English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Hampton

Hampton Çeviri Türkçe

602 parallel translation
- Hola, Hampton.
- Merhaba, Hampton.
La tercera, Sr. William Kilgore, Hampton Way, 143 B.
Üçüncü kutu, Bay William Kilgour adında birine satıldı. Adresi, 143B Hampton Way.
La primera caja fue para el Sr. Emery... la segunda para el Sr. Kilgore de Hampton Way 143, B... y la tercera a una joven sin identificar... posiblemente dueña de una tienda en Golders Green.
Söylediğine göre, ilk kutu Bay Julian Emery'ye gitti, ikinci kutuyu Bay Kilgour, 143B Hampton Way, satın aldı, ve üçüncüsü de bilinmeyen bir genç bayan tarafından satın alındı. Muhtemelen bu bayanın bir dükkanı var ve Golders Green yakınlarında oturuyor.
En casa del Sr. Y la Sra. Kilgore, en Hampton Road, 143 B
Bay ve Bayan Kilgour'un evinde, 143B Hampton Road.
TEATRO HAMPTON
HAMPTON TİYATROSU
- Hubo un problemita en Hampton.
- Hampton'da bir takım olaylar oldu.
- De Hampton.
- Hampton.
- ¿ Sr. Hampton?
- Bay Hampton?
Y usted, Sr. Hampton, ¿ qué hace por aquí?
Ama Bay Hampton, sizin buralarda ne işiniz var?
Se lo agradezco, Sr. Hampton.
Gurur duydum Bay Hampton.
No se preocupe, Sr. Hampton.
Dert etmeyin Bay Hampton.
Sr. Hampton, mi prometido, el Sr. Warren.
Bay Hampton, bu benim nişanlım Bay Warren.
El Sr. Hampton es uno de los pasajeros.
Bay Hampton yolculardan biri.
¿ Me permite, Sr. Hampton?
Araya girebilir miyim Bay Hampton?
El depósito de la calle Hampton.
Hampton Street Bankası.
Hampton tiene menos posibilidades de ganar que yo.
Hampton'un benden fazla kazanma şansı yok.
Hampton lo mandó a miles de personas.
Hampton bunlardan binlercesini dağıttı.
Fue el resultado más inesperado.
Hampton kazandı. Yıllardır karşılaşılan en büyük siyasal bozgundu
La otra mitad que Hampton iba a ganar.
Diğer yarısı da Hampton'un kazanacağını söylüyordu.
¡ Una locomotora de vapor en el laberinto de Hampton Court!
Hampton Sarayı labirentinde buharlı bir çekici!
Pero trabajó de cadete, limpió pisos cavó pozos para poder ir al lnstituto Hampton y a los 35 llegó a presidente en una empresa de seguros de Filadelfia.
Getir götür işleri yapar, yerleri temizlerdi. Hampton Enstitüsü'nü bitirmek için ne iş olsa yapıyordu. 35 yaşına geldiğinde Philadelphia'da bir sigorta şirketinin müdürüydü.
Como en ese hotel de East Hampton.
Tıpkı East Hampton'daki otel gibi.
Y los partidos de tenis empiezan en Easthampton el sábado...
Oh, bu arada Doğu Hampton tenis karşılaşmaları cumartesi başlayacak...
Puede tomar un autobús a Hampton Court.
Hampton Court'a otobüsle gidebilirsiniz.
La caballería, bajo el general Hampton, cubrirá nuestro flanco al regresar.
General Hampton emrindeki süvariler dönüşte bizi yandan koruyacak.
El rebaño es carnada para Rossiter y Rossiter es carnada para Hampton.
Sürü ile Rossiter'i yemleriz, onunla da Hampton'u. - Hampton?
Si se mueve rápidamente, tendrá a Hampton por el cuello.
Hızlıysa Hampton'ı gırtlağından yakalar.
Felicitaciones del general Hampton.
General Hampton selam yolladı.
¿ A Hampton Court?
Hampton Sarayına mı?
De Hampton a Chelsea rio abajo, penique y medio.
Akıntı istikametinde Chelsea'ye gidiş 1,5 peni.
De Chelsea a Hampton rio arriba, lo mismo.
Akıntıya karşı Hampton'a gidiş yine aynı.
Las tenemos en Hampton.
Hampton Sarayı'nda da leylak var.
Es de Hampton Court.
Hampton Sarayı'ndan.
¿ Count Basie? ¿ O Hampton?
# Count Basie ya da Hampton'u mu?
Todo el oro del Banco de Hampton.
Hampton Bankasının tüm altını.
Le pediré al Rey que me enseñe vuestro palacio de Hampton Court.
Kraldan bana sizin Hampton'daki sarayınızı göstermesini rica edeceğim.
No asechará de nuevo la ciudad de East Hampton.
Doğu Hampton'a yeniden baskın yapacağız.
Ya sabes ; pueden arrestarte en East Hampton por llevar zapatos rojos un jueves... Y todo ese tipo de cosas.
Perşembe günü seni kırmızı ayakkabıdan dolayı East Hampton'da tutuklayabilirler.
Nunca lo llevo en East Hampton.
East Hampton'da asla giymedim.
- sí, creo que... - Yo no quería vivir en East Hampton, pero tuve que hacerlo a cuenta de la casa de Madre.
Doğu Hampton'da yaşamak istemezdim ama annemin evi için bunu yapmam gerekiyordu.
Cuando llegue a New York nunca vas a hacerme volver a East Hampton.
New York'a gittiğim zaman, beni bir daha East Hampton'a geri döndüremeyeceksin.
No voy a pasar este invierno en East Hampton.
Bu kışı East Hampton'da geçirmeyeceğim.
Tiene como unas seis chicas en East Hampton.
East Hampton'da altı tane falan kızı var.
Después de que el Sr. Beale, ya sabes, dejara de vivir en East Hampton, Lo pasé muy mal con Edie.
Bay Beale East Hampton'da yaşamayı bıraktıktan sonra Eddie bana çok zor zamanlar yaşattı.
Y él dijo, "Oh, te vi en un baile." Dijo, "en South Hampton." - Yo dije, "¿ Me viste?" Él dijo, "Sí."
O da bana, "Seni South Hampton'daki dansta gördüm." dedi. "Öyle mi?" dedim, "Evet." dedi.
Va a decírselo a todos en East Hampton, ya sabes.
Bunu East Hampton'daki herkese anlatacak biliyorsunuz değil mi?
A todos los electricista de East Hampton.
East Hampton'daki tüm elektrikçiler.
El Sr. Hampton, de la emisora.
Kanaldan, Mr. Hampton hatta.
- El Sr. Hampton de la cadena.
- Kanaldan, Mr.Hampton.
Comuníqueme con Hampton.
Hampton'ı bağla bana.
Empezó en Virginia, en South Hampton.
Virginia'da başlamış.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]