English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Ceo

Ceo Çeviri Türkçe

1,875 parallel translation
Como presidente de Princefield Investments, he convocado esta rueda de prensa para comentar las recientes acusaciones de uso de información privilegiada en el Fondo 23.
Princefiel Yatırımlarının CEO'su olarak, bu basın toplantısını son günlerde 23 No'lu Fon hakkında çıkan içerden bilgi sızdırma iddialarına değinmek amacıyla düzenledim.
Bennet Herreshoff, el presidente de Princefield, estaba llevando una investigación interna a Naomi Walling.
Princefield'in CEO'su Bennett Herreshoff, Naomi Walling hakkında bir iç soruşturma yürütüyormuş.
El consejero delegado es un puto revientacojones, ¿ de acuerdo?
CEO acayip zorlu biri, tamam mı?
El presidente, quien cree que su plan Apache
CEO, Apache'nin Kurumsal Kaynak...
Él se cree esto, "A", la siguiente ola en el proceso de reorganización empresarial. Mientras que el director de finanzas cree que es "B", una ridículo y masturbadora perdida de dinero.
"A ) Yeniden yapılandırmada önemli bir dalga yaratacak" diyor CEO CFO ise "B ) Saçma ve büyük bir para kaybı" diyor.
En este caso, el típico megalomaniaco director general.
Bu durumda ise ; megalomanyak CEO.
Cuéntame sobre Strauss-Robb, el CEO, vamos.
CEO Strauss-Robb'tan bahset, başla.
Un gerente de 20 años llamado Alex Katsnelson de NinjaKatz Technologies.
NinjaKatz Teknoloji'nin 20 yaşındaki CEO'su Alex Katsnelson.
fuera del ojo de la jodida aguja!
Saat 2 de Lindsay Foods un CEO suyla olan görüşmemi yapardım
De hecho, ahora mismo, nuestro nuevo ejecutivo jefe, K. Warren McDale, está a bordo de su jet para venir aquí a felicitaros a todos personalmente, en esta... noche tan especial.
Aslında, tam şu anda, yeni CEO'muz, K. Warren McDale özel uçağıyla yolda, hepinizi tebrik etmek için, buraya geliyor.
Así que el director le ofrece una habitación en su casa.
CEO, ona kendi evinden bir oda teklif etmiş.
CEO.
CEO.
Está citando a un tipo llamado Aaron Barr, quien es el CEO de HBGary Federal, que es un contratista de inteligencia y Aaron Barr está diciendo a este Financial Times, el periodista Joseph Menn, que ha estado secretamente el control de la Anon Ops-servidor, donde todo esto está pasando
HBGary Federal'in CEO'su Aaron Barr'dan alıntı yapıyordu. Ayrıca zeki bir müteahhit. Ve Aaron Barr Financial Times gazetecisi Joseph Menn'e, tüm bunlar olurken gizli bir şekilde anonymous serverlarını izlediğini söylüyordu.
¿ El CEO de Construcciones Tae Sin?
Tae-sin İnşaat'ın Müdürü.
Soy el CEO de la firma, y tengo muy buenas noticias.
Hukuk şirketinin CEO'suyum. Size oldukça güzel haberlerim var.
Tres miembros de la junta directiva de Byzantium son presidentes de corporaciones de Hourglass.
Byzantium yönetim kurulundan üç üye Kum Saati şirketlerinde CEO görevindeler.
- Hector Stokes, CEO de Polyhedrus, la tercera corporación privada más grande del mundo.
- Hector Stokes, Polyhedrus CEO'su. Dünyadaki en büyük üçüncü özel şirket.
Tres miembros de la junta de Byzantium son Directores de Corporaciones Hourglass.
Byzantium yönetim kurulunun üç üyesi, Kum Saati şirketlerinde CEO görevindeler.
No soy experto en Colombia, pero según esto la compañía está involucrada en un escándalo.
Kolombiya uzmanı değilim ama görünüşe göre CEO'su bir skandala karışmış. Duyulmaması için uğraşıyorlar.
Es a quien llamarías si el gerente de tu empresa con grandes beneficios estampa su Bentley teniendo a su amante de 18 años en la entrepierna.
O, senin Fortune 500 şirketinin CEO'sunun Bentley'inde kucağında 18 yaşındaki metresi ile basıldığında arayacağın biri.
No sólo estaba casado, su... esposa era la esposa del gerente.
Sadece evli değildi karısı şirket CEO'sunun kızıydı.
Katy es la única jefa de Katy Perry.
Katy, Katy Perry'nin CEO'su.
Necesita ir ahí... porque no puede pasar por alto su historial como Consejero Delegado.
O konuya girmek zorunda, çünkü CEO olarak kaydını başka bir yere dayandıramaz.
Dejemos que Sweeney sea elegido consejero delegado, y entonces podremos hablar de un aumento de sueldo.
Sweeney'i CEO olarak getir de, daha sonra zammı konuşuruz.
¿ Qué pasó cuando el señor Drescher le reemplazó como consejero delegado?
Bay Drescher, yerinize CEO olarak geçtiğinde neler oldu?
Es el consejero delegado de Herald Equity.
Kendisi Herald Equity'nin CEO'sudur.
Pero es una busca consejeros delegados.
Ama o zaten CEO sürtüğüdür.
Siempre está rondando a los consejeros delegados.
Sürekli CEO'larla beraber gezer.
Parece un BMW X5, pero es de hecho, una copia descarada llamada Shuanhuan S-CEO HBJ6474Y
BMW X5 gibi görünebilir ancak aslında besbelli bir kopyası olan Shuanhuan S-CEO HBJ6474Y.
Lemon, no puedo ir a otra reunión de la escuela de negocios y sentarme en la mesa de los no directivos con... mujeres y hombres amables.
Lemon, başka bir işletme okulu birliğine gidemem ve CEO masası olmayan bir masada da oturamam, Kadınlarla ve hoş erkeklerle.
Bertil Oskar Holmberg, CEO, fue encontrado en un parque un par de años atrás.
CEO Bertil Oskar Holmberg birkaç yıl önce bir parkta ölü olarak bulundu.
- CEO de una compañía inexistente.
- Var olmayan bir şirketin CEO'su.
¿ Así que Lindholm y Bure iluminaron las cosas... y pagaron a Holmberg para hacerse pasar por CEO... y cargar con la culpa?
Lindholm ve Bure bu durumu canlandırdılar ve CEO hizmeti için Holmberg'e para ödemesi yaptı. Suçlamayı mı üstlendi?
quiero decir, ¿ qué hubiese pasado si el aviso era para CEO o para neurocirujano?
Yani o reklam ya bir CEO için ya da beyin cerrahı için olsaydı?
Como Presidente y Director Ejecutivo de Wickes Steel Shipbuilding, estoy orgulloso del trabajo que mi familia ha desarrollado construyendo estas estupendas máquinas.
Wickes Çelik Gemi Yapımı şirketinin CEO'su ve başkanı olarak bu muhteşem makinaların yapımında ailemizin de yer almasından dolayı gururluyum.
Un gánster, que se reúne con jueces senadores, presidentes de compañías.
Hakimlerle, senatörlerle, CEO'larla aynı masada oturan bir gangster.
Parece que Clairmont y su equipo fueron contratados para proteger a un jefe ejecutivo en Croacia.
Görünüşe göre Clairmont ve ekibi, Hırvatistan'daki bir Amerikan CEO'sunu korumak için kiralanmış.
Tengo una oferta para ser Director Ejecutivo de un nuevo servicio médico en Houston.
Houston'da CEO olarak yeni bir tıp kariyerine başlamam için teklif aldım.
Es el Presidente Ejecutivo de Inversiones Dorado Hills.
Dorado Hills Yatırımcılık'ın CEO'su.
Director Ejecutivo una multinacional de grupos de capital de riesgo con sede en Virginia.
Virginia'nın dışında genel merkezi olan çok uluslu bir girişim grubunu CEO'su.
Por lo tanto, desde que nuestro Director General convertido en terrorista ha desaparecido en acción, su empresa ha estado dirigida por su presidente, un hombre llamado Vincent Maple.
Pekala, CEO'dan bozma teröristimiz sırra kadem bastığından beri şirketini genel müdürü yönetiyor.
Seguro puedo hacer que el Director General te haga una visita privada.
Eminim, sana etrafı göstermesi için CEO'muzu ayarlayabilirim.
Yo soy el Director General. Puedo hacerlo.
Şirketin CEO'su benim.
Se mudaron a Nueva York donde Lynette aprendió a disfrutar su puesto de directora.
Lynette'in CEO olmayı öğrendiği New York'a taşındılar.
Y tú, con Directora Ejecutiva, eso te deja abierta cargos por la ley RICO.
Ve sen, CEO olarak, bu rico ücretleri senin üstüne kalır.
El que disparó se mete en una partida de paintball de una empresa, asesina al director general y se suicida.
Nişancı doğrudan panitball oyun alanının içine girer... -... CEO'yu öldürüp sonra da intihar eder.
La directora Gabrielle Cosgrove es una de mis héroes.
Şirketin CEO'su Gabrielle Cosgrove kahramanlarımdan biridir.
Él era el Director Ejecutivo de una compañía de juegos rival.
Sanal oyun şirketinin CEO'suydu.
Ni un solo Director Ejecutivo fue juzgado y se fueron con miles de millones en bonos.
Tek bir CEO bile duruşmaya çıkmadı ve milyarlarca ikramiye ile ellerini kollarını sallayarak çıkıp gittiler.
Es el director ejecutivo de Inversiones Dorado Hill... una multinacional de inversiones... que está especializada en empresas tecnológicas.
- Evet, o olabilir. Dorado Hills Yatırımcılık'ın CEO'su. Çok uluslu bir girişim grubu.
Llamó la atención que el expresidente de Lehman, Richard Fuld testificó frente al comité investigador en Capitol Hill.
En dikkat çekici olan ise Lehman'ın eski CEO'su Richard Fuld'un,... burada, Capitol Hill'de İşletme Denetim Komitesi'ne ifade verirken görülmesiydi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]