English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Hermana

Hermana Çeviri Türkçe

50,332 parallel translation
¡ Tengo una hermana!
Aman Tanrım! Kız kardeşim oldu.
Cuida de tu madre y tu hermana, ¿ vale?
Annene ve kardeşine iyi bak olur mu?
Iba ridículamente tarde para una cita... Y mi hermana se apareció con Mary.
Bir randevuma çok acayip geç kalmıştım kız kardeşim birden Mary ile çıkageldi.
Tu hermana tenía una larga lista de problemas.
Kardeşinin sorunları bitmek bilmezdi.
Fue el deseo de su hermana que lo hiciera.
Bu onun kardeşinin dileğiydi.
Una semana antes de que su hermana se quitara la vida... ¿ Qué hacía para ganarse la vida en ese momento?
Kız kardeşiniz kendine kıymadan önce, hayatınızı nasıl kazanıyordunuz?
Su abogado dijo que la razón principal de que tomará a Mary, es porque es lo que su hermana hubiera querido que hiciera.
Avukatınızın söylediğine göre Mary'i almanızın birincil sebebi kardeşinizin sizden öyle istemesiymiş.
Así que, la verdad es, señor Adler, que no vino aquí, porque su hermana lo quería, y ciertamente no vino aquí porque era bueno para Mary.
Yani hakikat şu, Bay Adler, buraya gelmenizin nedeni kız kardeşinizin istemesi değildi, Mary'e iyi geleceği için yapmadığınız da belli.
Para lastimar a su madre. La culpó por lo de su hermana.
"Annenize zarar vermek." Kardeşiniz için onu suçladınız.
Mi propia hermana me desobedece, me traiciona... No, madre.
Öz ablam emirlerime karşı geliyor, bana ihanet mi ediyor?
Mi hermana es ciega.
Kardeşim kördür.
Mi hermana acaba de llamar y escuchó algo en la radio.
Az önce kardeşim aradı ve radyoda bir şey duymuş.
- Está en casa de mi hermana, ¿ recuerdas?
- Ablamda, unuttun mu?
Mi hermana estámuerta.
Kızkardeşim öldü.
La del coro es mi hermana.
Evet, ablam vokalistlerden biri.
Pero creo que habla muy en serio. Mylene le dijo a mi hermana que mañana verá al decano o algo así.
Ama bence çok ciddi çünkü Mylene, ablama yarın onun dekanla falan buluşacağını söylemiş.
- ¿ Viste la hermana de Leon?
- Leon'un kız kardeşi vardı ya?
- Con tu hermana.
- Kız kardeşinle beraber.
Ella es su hermana.
Onun kız kardeşi.
Es nuestra hermana, hijo de perra.
- O bizim kardeşimiz orospu çocuğu.
La hermana de Steve ha caído en tiempos difíciles después de que su esposo se fue y vació su cuenta bancaria.
Steve'in kız kardeşi, kocası banka hesabındaki tüm paralarını alıp kaçtıktan sonra çok zor zamanlar yaşamış.
Esa otra perra en esa foto es su otra hermana, Consuela...
Resimdeki diğer kahpe de kardeşi Consuela.
Vive en el Motel de Hollywood Premiere con su hermana, Lupe.
Kız kardeşi Lupe'la birlikte Hollywood Premiere Motel'de kalıyor.
Él está saliendo con nuestra hermana.
Kız kardeşimizle çıkıyor.
Hermana.
Kız kardeşim.
Soy tu hermana.
Ben kız kardeşinim.
A su hermana.
Kendi kız kardeşiniz.
Bueno, es su hermana y ya he hablado con su abogado.
Ne de olsa kız kardeşi ve avukatına da çoktan danıştım.
Y cree que tú podrías saber dónde está, porque eres su hermana.
Hanımefendi de kız kardeşi olduğun için nerede olduğunu bilebileceğini düşünmüş.
Fui a visitar a tu hermana para preguntarle dónde estabas.
Nerede olduğunu sormak için kız kardeşini ziyaret ettim.
¿ Qué dijo mi hermana?
Kız kardeşim ne dedi?
Querida hermana : Voy a restaurar las oficinas de nuestro padre.
Sevgili kız kardeşim babamızın bürolarını eski haline getiriyorum.
Soy tu hermana.
Lütfen. Ben kız kardeşinim.
A tu hermana le encantaba ir allí y a ti también te encantará.
Ablan oraya gitmeyi çok seviyordu, sen de seveceksin.
- Abby es medio hermana de Chloe... - Cierto.
- Abby, Chloe'nin üvey kardeşi olduğu için...
Sé que hace mucho que no se hablan, pero, ¿ puedes quedarte con tu hermana?
Biliyorum bayadır görüşmüyorsunuz ama yanında kalmak için her zamanki gibi kardeşini bir dene istersen.
Pero a la que no le gustó, fue a mi hermana.
Ama anlarsınız, kız kardeşimle bir anlaşmazlık oldu.
¡ Fue su hermana!
Kız kardeşi yüzündenmiş.
Oigan... este es el departamento de mi hermana, no es mío.
Kafam karışıyor. - Beyler, burasın kardeşimin evi, lütfen.
¿ Crees que quiero pasar toda mi vida viviendo con mi hermana y mi sobrino en ese departamento de quinta?
Hayatımın geri kalanını kardeşim ve yeğenimin berbat dairesinde harcayacağımı mı düşündün?
¿ No tienes una hermana con quién quedarte? No.
- Yanında kalacağın bir kız kardeşin yok mu?
¡ Ésa es mi hermana mayor!
- İşte benim ablam.
¿ Qué es, una hermana perdida o algo así?
Nedir yani? Kayıp kız kardeşin filan mı?
Primer ministro, todo es posible para mi hermana.
Bakanım, kızkardeşim için her şey mümkün.
En lugar de casarse con su joven hermana...
Bir kız olduğunu unuttunuz mu?
- He elegido a tu hermana Devsena como su compañera de vida.
'Kız kardeşiniz Devsena'yı eşi olarak seçtim.'
Envía a tu hermana Devsena como nuera de nuestro reino.
'Kızkardeşiniz Devsena'yı gelinimiz olarak krallığımıza gönderin.'
La reina madre no sabe que Baahubali ama a su hermana.
Kraliçe Ana Baahubali'nin kızkardeşinizi sevdiğini bilmiyor.
¿ Dónde está mi hermana?
Kız kardeşim nerede?
Tu hermana está muerta.
Kız kardeşin öldü.
El barrio de tu hermana no está tan mal.
Bu mahalle pek de kötü değil.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]