten mi?
¿ En serio? ¿ O sólo es tu percepción de qué cambió?
Yoksa ona olan bakış açın mı değişti?
En algún momento el Viajero cambió algo.
Zamanın bir yerinde Yolcu bir şeyi değiştirdi.
En algún lugar en el tiempo el Viajero cambió algo.
Zamanın bir yerinde Yolcu bir şeyi değiştirdi.
Al empezar la relación en serio, ella cambió... se volvió... nerviosa, retraída.
İlişkileri ciddileşmeye başladığında, o değişti gergin ve çekingen oldu.
- ¿ Qué cambió?
- Peki ne değişti?
Nunca se cambió de peinado.
Asla saçlarını değiştirmedi.
Vale, así que tuvo un pasado problemático y cambió de vida y empezó a trabajar con niños para que no cometieran el mismo error que él.
Pekala o zaman geçmişte sağlam ayakkabı değilmiş, kendine çeki düzen vermiş çocuklar için çalışmaya başlamış. Onlar onun yaptığı hataları yapmasın diye.
Pero, entonces, cambió de opinión.
Ama sonra fikrini değiştirdi.
Y se volvió contra Helena... ¡ Congélate! y cambió para siempre.
Helena'ya döndü ve ve kendini kötü tarafa bıraktı.
Así que cambió su nombre.
İsmini değiştirmiş.
Cambió su nombre por Daisy Renton.
İsmini Daisy Renton olarak değiştirmiş.
Dije, cambió su nombre por el de Daisy Renton.
Dedim ki, ismini Daisy Renton olarak değiştirmiş.
No pude entrar a mi casa creo que él cambió la cerradura Oye.
- Evime giremedim, kilitleri değiştirdi galiba.
Por eso cambió la táctica.
Bulamadın mı? Taktik bu yüzden değişti, öyle değil mi?
- No le di mucha importancia, pero después de eso, la ciencia cambió.
- Çok alakadar değildim. Fakat sonra işler değişti.
Ella cambió.
O değişti.
¿ Sabías que Fitzhugh, tras despedirme, cambió las cerraduras?
Fitzhugh'nun beni kovmasından sonra kilitleri değiştirdiklerini biliyor muydun?
¿ Entonces dices que cambió de idea por su cuenta y riesgo sin interferencias por tu parte?
Yani senin hiçbir müdahalen olmadan tamamen tek başına mı fikrini değiştirdi?
Cambió de opinión sobre mi hijo.
Oğlumla ilgili kararını değiştirmişti.
Shana sí cambió de decisión sobre su hijo.
Shana, oğlu hakkındaki kararını değiştirmiş.
¿ Qué cambió, amor?
Peki ne değişti, aşkım?
Parece que tú no eres lo único que cambió.
Görünüşe göre değişen yalnızca sen değilmişsin.
- Si ella no lo cambió a él.
Ursula onun aklını çelmediyse tabii.
Cambió cosas.
Bazı şeyleri değiştirdi.
Incluso después de que todo cambió, podía seguir contando contigo.
Her şey değiştikten sonra bile, sana güvenebiliyordum.
AMIGO... entonces se cambió el nombre.
ARKADAŞI... diye adını değiştirdi.
Eso nunca cambió, ¿ verdad?
Aslında bu hiç değişmedi değil mi?
Pero cuando apareció Emily y confió en mí para que fuera su compañero mi... vida cambió.
Sonra Emily geldi ve bana güvendi. Dostum oldu ve... Hayatım değişti.
Además, ¿ no cambió mamá tu vuelo anoche?
Hem, annem senin biletini değiştirmemiş miydi?
Spencer, mamá cambió sus planes para encontrar a su amiga la que trabaja en St.
Spencer, Annem St. Andrews'de çalışan arkadaşına ulaşmak için çok uğraştı.
Me dijo que el inquilino recientemente cambió las cerraduras, pero que podíamos forzarlas.
Kiracıların kilitleri değiştirdiğini ama istersek açabileceğimizi söyledi.
Cambió su aspecto en Manitech, pero es él.
Manitech'te görüşünü değiştirdi ama bu o.
Cambió su vida por completo.
Hayatını değiştirdi.
Tu fuerza y tu dulzura les cambió la vida.
Gücün, tatlılığın onların yaşamını daha iyi yaptı.
Tener un niño me cambió.
Çocuk sahibi olmak beni değiştirdi.
Todo cambió cuando fui al espacio en una misión en solitario de 13 meses.
Her şey uzaya tek başıma on üç ay süren göreve gittiğimde değişti.
Todo cambió cuando fui al espacio en una misión solitaria de 13 meses.
Her şey uzaya tek başıma on üç ay süren göreve gittiğimde değişti.
Pero con la amenaza alienígena el plan cambió.
Ama uzaylı tehdidi nedeniyle, plan değişti.
Taylor cambió la configuración.
Taylor görünüşü değiştirmiş.
Algo cambió un poco en el escenario.
Saate baksanıza! # Bir yıldız olmayı diledim, rüzgârla uçup giden gururumla. #

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]