English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Hartley

Hartley Çeviri Türkçe

428 parallel translation
- Cassie Hartley.
- Cassie Hartley.
Te presento a Cassie Hartley.
Bu Cassie Hartley.
- Sra. Carlsen, Cassie Hartley.
- Bayan Carlsen, bu Cassie Hartley. - Tanıştığımıza memnun oldum.
Tu amiga, la Srta. Hartley, es muy agradable.
Arkadaşın Bayan Hartley, çok kibar.
Srta. Hartley, usted y Fabrini se amaban y deseaban casarse.
Hartley, Bay Fabrini ile birbirinizi sevdiğinizi ve evlenmek istediğinizi söylediniz.
Ocupará su lugar sir Hartley Mingies.
Bay Hartley Menzies onun yerini alacaktır.
Aquí llega sir Hartley.
Şimdi Bay Hartley Menzies geliyor.
Te presento al Sr. Hartley de Detroit.
Detroit'ten Bay Hartley ile tanışmanı istiyorum.
Michael George Hartley este lugar es oscuro y asqueroso.
Michael George Hartley burası pis, karanlık, küçük bir oda.
¿ Un cigarrillo del cabo Hartley?
Onbaşı Hartley'nin sigarasından almaz mısın?
Michael George Hartley, eres un filósofo.
Hartley, sen bir filozofsun.
Y si la industria se acoge a la ley Taft-Hartley... no obtendrán apoyo por mi parte.
Ve eğer endüstri Taft-Hartley yasasını aşındırmaya bu kadar kararlıysa benden alacakları tek destek, kafalarının ezilmek zorunda kalmaları olacaktır.
¿ No era Hartley quien decía que el mejor modo de conocer a la humanidad era con sus juegos?
Sizin Hartley değil miydi, "İnsanı oynadığı oyunlardan daha iyi hiçbir şey anlatamaz" diyen?
'Por medio de la presente recomiendo ampliamente a Srta. Hartley...'
Yürekten Bayan Hartley'i önerenler...
¿ Así que eres el animal quien clavó el cuchillo en Alice Hartley?
Alice Hartley'e bıçak çeken hayvan sen misin?
Suzanne, el editor, Phil Hartley y Elliot Morse, montador de sonido.
Suzanne, bu editörümüz, Phil Hartley ve ses editörü, Elliot Morse.
Hartley Rathaway posee una de las mentes científicas más sofisticadas que he visto.
Hartley Rathaway, karsilastigim en zeki bilim adamlarindan birisiydi.
Hartley. Dijo que sabía qué le sucedió a Ronnie.
Hartley, Ronnie'nin basina gelenleri bildigini soyledi.
¿ El Hartley Rathaway, que está encerrado ahora en nuestra cárcel subterránea para supervillanos y que se vuelve psicótico con las ondas de sonido?
Su anda bodrumdaki super kotuler hapishanemizde kilitli olan ses dalgalariyla kafayi bozmus Hartley Rathaway mi?
Debemos regresar al túnel.
Hucrene geri donuyoruz. Titresimlerden anlayan bir tek sen degilsin Hartley.
Hartley se ha ido.
- Hartley gitti.
Hartley dijo que sabía qué le pasó a Ronnie.
Hartley, Ronnie'ye olanlari bildigini soylemisti.
Es Hartley, y Martyn sabe que es mi lugar favorito de la Tierra... y es mi cumpleaños.
Burası Hartley, Martyn bilir, dünyadaki en sevdiğim yerdir... ve bu gün doğum günüm.
¿ Sabes que te vi en Hartley la otra noche... en las escaleras?
Sizinle Hartleydeki merdivenlerde karşılaştığımda... bunu biliyordun?
¿ Sabes lo que estabas diciendo en Hartley sobre... la pasión?
Hartley'de tutku hakkında söylediklerini... hatırlıyor musun?
Ésa no es la cuestión en la unidad del transporte. Han sido elegidos según el proceso democrático de EE UU y la ley Taft-Hartley.
Bu ulaşım bölümünün sorusu değildir, ama onlar özgür demokrat Amerikan ve Taft-Hartley yasaları çerçevesinde seçildiler.
Te presento al profesor Hartley de la Universidad de Yale, el es mi hijo Charles
Yale'den Profesör Hartley'le tanışmanı istiyorum. - Bu, oğlum Charles.
¿ Quién es Mariette Hartley?
- Mariette Hartley kim?
- El reverendo Calvin Hartley.
- Papaz Calvin Hartley.
Las autoridades opinan que el reverendo Hartley y su hijo son un fraude.
Yerel yetkililere göre, Papaz Hartley ve oğlu düzenbaz.
¿ Reverendo Hartley?
Papaz Hartley?
Ya veo que usted no es uno de los fieles del reverendo Hartley.
Papaz Hartley'in cemaatinden olmadığınızı düşünüyorum.
No. Recuerdo a Hartley cuando pontificaba por las calles pidiendo donaciones.
Hayır, Hartley'nin bir sandığın üzerine çıkıp, nutuk çekip, para topladığı günleri bilirim.
Hay una gran diferencia entre ser impostor y ser acusado de homicidio.
Hartley ve Samuel dolandırıcı olabilirler, ama çocuğu cinayetten suçlamak olanaksız.
Hartley me lo impidió alegando motivos religiosos.
Hartley, otopsi isteğimi, dini nedenleri kullanarak engelledi.
Son los acólitos de Hartley.
Hartley'nin cemaati.
¡ Preparense para recibir al reverendo Calvin Hartley!
Papaz Calvin Hartley için hazır olun!
Ese hombre, a quien le debo la vida, es Samuel Hartley.
Hayatımı borçlu olduğum kişi Samuel Hartley.
Damas y caballeros, el soldado de Dios, Samuel Hartley.
Bayanlar baylar,... Tanrı'nın eri, Samuel Hartley.
Sabemos que el reverendo Hartley los ha estado presionando, pero ésta es la tercera muerte relacionada con la Misión Milagrosa.
Papaz Hartley'nin sana baskı uyguladığını biliyoruz,... ama bu olay, Mucizeler Kilisesi'yle ilgili üçüncü ölüm vakası.
El reverendo Hartley dice que la autopsia va en contra de las Escrituras.
Papaz Hartley, otopsinin dini kurallara aykırı olduğunu söylüyor.
Espero que el reverendo Hartley no haya montado esto como su gran milagro.
Umarım Papaz Hartley, bu ölü diriltme olayını, mucizelerinin mucizesi olarak göstermez.
Sospechoso de Asesinatos Desea Suicidarse
Davis Hartley buradaydı.
Davis Hartley no es un cretino moral, ¿ entiende?
Davis Hartley bir çeşit dürüst aptal sıfatında birisi değil.
Ya le he hecho la incisión, Sr. Hartley, y no ha notado nada.
Ensizyonu çoktan yaptım Bay Hartley, ve hiçbir şey hissetmediniz.
- Soy el jefe de policía Louis Hartley.
- Ben Komiser Lewis Hartley. - Komiser Hartley.
Jefe Hartley, ¿ va a ordenar un toque de queda en la ciudad?
Müdür Hartley, sokağa çıkma yasağı ilan etmeyi düşünüyor musunuz?
Hablaré con el jefe Hartley y la policía local.
Komiser Hartley'le ve bölgenin polisiyle görüşeceğim.
El jefe Hartley dijo que la chica fue apuñalada 7 -
Komiser Hartley, kızın yedi yerinden... - Kapatalım şu konuyu.
- Wanda y Hartley.
Wanda ve Hartley.
- Jefe Hartley.
Merhaba.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]