Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Dial
Dial Çeviri Türkçe
228 parallel translation
Marca Madison, seis, cero, cero, dos, cinco y pregunta por mí.
Dial Madison, 60025.
Todo lo que tiene que hacer es mover el dial y toda la compañía que Ud. desea... aparecerá en la pantalla.
Şunu çevirin ve istediğiniz kadar arkadaşlık elinizin altında. Tam bu ekranda.
El dial luminoso lo activa.
Fosforlu ibre onu harekete geçiriyor.
Sólo debéis girar el dial una vez.
Kadranı sadece bir kez çevirin.
Es el dial de viaje de Barbara.
Bu Barbara'nın seyahat telefonu.
Vimos tu dial de viaje y estaba ensangrentado.
Ama seyahat telefonunda kan gördük.
Giré el dial y me pareció estar cayendo al vacío.
Telefona döndüm ve uzay boşluğuna düşer gibi oldum.
¿ Sabes ajustar el dial, abuelo?
Telefonun nasıl ayarladığını biliyor musun, büyükbaba?
Última del dial, primera emisora.
Son tuşlayan, birinci olur.
Nunca había visto un dial como este.
Daha önce böyle bir vana görmemiştim.
A ver si encuentra alguna emisora en este dial.
Bu aralıkta yayın yapan bir kanal bulabilirsin.
Ya sabéis el dial en vuestro receptor.
Radyo kanalınız hangi frekansta bilirsiniz herhalde.
Girando el dial viajaremos en el tiempo para estar con Buck y sus amigos en el maravilloso mundo del futuro.
Bizi geleceğe yansıtan düğme sayesinde Buck ve dostlarıyla geleceğin dünyasındayız.
Mira en el dial.
Kadrana bak.
En el dial. ¿ Lo ves?
Kadrana. Gördün mü?
Está todo en el dial.
Kadranın üzerinde.
Dial 9-9-9.
9-9-9 arayın.
La radio estaba en el dial dos.
Radyo ikinci istasyona ayarlanmıştı.
Oak Ridge, Tennessee, 510 en su dial.
Top Ridge, Tennessee...
No recuerdo el nombre El inspector huh,?
Dial M'dekiler gibi.
¡ No se atreva a tocar el dial!
Sakın kapatayım demeyin.
Pueden ponerla al lado del dial de salida.
Onu çıkış panelinin yanına koyabilirsin. Tam şuraya.
Ellos te poseerán A no ser que cambies el número en el dial
Sana hükmedecekler aradığın o numarayı değiştirene dek.
Ya ves que los números de este dial llegan hasta el 100.
Bu kadrandaki numaralın 100 e kadar çıktığını görüyorsun.
- Mantenga su dial en el 96.3 KGRR.
- Çok kıskançsın, Gary. - Ben mi kıskancım?
Fijas el temporizador en el dial, un minuto, cinco minutos, pulsa aquí y ¡ adiós!
Kadranda zaman ayarlıyorsun. Bir dakika, beş dakika, şuraya basıyorsun ve elveda!
- No cambien de dial.
- Düğmeye basmayın.
Yo hablo algo de TV, y ahora las noticias, no toques el dial.
Bende bazen konuşurum. Şimdi haberler var, sakın kanal değiştirme.
Pero es la verdad.
Ama bu doğru. [Phone Dial Clicking]
La última en el dial, pero la primera en vuestros corazones. Y ésa es la verdad, Piedad.
Evet, belki frekans bandının en sonunda, ama kalplerinizde ilk sırada, gerçek bu dostlar.
Aquí vuestro Señor Amor, que os habla desde Amamos la Radio, 108 FM en el dial.
Ben Efendi Baba'nız, size Sevgi Radyosu'ndan sesleniyorum. İstasyonumuz FM bandı 108'de.
Aquí el Señor Amor, llegando a vosotros desde el final del dial, pero el primero en vuestros corazones y ésa es la verdad, Piedad.
Ben Senyor Efendi Baba, size frekans bandının sonundaki ama kalplerinizde ilk sıradaki radyomuzdan sesleniyorum. İşte bu gerçeğin ta kendisi dostlar!
No cambies de canal No toques ese dial
# If you know what I mean, now
Tenemos de todo en la UHF
# Don't change the channel Don't touch that dial
108.5, la última del dial y la primera en tu corazón, y esa es la verdad, Trinidad.
We Love Radio'da 1085 Ve kalplerinizde birinci. İşte gerçek bu Ruth.
"Con ustedes Bob el rabioso, llegando a ustedes fuerte y claro por radio W.A.R." "En algun lugar del dial estaré para despertarlos!"
Ben Çılgın Bob, size radyonuzda bir yerden W.A.R. kanalından tertemiz bir yayınla sesleniyorum ve şimdi sizi uyandıracağım!
Estamos en el 870 del dial. Permanezcan aquí para...
Haftaya Perşembe radyonuz 870 AM'de...
Tengo el dial. 11, 300.
Frekansı biliyorum. 1 1, 300.
Tu y Dial compraron a Willy de un canalla.
Onu buraya getirmek yanlıştı!
Dial me marco los limites, no los cruzare.
Buranın sahibi öyle istedi. Dial'ın emrine uyarım.
¿ Por qué, el Sr. Dial no le construye un tanque mas grande?
Bay Dial, Willy için daha büyük bir havuz yapacak mı?
Porque Dial trata a los animales como una conveniencia.
Hayır, çünkü Dial hayvanlara kendi malıymış gibi davranır.
Es una palabra que Dial usa siempre.
Dial mal sözcüğünü çok kullanır.
Significa que no le hará un tanque mas grande... a menos que Willy le haga ganar mas dinero.
Yani Dial, pahalı olduğundan Willy için daha büyük bir havuz yaptırmayı düşünmüyor.
Dial intenta cobrar el seguro.
Dial sigortadan para almaya çalışıyor.
Dial intenta matar a Willy.
Dial Willy'yi öldürmek istiyor.
Esta escuchando KACL, 780 en el dial de AM.
K-A-C-L'yi dinliyorsunuz. Radyo göstergeniz yedi sekseni gösteriyor.
No toques el dial.
O tuşa dokunma.
No cambies de canal No toques ese dial Tenemos de todo en la UHF
# Don't change the channel Don't touch that dial
No cambies de canal No toques ese dial
#'Till your brain turns into cottage cheese
Tan sólo giramos el dial un poco maíz congelado, y nos sentamos horas con un cuchillo. - Ok.
- Tamam