English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Exactamente

Exactamente Çeviri Türkçe

54,165 parallel translation
Y ¿ Por qué el temporizador está configurado en 10 minutos desde ahora, exactamente cuándo tendríamos que estar yendo a terapia?
Ve zamanlayıcı neden tam olarak terapiye gitmek için evden çıkmış olduğumuz zamana, 10 dakika sonra çalmaya ayarlanmış?
POR RESPETO A LOS FALLECIDOS EL RESTO HA SIDO NARRADO EXACTAMENTE CÓMO SUCEDIÓ
Hayatını kaybedenlere saygımızdan, gerisi olduğu gibi aktarılmıştır.
Exactamente, solo denos los dígitos.
- Kesinlikle, hesap numaranızı verin.
¿ Qué sugieres que le diga, exactamente?
Ne söylememi önerirsin?
La verdad es que por fin me he dado cuenta de que me he estado sintiendo exactamente como debes sentirte tú.
Doğrusunu söylemek gerekirse sonunda senin hissettiğin gibi hissettiğimi anladım.
"Exactamente así".
"Aynen öyle." demek.
Por cierto, ¿ qué le dijiste exactamente?
Ona tam olarak ne söyledin?
¿ Qué conexión tienen exactamente en mente entre el supuesto hermano de Emmit y la víctima?
Aklınızdaki, Emmit'in sözde kardeşiyle kurban arasındaki bağlantı tam olarak nedir?
¿ Exactamente veinticuatro?
Tam olarak 24 mü?
- ¿ En un despacho? - Exactamente.
Aynen.
¿ Pero exactamente cómo?
Ama tam olarak nasıl oldu?
Pero murió exactamente cuando cayó.
O yalnızca düştüğü andı.
No recuerdo exactamente.
Tam olarak hatırlamıyorum.
Exactamente.
Aynen öyle.
¿ Qué solicita, exactamente?
- Tam olarak ne istiyorsunuz?
Estamos hablando exactamente de la clase de operación que Vd. quiere eliminar.
Kesinlikle son vermek istediğiniz türden bir operasyon söz konusu.
Y eso es exactamente lo que pretendo decir ahí fuera.
İçeride de tam olarak bunu söylemeyi planlıyorum.
Después me presionaste, por los viejos tiempos. Yo hice exactamente lo que se supone que he de hacer.
Bana baskı yapmaya çalıştığında, eski günlerin hatrına yapmam gerekeni yaptım.
Tú dirías, sin embargo, que no está... escarmentada, exactamente, pero sí un poco más abierta.
Aklının tamamen başına gelmediği belli ama biraz daha açık.
- Exactamente.
- Kesinlikle.
No es exactamente la bienvenida que esperaba.
Beklediğim karşılama tam olarak böyle değildi.
Y las alegaciones de la Srta. Mathison sobre amenazas misteriosas y desconfianza en la policía suenan exactamente como síntomas de un episodio maníaco.
Bayan Mathison gizemli tehditler olduğunu iddia ediyor ve polise güvenmiyor. Bunlar manik nöbet belirtilerine çok benziyor.
¿ En qué cree que lleva mucho tiempo exactamente?
Tam olarak neyin içinde olduğunu düşünüyorsun?
Venga, Carrie. Sabes exactamente por qué.
Yapma Carrie, tam olarak neden olduğunu biliyorsun.
Y, dígame, ¿ cómo acaba exactamente un hombre así como activo de la CIA?
Böyle bir adam nasıl CIA müttefiki oldu, anlatır mısın?
Es exactamente lo que ese lugar en el que he trabajado está entrenado para hacer.
Çalıştığım yer tam da bunu yapmak üzerine kuruluydu.
¿ Qué es este sitio exactamente?
Burası ne böyle?
No exactamente, pero encontré esto.
Tam olarak değil ama bunu buldum.
No lo hicimos exactamente El manifiesto de la lista de verificación.
Yapılması gerekenler listesini tam olarak uygulamadık.
De acuerdo, necesito que te acuestes Y, uh, dime de nuevo Exactamente cómo caíste.
Uzanmanı ve bana tam olarak ne hissettiğini söylemeni istiyorum.
Sí, lo siento, no soy exactamente material de Jaxxx.
Jaxxx materyaline sahip olmadığım için üzgünüm.
Me hizo exactamente lo mismo.
Aynısını bana da yaptı. - Gidiyoruz.
- Exactamente.
Kesinlikle.
Lo que ha sucedido hoy... ha sido exactamente lo que te he estado advirtiendo desde el momento en que tú y tu esposo llegasteis aquí.
Bugün olanlar tam da kocanla buraya ayak bastığın günden beri yaşanmasın diye sizi uyarıp durduğum şeylerdi.
Eres exactamente lo que esperaba.
Tam da olmanı umduğum gibi çıktın.
De eso se trata exactamente, papá.
Olayda bu ya zaten baba!
Exactamente lo que hemos hablado.
Tam olarak ne konuştuysak.
No sabemos exactamente qué detalles pueden resultar de ayuda.
Hangi detayların bize yardımı dokunur bilemiyoruz.
Ahora lo que necesito es que me diga exactamente cómo se comunicaban.
... Şimdi söyleyin bakalım bana siz ikiniz tam olarak nasıl görüştünüz?
Ahora, escucha con atención y haz exactamente lo que te diga.
Şimdi beni iyi dinle, ve söyleyeceklerimi harfiyen yap.
Bueno, voy a querer saber qué es eso exactamente.
Şey, bilmek istiyorum. Bu tam olarak ne demek.
Bueno, estaría más seguro si me dijeras exactamente qué estoy buscando.
Daha emin olabilirim Tam olarak ne için olduğunu söylediğini söylersen.
Entonces, ¿ dónde... de dónde es exactamente, Imir?
Tam olarak nerelisin İmir?
En pocos minutos... hará exactamente un año... del momento de la muerte de mi familia.
Bir kaç dakika sonra ailemin ölmesinin ardından bir yıl geçmiş olacak.
Pero no sé qué demonios piensa que tiene que ver... Sabe exactamente lo que esto tiene que ver con Usted.
Ama bunun şimdi burayla ne alakası... bunun kesinlikle seninle ilgili olduğunu biliyorsun.
Entonces, ¿ exactamente cómo pasa una de ser esclava en una plantación en las Indias Occidentales francesas hasta una biblioteca en Filadelfia intentando rehacer el mundo?
Bir insan Fransız Batı Hint Adaları'nda köle iken kendisini nasıl oluyor da Philadelphia'daki bir kütüphanede dünyayı değiştirmeye çalışırken buluyor?
- Exactamente.
- Aynen öyle.
No exactamente.
Tam olarak değil.
No exactamente.
Tam olarak öyle değil.
- Exactamente aquello de lo que hablamos.
- Tam olarak ne konuştuysak onu.
- Su novia lleva puesto un chaleco cargado con explosivos plásticos C-4. Voy a decirle exactamente qué hacer y cuándo.
Sana tam olarak neyi ve ne zaman yapacağını söyleyeceğim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]