Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Ilana
Ilana Çeviri Türkçe
212 parallel translation
¡ Y 20 años después vengo arrastrándome ante ti... a través de un anuncio en un periódico!
20 yıl sonra, gazetedeki bir ilana bakarak sürünerek bana geliyorsun.
Sabeis, yo mismo iba a contestar a ese anuncio.
Var ya o ilana kendim başvuracaktım.
- ¿ Chris está ordenado?
- Rolling Stone'daki bir ilana cevap verdi.
Y el primer anuncio que vi...
Sonra da ilk gördüğüm ilana...
Y contesté a un anuncio del "Rolling Stone".
Rolling Stone'daki ilana başvurup geldim.
Y su respuesta al aviso que coloqué.
Ayrıca ilana verdiğiniz cevaptan.
¿ Cuán precisos son los datos que nos enviaste, Ilana?
Bu gönderdiğin bilgi, ne kadar gerçekçi, Ilana?
Ilana Green.
Ilana Green.
Confía en mí, Ilana.
Güven bana, Ilana.
¿ Así como aceleraron a Calvin y a Ilana Green, no?
Calvin ve Ilana Green'e yaptığınız gibi değil mi?
EL PERIODISTA DAN PAXTON RESPONDE A ANUNCIO PERSONAL
Gazetecilik profesörü Dan Paxton kişisel ilana cevap veriyor.
Ud. me llamó para decirme de su anuncio.
Niye arayıp ilana bakmamı istedin?
¿ Había respondido antes a un anuncio?
- Daha önce bir ilana cevap verdiniz mi?
¿ Cómo es el proceso de responder un anuncio?
Bu ilana nasıl cevap verdiniz?
Son apertura Price Mart derecho a nuestro propio pueblo... 14,95 para una tostadora.
- Şu ilana bak Red. Kasabamızda yeni bir Price Mart açıyorlar. - Bir ekmek kızartma makinesi 14.95 $.
Publico un aviso y acabo con una santurrona judía.
Tanrı aşkına, bir ilana karşılık verdim ve karşıma Yahudi Sandra Dee çıktı. Olasılıklar nedir?
¡ Contestaste ese aviso!
- O ilana yanıt verdin!
Ella es la madre de Ilana.
Kendisi Ilana'nın annesi olur.
Dita, la abuela de Ilana.
Dita.. Ilana'nın büyük annesi.
Soy Ilana.
Ben de Ilana.
Ilana es una buena chica.
Ilana iyi bir kızdır.
Ilana, eres demasiado para mí.
Ilana, benim için sen çok fazlasın.
- Ilana!
- Ilana!
Una mujer contestó a un aviso personal en un periódico chino.
Bir kadın Çin gazetesindeki ilana cevap vermiş.
Me dijo que un alumno de ella había visto en Internet la foto donde ella estaba desnuda.
Eve getirdiği bir öğrencisinin web sitesindeki ilana koyduğu resmi gördüğünü söyledi.
- Mira este volante.
- Şu ilana bak.
Después de que me pusieron en ese volante, mi jefe me despidió.
O ilana resmimi koyduklarından beri işimden oldum.
Mi hija llana.
Kızım Ilana.
Respondí a tantos anuncios por aquel entonces.
Daha sonra bir çok ilana baktım.
¿ Ilana?
llana?
¡ Amo a Ilana!
llana'yı sevdim!
¡ Dutch, tenemos un testigo!
Dutch, ilana bir yanıt aldık.
Nadie más respondió al anuncio, y el trabaja bien.
Birini işe mi aldın Başka kimse ilana cevap vermedi İşini iyi yapıyor
Bueno, estoy viendo el cartel que me diste y qué debes hacer para conseguir ese sandwich?
Verdiğin şu ilana bakıyorum da, sandviç için ne yapmak gerekiyor?
¡ Sheev está llevando a todos a la audiencia!
Sheev yarışta, herkesi ilana yönlendiriyor!
¿ Por qué respondiste, desesperado?
Neden bir ilana yanıt verdin?
Un anexo para la orden de detención :
İlana şunu da ekleyin öyleyse.
Por eso contesté.
İlana bu yüzden başvurdum.
No se me ocurrió que debia haber puesto "mujer" en el anuncio.
İlana kadın yazmak aklıma gelmedi.
Debi haber puesto que sólo queria chicas.
İlana kadın yazmalıydım.
Mire el cartel.
İlana bak.
¿ Lo dice por lo del anuncio?
- İlana mı geldiniz? - Hayır.
- ¿ Alguna respuesta?
- İlana geri dönüş var mı?
Funcionó nuestro aviso.
İlana cevap geldi.
Tus chicos también sacan pajitas. ¿ Y el anuncio?
Senin yardımcıların da çöp çekiyor. İlana ne demeli?
Hay 24 mensajes de respuesta.
İlana 24 mesaj gelmiş.
Nunca había contestado a un anuncio.
Daha önce hiçbir ilana cevap vermemiştim.
Fíjate en los clasificados.
Gazetedeki ilana baksana, kanka.
- Alguien respondió al anuncio?
İlana cevap veren oldu mu?
La anunciaré como dos habitaciones y un aviario.
İlana da iki yatak odası ve bir kuşhane diye yazarım.
Pensé que puse 12 : 30 en el aviso. Para ver la propiedad.
İlana, evin açılışı için 12 : 30 yazdığımı sanıyordum.