Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Edge
Edge Çeviri Türkçe
263 parallel translation
La dirección es 1721, Edge Corner.
Adres, 1721 Edgecombe.
- Danoff y Edge lo han hecho bien.
Don ve Fenetch iyi görünüyordu.
Podrías hacer deconstrucción analítica, neo-geo, hard edge.
Analitik dekonstrüksiyonla, bilgisayar oyunlarıyla, soyut resimle uğraşabilirdin.
Fue Johnnie Edge...
Johnnie Edgecombe'dı.
"Edge".
Edge, adamım.
Vamos, Angel, ¿ tienes algo de "Edge"?
Hadi, Angel, hiç Edge var mı?
Si. Se le pasó la mano con el "Edge".
Edge çekerken ucunu kaçırmış.
Cody, ¿ estás consumiendo "Edge"?
Cody, Edge'mi alıyorsun sen?
Sonny le hacía al "Edge".
Sonny keşin biriydi adamım.
"Electricidad de Ciudad Margen" "Servicio que Justifica la Espera"
EDGE ELEKTRİK KURUMU "Hizmet Beklemeye Değer"
Tu gente asaltó el Banco de Ciudad Margen.
Adamların Edge Şehir Bankasını soydu.
Sincro by SOFTITLER Traducción : Kojik69
Subtitles by Edge @ Crusher
° When the edge of surrender's in sight °
° Teslimiyetin kıyısında gibi görünüyorlar °
Crazy Horse tenía Edge, ¿ eh?
Demek Çılgın At revüsü sınıra geldi?
Hiroshi tiene Edge.
Hiroshi sınırda.
Serás conciente de lo que es el Edge.
Sınıra yaklaşmış olursun.
¿ Edge?
Sınır mı?
¿ Qué eso de Edge?
Sınır da ne?
Edge.
Sınır.
Edge es virtud.
Sınır fazilettir.
En un momento pensé que ibas a dar cátedra de "Edge".
Ben de bir an için, "sınır" dersi vereceğini sanmıştım.
Es así como yo creo que se siente el Edge.
Bu sefer ki iş ile sınıra ulaştığımı biliyorum.
¿ Finalmente tendrás el Edge o como sea que llamas a esa porción de torta que te falta en la psiquis y te impide sentirte completo?
Sonunda psikolojinde eksik olan sınıra ya da her ne karın ağrısıysa ona ulaşıp, kendini tamamlanmış hissedecek misin?
Lo que buscamos es de vanguardia.
What we're after is cutting-edge.
THE RACERS EDGE Repuestos para vehículos de gama alta
YARlŞÇlNlN KÖŞESİ - Yarış Otosu Parçaları
- En el lecho de un río.
- River's Edge. Navajo'da.
No hay un hospital con ese nombre en Edge City.
- Edge City'de öyle bir hastane yok.
Llamaré a la policía de Edge City.
Edge City polisini arayacağım.
- No está en Edge City sino en Metrópolis.
- Edge City'de değil, Metropolis'de.
A Edge City.
Edge City.
En Edge City hace frío. Empaqué chaquetas de Clark para que las uses.
Eğer Edge City soğuk olursa diye, Clark'ın eski montlarını koydum...
- ¿ A las 4 p.m., en Water's Edge?
Saat 4 de, Water's Edge'de? - Cool.
¿ En Water's Edge?
Saat 9 da? Water's Edge'de?
Water's Edge, a las 9 : 00 p.m. ¿ Con una chica?
Water's Edge'de, saat 9 da, bir kadınla.
Morgan Edge, un coleccionista.
Morgan Edge, bir koleksiyoncu.
El Sr. Edge me dio estos zapatos viejos.
Bay Edge ayakkabılarını vermişti...
¿ Dónde están los recipientes, Sr. Edge?
Kutular nerede Bay Edge?
Edge estaba enfermo, cariño.
Edge, hasta adamın tekiydi tatlım.
Morgan Edge.
Morgan Edge.
Me alegra habérselo dejado en claro Sr. Edge.
Güzel, Senin için olan biteni, Açıklığa kavuşturduğuma sevindim. ... Bay Edge.
¿ Has oído hablar de Morgan Edge?
Morgan Edge diye birini hiç duydun mu?
Este sujeto Morgan Edge me contrató para robarlo.
Şu adam, Morgan Edge, Bunu çalmak için, beni kiraladı.
Era Edge.
Arayan Edge'di.
Imagina mi sorpresa saber que Lucas estaba vivo y viviendo en Edge City.
Lucas'ın Edge City'de canlı olduğunu duyduğumdaki şaşkınlığımı düşün.
- Como tus amigos de Edge City.
- Edge City'deki dostların gibi. - Vay canına Lex.
Se llama Dirk. Hice negocios con él en Edge City.
Onunla Edge City'de birkaç iş yapmıştım.
Tu amigo Dirk estaba en la nómina de nuestro padre, estaba arreglado.
Dostun Dirk babamın elemanıymış. Edge City sahnelenmiş bir oyunmuş.
¿ No está de acuerdo Sr. Edge?
Siz de aynı fikirde değil misiniz Bay Edge?
- Es él o Morgan Edge.
- Ya o olacaktı ya da Morgan Edge.
- ¿ Morgan Edge?
- Morgan Edge.
¿ Morgan Edge?
Morgan Edge mi?