English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Fae

Fae Çeviri Türkçe

917 parallel translation
- No tienes derecho a corromper a los niños ¡ Devuélvanle esto a Fae Buckley y díganle que si alguna vez... intenta algo así de nuevo, se arrepentirá!
Bunu Fae Buckley'e götür ve bir daha buna yeltenirse onu pişman edeceğimi söyle
- Sin la más mínima duda - Me he fijado en que Fae Buckley no está aquí, ¿ sabe dónde está?
Fae Buckley'in burada olmadığını farkettim, nerede olduğunu biliyor musun?
Dios, esa perra, Fae Buckley, deberías haberla tumbado!
Ooh, Tanrım, şu fahişe, Fae Buckley, ona döşemeliydin!
Muy bien. Tendrás que aprender cómo tratar con Fae Buckley
Fae Buckley'le nasıl başa çıkacağınızu öğrenmeniz gerekiyor.
Quiero retar a Fae Buckley a un debate
Fae Buckley'le tartışmak için meydan okumak istiyorum.
¿ Has oído hablar de una mujer llamada Fae Buckley?
Hiç Fae Buckley adında bir kadınla karşılaştınız mı?
No te vas a creer lo que hemos descubierto sobre Fae Buckley
Fae Buckley'de ne bulduğumuza inanamayacaksın.
¿ Eso es lo que has estado haciendo? ¿ Investigar a Fae Buckley?
Yaptığınız bu mu, Fae Buckley araştırması?
¿ Que Fae Buckley produce porno?
Fae Buckley'in porno videolar ürettiğini mi?
Y las denuncias de desaparecidos. Tenemos pruebas de que Fae pagó a un juzgado para que desestimara la película
Ve kayıp kişiler raporları.Fae'in bölge mahkemesi yargıcına kaydı silmesi için para ödediğine dair kanıtlarımız var.
- Hagamos esto delante de Fae Buckley
- Biliyorum. - Hadi bunu Fae Buckley'in önünde yapalım.
Tengo conmigo, a Better Porter, la directora del Centro de Arte de California el museo que está preparando la controvertida exposición, "Provocaciones" y a Fae Buckley de la Coalición de Ciudadanos Comprometidos, el grupo que lidera los esfuerzos para clausurarla
Yanımda Bette Porter var, California Sanat Merkezi'nin Yöneticisi, müze tartışmaya yol açan bir sergiye destek oluyor, "Kışkırtmalar" ; ve Fae Buckley İlgili Vatandaşlar Koalisyonu, grubun sergiyi kapatma çabası sürüyor.
¿ Qué pasa con eso, Fae, te estás contradiciendo?
Peki ya bu, Fae, kendinle çelişiyor musun?
Son Faes...
Onlar Fae.
Fae es una clasificación general.
Fae genel bir sınıflandırmadır.
¿ Qué tipo de Fae soy yo?
Ben ne tür bir Fae'yim?
La chica ni siquiera sabe que es una Fae.
Kız daha Fae olduğunu bile bilmiyor.
Si se sabe que tuvimos una Fae libre bajo nuestras narices seremos el hazmerreír del condado.
Eğer burnumuzun dibinde serbestçe dolaşan bir Fae olduğu söylentisi yayılırsa öteki eyaletlerin maskarası oluruz.
- La Fae está dividida... la luz y la oscuridad.
Fae'ler ikiye bölünmüş durumda aydınlık ve karanlık taraf.
Considérame el comité de bienvenida a la Fae oscura.
Beni Karanlık Fae'lerin hoş geldin komitesi başkanı olarak gör.
Óyeme, Norma Fae.
Beni dinle, normal Fae.
- Los Underfae.
Eksik Fae.
Underfae... aquellos de nuestra especie que no encajan en el mundo humano.
Eksik Fae, soyumuzun insan dünyasına tam olarak uyum sağlayamayan bir türü.
- Los Fae son distintos a los humanos.
Fae'ler insanlardan farklıdır.
No dejarle evidencia a los humanos, no meterte en los asuntos de los Fae, y nada de dejar la ciudad.
Kayıp kişilere dair bir daha kanıt olmayacak Fae'lerin işlerine bulaşmayacak ve artık şehri terk etmeyeceksiniz.
Y ahora sabemos... que cualquiera puede ser un Fae.
Ve artık herkesin Fae olabileceğini biliyoruz.
Teóricamente, sí, podría haber sido un fae asesino. Tienes razón.
Teorik olarak, evet, bir fae onu öldürmüş olabilir.
Mira, me encantaría ayudarte, pero lo máximo que puedo hacer es darle mi material al laboratorio fae.
Bak, sana yardım etmek isterdim ama en fazla yapabileceğim, kanıtları fae laboratuvarına vermek olur.
¿ Qué me dices de algún fae involucrado? Es posible.
İşin içinde fae var mı?
Si fue asesinada por algún tipo de alimentación, no lo reconozco de antemano, aunque hay al menos una docena de clases de fae asociados con la ansiedad, el desasosiego, la desesperación, y ese tipo de cosas.
Olabilir. Bir çeşit beslenme sırasında öldürülmüş olabilir. İncelemeden bir şey söyleyemem ama kaygı, çaresizlik, ümitsizlik ve bunun gibi şeylerle beslenen birçok fae var.
¿ Qué tipo de fae era?
Bu da neyin nesiydi?
Necesito... necesito la ayuda de un fae en particular que solo habla con mujeres humanas.
Sadece... Sadece kadınlarla konuşan bir fae'nin yardımına ihtiyacım var.
¿ No has visto nadie sospecho alrededor? ¿ Quizá algún fae?
Hiç şüpheli birilerini gördün mü?
Lo siento.
Ya da bir fae?
El fae-radar no es realmente un don de los súcubos.
Üzgünüm. Fae radarı succubus'lerin bir özelliği değil.
- ¿ Crees que el asesino podría ser un fae?
- Onu öldürenin bir fae olduğunu mu düşünüyorsun?
Es majo, es un fae de la luz.
- Hayır, hayır, hayır. Sorun yok.
- Pues peor.
O bir aydınlık fae.
Soy un fae oscuro,
- Ben karanlık taraftayım.
El linaje fae genético es bastante complicado.
Fae genetikleri karmaşıktır.
Lo haría yo mismo pero las "aves de la luz" no pueden ser vistas ni oídas por otros fae.
Kendim yapardım ama yıldırım kuşları başka bir fae tarafından görülmemeli ya da duyulmamalı.
Para una baby-fae como tu, esto te supera Oh, no.
Senin gibi bir yeni fae'nin yapabileceği bir şey yok.
No sé las especificaciones misticas de los fae, Pero la moneda que le diste a Trick era una falsificación.
Nasıl bunu becerdin bilemem ama Trickster'a verdiğin para sahteydi.
Que? piensas que tu policia de la armadura brillante, puede hacerle algo? Es un fae oscuro.
Ne sanıyorsun, polis dostun onun için koşacak mı?
Y creeme, a mi gente no le importa nada los humanos muertos.
O bir karanlık fae. Ayrıca bana güven, halkım, ölen insanları hiç umursamıyor.
- Es un fae oscuro.
- O bir karanlık fae.
Ese lo gestionan una pareja de fae.
Orası birkaç peri tarafından yönetiliyor.
¡ Fae Buckley!
Fae Buckley!
- S01E01 It's A Fae, Fae, Fae, Fae World
Çeviri :
- Entonces, ¿ soy una Fae?
Ben de mi bir Fae'yim?
Hombres, mujeres, humanos, fae. Aquella vez con una cabra.
Erkek, kadın, insan, fae...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]