English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Ih

Ih Çeviri Türkçe

181 parallel translation
Ih, bu- -
Uh, bu- -
Le mostraremos a Miles que no nos puede engañar.
- Ih-hıh! Pekala, Miles'a bizimle uğraşılmayacağını gösterelim.
No, no necesito...
- Hayır, sadakaya ih...
Tengo una lista de sospechosos, todos en el AFIS.
Ih, yoğun. Tümü de sisteme kayıtlı bir şüpheli listem var.
¿ Te refieres a la chica?
Kızı mı kastediyorsun? - Ihı.
Que puedes c-c-c confiar en ellos, y no se ca-ca-ca... cagan en ti?
Çünkü on onlara güvenemezsin, ve sana ih ih... İhanet edemez?
Uh.... muy adinerados, Pero, uh.... Enanos.
Ih... çok varlıklı... ama, ıh... cüceler.
Uh, pero, um.... ¿ Sería tan amable de llamar a mi esposa?
Ih, fakat... karıma telefon etme nezaketini gösterir misiniz?
Uh.... a mi esposa y a mí nos gustaría invitarla a cenar.
Ih... eşim ve ben... akşam yemeği için sizi davet etmek isteriz.
Uh, disculpen, pero antes que esta reunión de neanderthales... se salga de control... podría mencionarles que el tipo... tenía un adhesivo en el parachoques que decía "Yo estuve en San Quentin".
Ih, beni affedin fakat Neanderthal çümbüşünden önce gerçekten katkısı olur... Belki adamın tampon çıkartmasındaki "San Quentin'nin kalbiyim" yazısından söz edersem.
Uh-oh.
Ih-oh.
- No.
- I-IH.
Lo siento.
- Ih-ıh. Üzgünüm, G.
Por lo tanto, - IH barra D psi DT es igual a - D2 psi DX2 + V de X.
Her zamanki yolla, eksi IH, D psi DT eşittir eksi D'nin karesi psi DX'in karesi artı X'in V'si.
¡ Ugh!
Ih!
Tú eres Ih'valla.
Sen lh'valla'sın.
Perdone que le moleste, pero mañana, tras el servicio en el templo tenemos la ceremonia ih'tanu de mi hija.
Rahatsız ettiğim için özür dilerim ama yarın akşam tapınakta kızımın ih'tanu merasimi var.
Ay, se me pone la carne de gallina.
Ih, Tüylerimi diken diken yaptı.
No es tan sencillo, Billy.
Ih. şey, bu bu kadar basit degil, Billy, tamam mı?
Creemos que Seth estuvo muy cariñoso en la fiesta.
Seth'ih partide çok cana yakın olduğunu duyduk.
Eh, ¿ qué tal estuve?
Ih! Nasıldım?
¿ Estás segura que quieres quedarte con los ¨ hew-mahns ¨?
Burada ih-sanlarla kalma hususunda emin misin?
- El Sr. y la Sra. Flaherty, supongo.
Ih, Bay ve Bayan Flaherty.
Veamos, eso sería nunca.
Ih, bi düşünelim, hiçbir zaman.
No, no iré por ahí.
Ih ıh, ben bir yere gitmiyorum.
Uh-uh. Connor en peligro, y yo...
- I-Ih, Connor tehlikede ve ben....
Las malvadas empresas usan su publicidad para controlar mi cerebro. Y están manipulando mi mente
Ih, sanki tütün şirketleri aklımı kontrol ediyor.
Pero si es solo una chiquillada. Yo mismo cubrí casas con papel higiénico cuando era niño.
Lo-ih ih çok büyük sorun değil, yani, küçükken bende kendi evimizi tuvalet kağıdı ile kapladım.
Por otra... Ahh... Así solo te meterás en otro problema.
Diğerleri için mi... ih, bu yüzdenmi... daha sonra belki başın belaya girebilir?
Ella... había perdido a su hermano gemelo.
Ih, o... ikiz erkek kardeşini kaybetmişti.
Éramos una pareja a la antigua.
Ih... biz biraz eski kafalı çifttik.
Sí, restos de AEDT.
Ih, evet, EDTA kalıntıları.
No lo sé.
Ih, bilmiyorum.
No hay problema, señor.
Ih, bir derdim yok beyefendi.
Pero necesitamos algo más para volver con ellos.
Ih, onları tekrar buraya getirmek için daha fazla şeye ihtiyacımız var.
El Sr. Stokes está en el Laboratorio Criminalístico.
Ih, Bay Stokes kriminal laboratuardan. - Selam.
Había una Mac-10 cerca del cuerpo.
Ih, cesedin yanında makineli bir silah vardı.
A propósito, felicidades.
Ih, aklıma gelmişken, tebrikler.
Uh, le había dicho que lo haga y... bien, mira yo, yo solo vine a avisarle... que no esta en marcha.
Aa, ben ona yapmasını söyledim ve ben... Aa, bakın ben buraya size... Ih, dans zamanı.
Esa es nuestra música favorita.
Ih-ıh. O bizim en sevdiğimiz müzik.
Uh, la pérdida de sangre de esa laceración es significante pero no mortal.
Ih, buralardaki kan kaybı dikkat çekici ama ölümcül değil.
Uh, bien, me llamo Nick Stokes.
Pekala. Ih, evet, adım Nick Stokes.
Uh, no están en casa.
Hayır. Ih, evde değilller.
Uh, llevaba mi ropa al coche, y se me bloqueó el carrito.
Evet. Ih, ben çamaşırları arabama alıyordum, taşıma sepetinin tekerlekleri kilitlendi.
Sí, tienes razón, Mitch. Eh, mi investigación me inclina al seis.
Evet, haklısın, Mitch.Ih, Ih, kanatimce 6 diyebilirim.
Retrocede la cinta, por favor.
Ih, kasedi geri al, lütfen.
Eh, Charlotte.
Ih, Charlotte'u.
Menudo par de inmundos.
Harika bir İH çifti.
- ¿ Qué has dicho?
- Ne dedin? - İH.
¿ ¨ Hew-mahns ¨?
"İh-san"?
No, no.
Ih-ıh, hayır.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]