English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Ed

Ed Çeviri Türkçe

9,751 parallel translation
. Que es lo que Ed sabe que no quieres que vea?
Ed'in bilip de benim görmemi istemediğin şey ne?
La verdad acerca de quien realmente mato a Ed?
Ed'i kimin öldürdüğü gerçeği mi?
Mientras hablamos, el apartamento de Ed se esta encajonado para arriba.
Konuştuğumuz sırada Ed'in evi toparlanıyor.
Mira de nuevo, Ed.
Bir daha bak Ed.
He oído que asesinos en serie, como Ed Gein, ponen a sus víctimas en poses, haciendo parecer que todavía están vivas.
Ed Gein gibi seri katillerin kurbanlarına poz verdirdiğini duydum. Onları yaşıyormuş gibi gösterirlermiş.
Pero no tan extraño como Ed Asner.
- Tamamen tuhaf bir dramada.
El Lou Grant de Mary Tyler Moore.
- Ed Asner kadar tuhaf değil.
Solía prepararle a Ed estas cacerolas, solo para vaciar la despensa.
Bahar temizliği sırasında sırf kileri boşaltmak için Ed'e güveç yapardım.
Anteriormente en Stitchers...
Stitchers'ın önceki bölümlerinde... Adı Ed Clark'tı.
Su nombre era Ed Clark. Mi padre real me dejó con él cuando tenía 8.
Asıl babam sekiz yaşımdayken onun yanına bıraktı.
Esta es una foto de Ed y mi madre.
Annemle Ed'in fotoğrafı.
Esta es una foto de Ed Clark y mi madre.
Bu, annemle Ed Clark'ın fotoğrafı.
Veo que empezaste a revisar las cosas de Ed.
Ed'in eşyalarına göz atmaya başlamışsın.
Son mis cosas ahora. ¿ Cuál era la relación entre él y mi madre?
Artık benim eşyalarım onlar. Annemle Ed'in bağlantısı neydi?
Ed, y tus padres ayudaron a desarrollar la tecnología Stitchers.
Ed, annenle baban ilmekçiler teknolojisinin gelişimine yardım etti. Yakın arkadaşlardı.
Ed arrancó a alguien de esta foto.
Bu fotoğraftan birini kesmiş Ed.
Esta es una fotografía de Ed y mi madre. ¿ Quién fue arrancado de la foto?
Bu annemle Ed'in fotoğrafı. Fotoğrafı kim yırttı ki?
Se trata de Ed Clark.
Ed Clark hakkında.
Un truco que me enseñó Ed para encontrar un lugar vacío detrás de las paredes.
- Ed'in öğrettiği bir numara. Bir duvarın arkasındaki boşluğu bulmaya yarar.
Mi nombre es Ed Murphy.
Benim adım Ed Murphy.
¡ Ed Booker, maldita sea!
Ed Booker.
Artista americano.
Ed Booker, Tanrı aşkına.
¿ Ed Slater, padre del niño?
Ed Slater, çocuğun babası.
Ese tipo, Ed, es un drogadicto.
Şu herif, Ed. Afyoncu.
Ed Wright.
Ed Wright.
Estoy buscando a Edward Wright, un detective privado de los años 80.
1980 lerde özel dedektiflik yapan Ed Wright'ı arıyordum.
Ed Wright era capaz de conseguir un montón de cosas de la policía.
Ed Wright polislerden birçok bilgi alabiliyordu.
LOS PRODUCTORES OBTIENEN COPIAS DE LOS INFORMES CONFIDENCIALES DE WRIGHT DEL 82
Yapımcı 1982 de Ed Wright'ın yazdığı gizli belgeye ulaşıyor.
Es la opinión de Ed Wright sobre dónde hay incongruencias en los recuerdos de su propio cliente sobre lo que pasó la noche en que su mujer desapareció.
Ed Wright müvekkilinin eşinin kaybolduğu gece olanlar hakkındaki açıklamalarında, bulunan tutarsızlıkları bu şekilde yorumluyordu.
Estaba por todas partes.
Ed Wright Holding yönetimiyle görüşme halindeydi.
¿ Hubo cinco reuniones con Ed Wright?
Ed Wright ile 5 görüşme mi yaptınız?
¿ Hubo diez reuniones con Ed Wright?
Ed Wright ile 10 görüşme mi yaptınız?
- ¿ Dónde está Ed?
- Ed nerde? - Geliyor.
Un tipo Ed me lo contó.
Ed diye bir adam söyledi bana da.
¿ Ed Clark cometió suicidio?
- Ed Clark intihar mı etti?
Ed Clark dejó esto para ti.
Ed Clark bunu bana bırakmış.
Esos códigos digitales en el casete que te dio Ed, son coordenadas de un mapa.
Ed'in verdiği kasetteki o dijital kodlar harita koordinatlarıymış.
Ed Clark no se suicidó fue asesinado.
Ed Clark intihar etmemiş, öldürülmüş. Beni ara.
Siendo modelos de qué, ¿ de butt plugs de Ed Hardy?
Neyin modelisiniz, Ed Hardy kıç tıpası mı?
Es sobre Ed Clarke.
Ed Clarke hakkında.
No recuerdo nada de antes de que mi padre me dejara con Ed Clark.
Babam beni Ed Clark'la bırakmadan önce hiçbir şey hatırlamıyorum.
Encontré una vieja foto que me dejó Ed, de mi madre y él.
Ed'in bana bıraktığı annemle kendisinin fotoğrafını buldum.
Escuchando las cinas que encontraste en la casetera de Ed.
Ed'in eski kasetçalarında bulduğum kaseti dinliyorum.
Ed Clark me dejó esto.
Ed Clark bunu bana bırakmış.
Lo recuerdo dejándome con su amigo Ed y no volver nunca más por mí.
Beni arkadaşı Ed'e bırakıp benim için asla dönmediğini hatırlıyorum.
He tenido excelentes médicos y terapeutas, y Ed ideó trucos para ayudarme a funcionar como una persona independiente.
Mükemmel doktor ve terapistlerim oldu. ... ve Ed, özgür bir insan gibi çalışmam için numaralar buldu.
Ya sabe, todo se lo debo a Ed.
Ed'e o kadar çok şey borçluyum ki.
Mi tutor Ed dijo que mi padre prometió regresar por mí, pero nunca lo hizo.
Vasim Ed, babamın benim için döneceğine söz verip hiç dönmediğini söyledi.
Tal vez sea por eso que me abandonó con Ed.
- Belki bu yüzden beni Ed'le terk etmiştir.
- No teníamos idea... de todo eso sobre tus padres.
- Ailenle Ed hakkındakileri bilmiyorduk.
Son todas las cosas que Ed tenía en su departamento.
Hepsi Ed'in evinden gelen eşyalar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]