Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Hella
Hella Çeviri Türkçe
28 parallel translation
Tan pronto como terminó la guerra Hella y yo Fuimos al comité de la Cruz roja y les pedí que buscaran.
Savaş biter bitmez Hella ve ben Kızıl Haç'a gittik ve aramalarını istedik.
¿ Encontraste alguna mención de Hella Lees en tu investigación?
Araştırmalarında hiç Hella Lees adı geçti mi?
Yo desde luego no puedo tomar un muerto abajo con botones de agudos y confianza hella.
Sivri dügmeler ve muazzam özgüvenle bir cesedi öldüremeyecegim de muhakkak.
Supermercados Hella Good para servirle.
İyi bir haber olsun, lütfen.
Tengo una carta para Hella Govaerts, casilla 1 6.
Daire on altıdaki Hella Govaerts için bir mektup var.
¿ Tienes la dirección de una tal Hella que vivía aquí?
Daha önce burada yaşan Hella'nın adresi sizde var mı?
- Hella desapareció.
- Hella kayboldu.
Vivo en el departamento donde vivía Hella Govaerts.
- Ben, Hella Govaerts'in eskiden yaşadığı dairede yaşıyorum. - Evet.
Hella investigó mucho sobre la sexualidad femenina en la Edad Media.
Hella, Orta Çağlarda kadının cinselliği üzerine çok araştırma yapardı.
- Puedes tomar prestado algo de Hella.
- Hella'nın kıyafetlerinden birini alabilirsin.
¿ Cómo la llamarás, Hella?
Ona ne isim vereceksin, Hella?
Solo déjanos vivir una hora más para que podamos pizza gratis.
Lütfen bir saat daha yaşamamıza izin ver ki Hella'dan beleş pizza kazanabilelim.
Te gusta la pizza gratis, ¿ verdad?
Hella beleş pizza seversin, değil mi?
Tienes pizza gratis.
Hella beleş pizza.
Antes de que Ruan colapsara, llamó de un celular a un teléfono fijo en Hella, Islandia.
Ruan yere yığılmadan, cep telefonundan İzlanda Hella'daki bir sabit hattı aradı.
Amigo, mira este zoom, hombre! Esto hace un zoom profundo hella.
Olum, zuma bak lan, çok fena.
Arthur Hollidee es mi amigo, Nella Della.
Arthur Hollidey - benim arkadaşım, Hella Della.
Vas a ser HELLA TARDE " Porque es como, a dos minutos.
Acayip geç kaldın çünkü iki dakika falan kaldı.
Debe de tratarse de algo viejísimo.
Eski bir şey hella ile ilgili olmalı.
Sí, quiero decir, amigo fue afrutado hella, pero ¿ y qué?
Çocuk acayip kırıktı ama ne olmuş yani?
Era como, "Esta'N'palabra es... hella bueno para la digestión."
Onu kast ederek "bu'Z'de sindirim için ne kadar faydalıymış." dedi.
- Hella inteligente.
- Çok akıllıca.
Lilith en el Talmud, la diosa Hella de los Nórdicos, la diosa celta Macha.
Talmud'da Lilith, Kuzey ülkelerinde Hella... Keltler'de Macha, Hindular'da Mara.
Ella es astuta hella.
- Acayip güzelmiş.
Jimmy... Son hella caliente! Son, ¿ no?
Jimmy, acayip seksiler!
Porque soy hella estresado en este momento.
Çünkü şu an stres altındayım.
Como ventanillas se refiere, este es hella pegajosa.
Yaptıklarımın bir cezası desene.
Porque ella es demasiado fina para su hella rompió culo.
Çünkü senin gibi çulsuza göre fazla iyi.