Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Dembe
Dembe Çeviri Türkçe
162 parallel translation
Las fuentes indican que es el antiguo guardaespaldas de Reddington, se hace llamar "Dembe".
Kaynaklarımıza göre Reddington'ın eski korumasıymış. Adı da Dembe.
¿ Dembe tiene apellido?
Dembe'nin soy adı yok muymuş?
No, señora. Solo Dembe.
Hayır efendim, sadece Dembe.
Dembe.
Dembe.
Dembe te llevará donde necesites.
Dembe seni istediğin yere götürür.
Abres la puerta o Dembe morirá.
Kutuyu ac, yoksa Dembe olur.
Dembe te está buscando.
Dembe seni ariyor.
Dembe tendrá que esperar.
Dembe biraz bekleyecek.
Con Dembe conduciendo, puede que lleguemos justo a tiempo para verlo morir.
Arabayı Dembe kullanırsa, ona tam öldüğü sırada yetişebiliriz.
Dembe, dile a Edward que haremos una parada no programada.
Dembe, Edward'a söyle planlanmamış bir iniş yapacağız.
Abre la caja, o Dembe muere.
Kutuyu aç, yoksa Dembe ölür.
Abre la cabina o Dembe muere.
Kutuyu aç, yoksa Dembe ölür.
Dembe lo está buscando.
Dembe seni arıyor.
Dembe va a tener que esperar.
Dembe biraz bekleyecek.
Dembe te enviará una dirección.
Dembe yeri sana iletecek.
Dembe, será mejor que le digas a Edward... que habrá un cambio en el plan de vuelo.
Dembe, Edward'a uçuş planımızda bir değişiklik olduğunu söylesen iyi olur.
Dembe, trae la sierra.
Dembe demir testeresini getir.
Dembe, seguiremos la charla en otra parte.
Dembe, konuşmamıza başka bir yerde devam edeceğiz.
Dembe, la llevaré abajo.
Dembe, ben onu aşağıya indiririm.
Dembe, ¿ te importa cambiar de sitio conmigo?
Dembe, koltuklarımızı değiştirsek sorun olur mu?
Dembe, soy yo. ¿ Está ahí?
Dembe, benim. Orada mı?
Debiste esperar en el vehículo, Dembe.
Aracın içinde beklemelisin Dembe.
Fue Dembe.
- Dembe söyledi.
Dembe, es la Agente Navabi.
Dembe, ben Ajan Navabi.
Y Dembe.
Ve Dembe.
Tengo tus papeles. Dembe está fuera.
Evrakların bende, Dembe dışarıda.
Fue Dembe.
Aslında Dembe idi.
Su nombre es, Dembe...
Onun adı Dembe...
Dembe Zuma.
Dembe Zuma.
Dembe. ¿ Dónde está?
Dembe. Nerede o?
Es hora de irnos lejos, Dembe.
Gitme vakti, Dembe.
¡ Dembe!
Dembe!
Dembe te dará la dirección.
Dembe sana adresi verecek.
Dembe lo hizo. Dos, de hecho.
Dembe bıraktı. 2 tane hem de.
Dembe.
Evet.
Lo siento, Dembe.
Üzgünüm, Dembe.
Hemos interceptado a Dembe.
Dembe ile konuştuk.
No sé cómo hacer eso, Dembe.
- Bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum, Dembe.
Dembe me pidió que fuera para procurar la interfaz del Fulcrum.
Dembe, oraya gidip Mesnetin arayüzünü almamı istedi.
Debiste haberme dejado morir, Dembe.
- Keşke bıraksaydın da ölseydim, Dembe.
Dembe, llama a Alex y a Barton.
Dembe, Alex ve Barton'u ara.
Dembe lo hará parecer una muerte accidental.
Dembe, bunu bir talihsizlik ölümü olarak gösterecektir.
Dembe, el teléfono.
Dembe, telefon.
Dembe está de camino.
Dembe yolda.
Estará allí esperando. Sí.
- Dembe orada bekliyor olacak.
Habla con Dembe.
Dembe ile konuş
Según Dembe, antes que Fitch muriera, le dijo a Reddinton que encontrara a Caul, que podría tener información sobre el Fulcrum, la sociedad.
Dembe'ye göre, Fitch ölmeden önce, Reddington'a Caul'u bulmasını Mesnet hakkında, kabal hakkında bilgisi olduğunu söylemiş.
Tenías razón, Dembe.
Haklıydın, Dembe.
Dembe ha desaparecido.
Dembe kayıp.
Una copia, por favor.
Dembe.
# Ella es el ángel de una muerte a gotas por su apego a la codeína #
Dembe.