English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Doce

Doce Çeviri Türkçe

6,048 parallel translation
Nuevos cañones, de doce libras.
- Yeni silahlar, 12 librelik.
Debes doce dominó.
12 domino borcun var.
Doce mil dólares al perdedor.
Kaybedene 12 bin dolar.
- Doce mil dólares para el perdedor.
- Kaybedene 12 bin dolar.
- ¡ Doce mil para tu perdedor!
- Eziğine 12 bin dolar!
Doce.
12.
En doce horas, te sentiras bien.
12 saat sonra daha iyi hissedeceksin.
Una vez procesada la informacion, se le asignara un numero de doce digitos exclusivo para ella.
Bu bilgi bir kez yüklendikten sonra sadece ve sadece onun için 12 haneli bir numara veriliyor.
Son las doce y no hay explosiones.
Saat 12 ve patlama olmadı.
Pero creo que puede hacer una oferta por... Doce millones. ¿ Y cuánto valdría si hubiera un jardín trasero... de igual o mayor tamaño?
Arka tarafında çok büyük olmayan ortalama bir bahçe olursa ne kadar eder?
Quiero hacer una reserva para cenar, para doce personas.
Akşam yemeği için oniki kişilik bir rezervasyon yaptırmak istiyorum.
Es cierto que usted ha rechazado el tratamiento doce veces en los ultimos quince anos o que usted lo ha rechazado 30 veces?
- 15 senedir 12 defa tedaviyi reddettiğin doğru mu? Senin 30 kez reddettiğin doğru mu?
Ella estaba escondiendo a los ultimos doce.
- Kalan 12 kişiyi saklıyordu.
Doce, quizá quince minutos.
12, bilemedin 15 dakikaya.
Una vez que sus fuerzas crucen el límite de las doce millas fuera de Okinawa... lucharemos.
Birlikleriniz, Okinawa'nın dışında 12 millik karasuları sınırını aştıkları anda savaşacağız.
Mira, debo de tener unos doce mil aquí.
- Bird. Bak burada 12 bin dolar var.
Le di al encargado un depósito de doce dolares.
Emlâkçıya 12 dolar kaparo verdim.
Es como una droga que te enganchas a los doce años que no se puede despertar hasta que probablemente tengas, como, treinta cuando finalmente te das cuenta de lo horrible que era en realidad.
12 yaşında başladığın ve 30'lu yaşlarına kadar bırakamadığın bir uyuşturucu gibi. Ne kadar kötü olduğunu o zaman fark ediyorsun.
Todo se centra en estos doce pasos inquebrantables.
On iki adımlık ilahi konuşmalara ne dersin?
Los doce.
12'sini birden.
- Ahora tienes doce horas más.
- On iki saatin daha var artık.
Ella es Panamá. La rescatamos hace doce años porque no podía atrapar peces.
Bu Panama. 12 yıl önce kurtarıldı, balık tutamıyordu.
Doce semanas en un velero.
Bir yelkenlide 12 hafta.
En el vuelo de las doce de Tampa.
Tampa'dan öğlen uçağına bineceğiz.
No mires ahora, pero los japos vienen a las doce en punto.
Şimdi bakma ama saat 12 yönünden Japonlar geliyor.
Son doce individuos... que cada uno aporta su perspectiva única en la sala.
Her biri mahkeme salonuna kendilerine özgü bakış açısı getiren 12 kişiler.
Tenéis doce minutos para entrar, abrir la caja fuerte, y salir.
İçeri girip kasayı açıp çıkmak için toplam 12 dakikanız var.
Uno, dos, tres cuatro, cinco, seis siete, ocho, nueve diez, once, doce.
Bir, iki, üç dört, beş, altı yedi, sekiz, dokuz 10, 11, 12...
Doce... diez... ocho rosquillas.
12... on... sekiz donut.
Once, doce, trece, catorce, quince, dieciséis, diecisiete, dieciocho, diecinueve, veinte...
10, 11, 12, 13, 14 15, 16, 17, 18 19, 20.
El médico dice que doce horas más y estarían muertos.
Doktor oniki saat daha kalsaydı muhtemelen ölecekti dedi.
¿ Qué edad tiene tu chica? ¿ Doce?
Kız arkadaşın kaç yaşında?
Tu padre tenía doce.
Baban 12 yaşındaydı.
Necesito horquillas, Sra. Mardle. Doce docenas.
Firketeye ihtiyacım var Bayan Mardle.
Esto significa que si usted era de doce en las primeras ocho horas, Stephen A, y me doy cuenta de que una alianza se está formando.
İIk sekiz saatte on kişi gitti demek Stephen A, ve sanırım ittifaklar kuruluyor.
Trabajaba en la clínica doce horas al día.
Günün 12 saati klinikte çalışıyordu.
Me siento como si pudiera acostarme por doce horas.
- 12 saat uyuyabilirmişim gibi hissediyorum.
Escoge un número del uno al doce.
- 1'den 12'ye kadar bir sayı seç.
Doce o 13 millones.
12, 13 milyon.
Doce años de Niñas Exploradoras.
12 yıl izcilik yaptım ben.
Luego hace doce meses vuelven a casa para quedarse... vía Amsterdam.
Sonra 12 ay önce Amsterdam'dan temelli olarak evlerine dönmüşler.
Hace doce años, cuando aún estábamos juntos... iba conduciendo y se salió de un puente... y murió.
12 yıl önce, biz hâlâ birlikteyken arabasını nehre sürdü ve öldü.
Eso hacen doce en los últimos tres días.
Son 3 günde toplam 12 kişi oldu.
He estado con la misma mujer durante doce años.
12 yıldır aynı kadınla birlikteydim.
¿ Cuántos años tienes? ¿ Doce?
Nesin sen 12 yaşında mı?
Sabe que debería de haber doce números.
Tam olarak 12 numara olması gerektiğini biliyor.
Doce eventos en dos días.
İki günde 12 etkinlik yaptık.
- Fallecida. - Ya. Retiraron los cargos iniciales, pero tiene doce años por el asesinato de Holt.
Baştaki suçlamalar düştü ama Holt cinayetinden 12 yıl yedi demek.
- No. - ¿ Qué edad tenía cuando murió? - Doce.
- Öldüğünde kaç yaşındaydınız?
Doce.
- 12.
Doce...
12...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]