Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Ipo
Ipo Çeviri Türkçe
51 parallel translation
¿ Y qué ipo de animales podrían ser, señorita O'Neil?
Peki bunlar ne çeşit hayvanlar olabilir, Bn. O'Neil?
Un IPO es un Ofrecimiento Publico inicial. Es la primera vez que una acción esta a la vente para la población en general.
Bir hisse topluma ilk kez satis için sunulur.
Este era el día en que lanzábamos la IPO de Steven Madden.
Steve Madden iHA baslattigimiz gündü.
La mayor IPO en la historia de esta firma, ¿ qué carajo hace?
Firma tarihindeki en büyük iHA. Ne yapiyor bu amina koydugum?
Hemos hablado con varios empleados de esta firma. Nadie recuerda nada del IPO de Steve Madden.
Bu sirkette çalisan birkaç kisiyle görüstük ancak hiç kimse Steve Madden halka arzi hakkinda bir sey bilmiyor.
Su empresa entrará a la bolsa de valores. Su programa es brillante.
Borsaya gireceksiniz, bir IPO yapıyorsunuz yazılımınız çok zekice, ve bunların hepsi harika.
Seis días lejos de IPO, ¿ vale?
Ofisten altı gün uzakta, tamam mı?
Eso puede matar a IPO! "
BU, OFİSİN SONU OLABİLİR
Sé que no te importa una mierda, pero ayer nuestro IPO se disparó hacia las nubes...
Hiç bir bok yapmadığını biliyorum ama, hisselerimiz dün tavan yaptı.
RHAT IPO : En Agosto 11, 1999
REDHAT IPO ( İhracat ) : 11 Augustos, 1999
Red Hat, subió 228 % este es el IPO que todo mundo estaba esperando.
Red Hat, % 228 upTİME... herkesin beklediği IPO ( Hisse Senedi İhracı ).
Rob Malda ( CmdrTaco )... en el IPO de Red Hat
RED HAT IPO da Rob Malda ( CmdrTaco )...
así que siguiendo con el IPO, hemos llegado a San Diego el martes en la noche gastamos todo el miércoles en la mañana reuniéndonos con inversionistas en San Diego.
IPO nun başında götürüyor, aah... San Diego'ya Salı günü vardık Çarşamba sabahını San Diego'daki yatırımcılarla tanışarak geçirdik
luego en la mañana del Jueves del IPO es cuando nuestras acciones sean comercializadas públicamente.
Sonra, IPO nun Çarşamba sabahı, stoklarımızın herkese satıldığı gün olacaktı.
Ahora tenemos una IPO que va a se va a ir hoy.
Bir IPO'muz ( ihracatımız ) vardı ve bugün gidiyordu.
El rango original de este IPO era 11 a 13 dolares, después 21 a 23, 28 a 30.
Bu IPO daki orjinal sıra 11 e 13 dolar, 21 e 23, 28 e 30 şeklinde.
Tuvimos la suerte de poder regresar a las oficinas, estábamos en San Francisco así que podíamos regresar las oficinas de VA para, para ver a todos en la oficina para el IPO.
Şansımıza, ofislere tekrar dönebildik San Francisco'daydık bu yüzden VA ofislerine geri dönebildik IPO için ofisteki herkesi görebilmek için döndük
El IPO había salido tremendamente bien.
IPO Harika olmuştu
Sue, el mejor IPO en la historia.
Dava, IPO nun şu ana kadarki en iyi performansı.
"Y por lo tanto, inversores potenciales espero que no piensen que nuestra OPV es una OPM".
"Muhtemel yatırıcılarımız, umarım IPO'muzu, IPU ile karıştırmamışsınızdır."
Pues es el IPO.. ¿ que es?
Simon'ı yeni göreve atadılar...
Mira, esta oferta pública de acciones tiene que ser posible.
Bak, bu IPO'nun olmasına gerçekten ihtiyacım var.
EqÏ... ipo de Marshall'entrenadores'Fans Mueren en Accidente AÃ ¨ reo
Marshall Takımı, Koçları, Hayranları Uçak Kazasında Öldü
Desde hace 1 5 minÏ... tos, ya no tenemos eqÏ... ipo de fà ¹ tbol.
15 dakika önce belli oldu ki, artık bir futbol takımımız yok.
- Vamos a recuperar este eqÏ... ipo.
- Bu takımı geri getireceğiz, dostum.
Î — ijo, no tenemos eqÏ... ipo.
Evlat, bir takımımız yok. Ekibimiz yok.
LÏ... ego pensà © en Ï... n eqÏ... ipo... ... y en una escÏ... ela...... y en una ciudad...
Sonra bir takımı düşündüm ve bir okulu ve bir kasabayı.
Entonces este es mi eqÏ... ipo universitario, Â ¿ eh?
Demek üniversite takımım bu, ha?
Al eqÏ... ipo pateador'vamos.
Yolla onları. Vurucu takım, gidelim.
Mira'hombre. Yo vine aqÏ... à a jugar fà ¹ tbol y voy a ser tan respetÏ... oso como pÏ... eda...... pero yo soy el qÏ... e està jÏ... gando ahora para este eqÏ... ipo.
Bak dostum, ben buraya top oynamaya geldim, olabildiğince saygılı olacağım ama şu an bu takım için ben oynuyorum. 33 numara benim.
Formamos un eqÏ... ipo qÏ... e no gana.
Kazanmayan bir takım kuruyoruz. Kazanamayan.
Seis jugadores...... seis compaà ± eros de eqÏ... ipo... ... seis hijos de Marshall.
Altı oyuncu altı takım arkadaşı Marshall'ın altı evladı.
EqÏ... ipo de despeje.
Vurun, takım.
nuevas noticias en el Sealton IPO señor Strickland he logrado sacar un punto extra de comisión un segundo tengo que tomar esta llamada hola?
Sealton'da haberler iyi, Bay Strickland. Komisyondan ekstra puanı araya sıkıştırmayı başardım. Bir saniye.
El IPO de Nina va a hacerse público el mes próximo.
Nina'nın halka açılması gelecek hafta.
Sí, van todos a un lugar y hablan de ofertas de ventas, regulaciones.
- Evet hepsi bir yerlere dağılır ve IPO'lar ve hükümet düzenlemeleri hakkında konuşurlar.
Entonces ¿ este es su ipo regular de tarea?
Peki ya, senin detaylar konusundaki bu tutumun?
Se llama entrenamiento IPO, es una instrucción de detención.
Buna çember eğitimi denir. Suçluyu yakalamak için kullanılır.
Con licencia IPO licencia clase A.
"A Sınıfı Eğitmen Lisans Belgesi"
Me voy a ir. ¿ Pero qué pasa con las acciones justo antes de la salida a bolsa?
Ben gideceğim. IPO'nun hemen öncesindeki stok satışlarından ne haber?
Está bien, sabe que hablamos a varios de los empleados en esta empresa y nadie puede recordar nada sobre este ladrón IPO.
Bu şirkette çalışan birkaç kişiyle görüştük ancak hiç kimse Steve Madden halka arzı hakkında bir şey bilmiyor.
Van a tener una OPA antes de fin de año.
Bu yıl bitmeden IPO alıcaklar.
Luego triplicamos la OPI en un día y AOL nos engulle.
Neyse, bilmen gereken diğer şey IPO olarak günde üç kat stok yaptık. AOL bizi yalayıp yuttu.
¿ Es por lo que estás haciendo esa locura del IPO?
Bu yüzden mi halka arz konusunda bu kadar isteklisin?
Cuando más cerca estemos de la salida a bolsa... es más critico... un segundo.
IPO atılımına ne kadar yaklaşırsak, işler o kadar... bir dakika.
Debo recordarles, el nuevo mandato de la IPO... sobre recortes en la lista de artistas que tenemos.
IPO'nun yeni bildirisi gereğince bölümünüzün bütçeye yük olan sanatçılardan kesinti yapmak zorunda olduğunu hatırlatayım dedim.
Mi empresa está en el medio de un lanzamiento IPO.
Biliyorsun şu an şirketim halka açılıyor.
IPO el mes pasado, dos millones de shar, $ 55 la tajada.
Geçen ay halka açıldı, 2 milyon yatırımdan 55 milyon dolar.
La oferta pública inicial de Anata-Tek hace dos años fue tibia, pero la acción se disparó anticipando el lanzamiento de su producto insignia.
Evet. 2 sene önce Anata-Tek IPO için isteksizmiş. Ama hisseleri yükselince en büyük işleri için harekete geçtiler.
IPO.
iHA
Ofreciendo nuestra ultima IPO.
iHA, ilk halka arz demektir.