English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Dificíl

Dificíl Çeviri Türkçe

36 parallel translation
Sé que es dificíl, Pero es comestible, es Tricatel, hay que acostumbrarse...
Zor olduğunu biliyorum ama yemek zorundasınız. Bu Tricatel'den.
Claro, ¿ por qué no? Tiene algo, aunque es dificíl decir el qué.
Onda birşey var ama ne olduğunu söylemek zor.
Además... se hace dificíl en la ruta.
Kadınsız da hiç çekilmiyor.
El primer Congreso encaró una dificíl tarea.
İlk kongre zor bir işle karşılaştı.
Es dificíl, pero- -
Ufak bir ihtimal ama...
Adele quedó muy triste cuando usted se fue sin avisar y concentrarse ha sido dificíl para ella.
Siz haber vermeden gidince Adele çok üzüldü ve onun konsantre olmasını sağlamak çok güçleşti.
No se si me estan hablando de lo dificíl que es ser adoptado... o como nunca su padre le ah demostrado afecto.
Evlat edinilmenin ne kadar zor olduğu hakkında konuşup konuşmadıklarını... ya da babalarının onlara nasıl şefkat gösterdiklerini bilemiyorum.
Pero desa-cena es algo dificíl de superar.
Ama kahvalyemeğinden daha iyisi çok zor.
Si espero pedirá el aislamiento, y ahí la tendré dificíl.
Hücreye gönderilirse, şansımızı kaçırırız.
Es dificíl seguir la pista de sus amigos.
Kim kimle çıkıyor takip etmesi çok zor.
No es dificíl de imaginar con ese destino
Buna inanamam
Por supuesto, esto debe ser realmente dificíl para ustedes, chicos Sí.
- Sizin için zor bir durum olsa gerek.
Y su debilidad fue lo más dificíl de saber.
Senin zayıflığın öğrenilmesi en zor olandı.
A sido, um, un epoca dificíl para mi familia y para mi.
Son zamanlar ben ve ailem için biraz zahmetli oldu.
Esto sera algo dificíl.
- Çok imkânsız bir görev gibi.
Y me di cuenta de que Yo había cometido errores cruciales bueno, la matemática es dificíl.
Can alıcı bir hata yaptığımı fark ettim. Matematik karışıktır.
También es más dificíl cazar cuando tienes que nadar.
Yüzmek zorundayken avlanması da çok zor.
- Dijo que patrullaran la cuidad - ¿ Qué tan dificíl puede ser?
- Artık polis sizsiniz. - Ne kadar zor olabilir ki?
Entonces es dificíl para mi decirte que lo que estás haciendo está mal.
Dolayısıyla, yanlışlarını söylemek de benim görevim haline geliyor.
Es en verdad una pregunta no tan dificíl de responder.
- Cevaplanamayacak bir soru değildi.
- # Cuando crezca # Esta es la decisión más dificíl hasta ahora.
Şimdiye kadarki en zor seçim olacak.
El tema de está semana es Tenacidad, y probablemente será la grabación mas dificíl para los concursantes hasta ahora.
Tema "Azim" ve bu temanın şanına yakışır bir hafta olacak. Yarışmacılar için şimdiye kadarki en zor çekim olacak.
Y a menudo es dificíl distinguirlo.
Çoğu zaman birbirinden ayırt etmek zor.
Por más dificíl que sea para mí, incluso de pensar en ponerme ahí mismo... en algún lugar debajo de esta capa protectora... todavía hay un corazón palpitando listo para amar una vez más.
Her ne kadar bunları düşünmek zor olsa da kendimi bir kenara koyduğumda koruyucu tabaka altında bir yerlerde tekrar sevmeye hazır olan, hâlâ atmaya devam eden bir kalp var.
Es dificíl escribir cosas en las que no crees.
İnanmadığın şeyler hakkında şarkı sözü yazmak zor.
En está área es muy dificíl conducir.
En kötü ihtimalle arabaya atlar şehre gidersin.
- Ed es dificíl de pasar por alto. - ¿ Aparentemente tiene algún conflicto con la zona en construcción?
- İnşaatla anlaşmazlığı var anlaşılan?
Pero la pregunta es ¿ Como se volvió tan dificíl.. que nadie lo resolvió? , Hasta que Cantor demostrára que algunos infinitos son mayores que otros.
Ama bunu yapabilme şeklin o kadar karışıktır ki kimse çözememişti bunu, ta ki Cantor'un bazı sonsuzlukların, diğerlerinden büyük olduğunu gösteren kanıtına dek.
Es dificíl en muchísimos sentidos.
Onun zorluğu, karmaşık olan yolunda.
Suena dificíl.
Zor işler, değil mi?
Estoy sosteniendo un orinal lleno, así que es dificíl de creer.
Elimde dolu bir yatak lâzımlığı var. O yüzden inanmak sandığınızdan daha zor.
No debería ser dificíl extraer desde la base del tumor.
Tümörün ucunu temizlemek de zor olmasa gerek.
Desde que tienes un nuevo jefe Parece más dificíl verte. ¿ Por qué será?
Patronun değiştiğinden beri seni görmek iyice zorlaştı.
Puede ser dificíl la recuperación a los 16 años.
16 yaşında iyileşme süreci zor olur.
Realmente no sera tan dificíl.
Kitapların izini kaybedeceğiz. Çok da zor olmasa gerek.
Sé que ella es dificíl de controlar.
Onun yaptığı şeyleri kontrol edemeyeceğini biliyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]