English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Dawson

Dawson Çeviri Türkçe

3,721 parallel translation
Hoy nos reunimos para recordar la vida de Roger Andrew Dawson.
Bugün buraya Roger Andrew Dawson'ın yaşamını hatırlamak için bir araya geldik.
primer año de carrera, la Sra. Dawson.
Çaylak yılı, Bayan Dawson.
Estamos vivir aquí en el Pacific High School como los estudiantes están llegando por primera vez en dos semanas y media, después de Roger Dawson altos abrió fuego en la escuela, tomando su propia vida.
Son sınıf öğrencisi Roger Dawson'ın okulda ateş ederek kendi hayatına son vermesinden iki buçuk hafta sonra öğrenciler okula ilk defa gelirken, Pacific Lisesi'nde canlı yayındayız.
La semana pasada, llevé a cabo el funeral de Roger Dawson.
Geçen hafta, Roger Dawson'ın cenazesini yönettim.
- Hola, señora Dawson.-Jacob. Usted no tiene que hacer eso.
- Merhaba, Bayan Dawson. - Jacob. Bunu yapmana gerek yoktu.
La señora Dawson, lo siento mucho que yo no era un mejor amigo a Roger.
Roger'a daha iyi bir arkadaş olmadığım için gerçekten üzgünüm, Bayan Dawson.
Pero Dawson es prescindible, ¿ verdad?
Ama Dawson gözden çıkarılır di mi?
De todos modos, enviaremos a Dawson a que haga. No te preocupes.
Neyse Dawson ona göz kulak olur merak etme.
Así que ése es el hijo de Michael Dawson.
Demek bu, Michael Dawson'ın oğlu ha?
Vamos a encontrarnos con nuestra novia del billonario, Nadia Dawson.
Milyarderimizin kız arkadaşı Nadia Dawson'la bir görüşmeye gideceğiz.
Eres Nadia Dawson?
Nadia Dawson siz misiniz?
- Riley Dawson, ¿ está bien?
Riley Dawson.
Bueno, esperaba poder hablar con usted de Riley Dawson.
- Sizinle Riley Dawson konusunda konuşabileceğimizi umuyordum.
Guarda el arma es el jefe Dawson
Tüfeğini omzuna as ben şerif Dawson.
No podemos hacer eso pero debemos llamar a los estatales o al jefe Dawson ¿ dónde esta el jefe?
Bunu yapamayız ama eyalet polisini arayabiliriz... yada şerif Dawson'u. Şerif nerde?
Habla el jefe Dawson en Beaver Mills declarando una emergencia
Ben Şerif Dawson. Beaver Mills acil durum ilan ediyor.
Compra Dawson y Químicas Hughes, 50 mil.
Dawson ve Hughes Kimya'dan satIn al, 50 binlik.
Orry Dawson.
Orry Dawson.
Gracias por su información señor...
Pekâlâ. Açıklamalarınız için teşekkürler, Bay Dawson.
Buenas tardes Sr. Dawson...
İyi akşamlar Bay Dawson.
Sr. DaWson... Ha oido algo del raptador?
Bay Dawson, şu kaçıranlardan bir haber aldınız mı?
Sr. Dawson...
Bay Dawson...
Bobby Dawson encontró fragmentos de vidrio templado de auto en la punta del arma que mató a la víctima.
Bobby Dawson, arabanın kırılan camında kurbanı öldüren mermiye ait parçalar buldu.
Hice una búsqueda del nombre Cherry con Jeeps naranja en Trafíco, y encontré un resultado con Cherise Dawson.
DMV'nin veri tabanında Cherry ismini ve turuncu jipi birleştirip aradım ve Cherise Dawson ismini buldum.
Dawson crece.
Dawson's Creek
puede que no quieras hablar conmigo, pero recuerdo a Evan Dawson de hace un año cuando lo cubri por ti.
Benimle konuşmak istemiyor olabilirsin ama Evan Dawson'ı bir yıl önceden hatırlıyorum, seni korumuştum. - Ee?
Dr. Freedman, estaba usted presente en la audiencia del gran jurado esta mañana donde se hicieron preguntas sobre el paradero de Evan Dawson que usted ha rechazado contestar. ¿ Es eso cierto?
Dr. Freedman, bu sabah büyük jüri duruşmasındaydınız ve size Evan Dawson'ın yerine dair sorular soruldu ama cevaplamayı reddettiniz.
Ante el impulso del fiscal general puedo garantizarle la inmunidad en el proceso Si informa al gran jurado del lugar donde están Evan Dawson y su padre.
Savcının ısrarı üzerine büyük jüriye Evan Dawson ve babasının yerini söylerseniz sizi davadan muaf bırakmaya hazır olduğumu söyleyeyim.
La abeja de Dawson es una de las más grandes del mundo.
Dawson arısı dünyadaki en büyük arılardan biridir.
Una abeja de Dawson macho.
Erkek Dawson arıları.
Señor Dawson, no lo esperábamos hasta...
Bay Dawson. Üzgünüm, sizi bu kadar erken bek...
Resulta que Gretchel y Dawson tiene...
Görünüşe göre Gretchel ve Dawson...
La firma Gretchel y Dawson de New Jersey... sólo tiene un cliente : David Ershon.
Gretchel and Dawson Muhasebe Şirketi, Fair Lawn, New Jersey'de tek müşterisi var, David Ershon.
¡ Con la estrella de Family Feud Richard Dawson!
Family Feud'un büyük yıldızı... Richard Dawson!
No exactamente. Había un nombre en el billete. John Dawson.
Biletin üzerinde John Dawson yazıyordu, zarfta bir adres vardı.
Su nombre es John Dawson. Era huésped intermitente por los últimos seis meses.
Adı John Dawson'mış. 6 aydır ara ara Gladstone Otel'de kalıyormuş.
¿ Qué sabe usted de mí? - Nada. - ¿ Quién era John Dawson?
Hakkımda ne biliyorsun?
Le voy a matar.
- John Dawson kim?
- Todo lo que sé es Dawson fue debil.
- Sen söyle. - Seni öldüreceğim.
No era de confianza. ¿ Por qué todas las fotos de Puente Clifton?
- Tek bildiğim Dawson'ın yumuşadığı ve ona güvenilmeyeceğidir.
Bueno, los dos sabemos que estabas siguiendo a Dawson.
Hiçbir şeyi hatırlamıyorum.
Dawson llevará tu coche de vuelta a casa de tía Elizabeth.
Dawson seni teyzen Elizabethe götürecek.
Dawson y Hughes aumentan los precios del mercado.
Dawson ve Hughes pazar fiyatI hIzla artIyor.
Mira esto.
Adı Irene Dawson. Bir göz atın.
Señor Dawson...
Bay Dawson...
Harris dawson, al fin.
Bay Dawson... Nihayet.
Evan Dawson.
Evan Dawson.
Había una dirección escrita en el sobre.
Dawson olabileceğimi düşündüm.
Pensé que tal vez yo era Dawson.
- Ama değilmişsin.
Uno de esos hombres abrió la puerta. Le pregunté por Dawson, y me dijo que estaba muerto.
Dawson'u sorduğumda öldüğünü söyledi.
¿ Es posible que matara a ese Dawson?
Dawson'ı öldürmüş olabilir misin?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]