Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Jacks
Jacks Çeviri Türkçe
363 parallel translation
Te voy a dar los detalles en Jack's el viernes.
Sana cuma günü Jacks'te detayları anlatırım.
4, 4, dama, reina.
Jacks devam diyor, Bullet 100 diyor. Aslar, stud pokere başlıyoruz.
Pareja de treses, pareja de reyes, pareja de jacks.
İki üçlü, iki papaz, iki vale.
Roy Jacks salió ayer y dice que se peleaban por picar.
Roy Jacks dün balığa çıkmıştı, her bir balık oltaya takılmak için birbiriyle yarışıyordu, diyor.
- Será poker cerrado. Jotas o más alto.
- Poker oynasak, ya da Jacks daha iyi.
El caso es, Jackie, que no eres mi mujer.
Ama asıl konu, Jacks sen karım değilsin.
Jackie, toma esto.
Jacks, al şunu.
Pero hay otro mundo que te está esperando.
Ama başka bir dünya daha var. Seni bekleyen bir dünya, Jacks.
¿ Alguna vez han coincidido con un grupo de Kansas City... llamado Cuatro Jacks y una Jill?
Kansas City'de çalışan bir gruba rast geldiniz mi hiç? - "Dört Adam ve Bir Kadın"?
La perfumería, Laura Palmer, Ronette Pulaski y Jack el Tuerto.
Parfüm reyonu, Laura Palmer, Ronette Pulaski ve One-Eyed Jacks.
- Trabajo en Jack el Tuerto.
One-Eyed Jacks'in sahibi için çalışıyorum. - Kimmiş o?
- ¿ De quién es? - Trabajo para el dueño.
- One Eyed Jacks'in sahibi için çalışıyorum.
- Jack está pasada la frontera.
- Jacks şehir dışında.
Quieren cerrar el trato en Jack el Tuerto.
Anlaşmayı One-Eyed Jacks'te tamamlamak istiyorlar.
¿ Cómo supieron que existía Jack?
Jacks'i nereden duymuşlar?
Bienvenida a Jack el Tuerto, "Hester".
One-Eyed Jacks'e hoşgeldin Hester.
Audrey está aquí y no en Jack el Tuerto con una aguja.
Bu, Audrey'nin kolunda iğneyle Jacks'te değil, burada olduğu gerçeğini değiştirmez.
¿ Por qué fuiste la primera vez al One-Eyed Jack's?
Yalamak hoşuma gidiyor. One-Eyed Jacks'e ilk ziyaretinizin amacı neydi?
Todos sabemos sobre One-Eyed Jack's. Laura también sabía.
One-Eyed Jacks'i hepimiz biliyoruz.
Agente Cooper cuando estuve en One-Eyed Jack's, nunca, nunca dejé que nadie...
Ajan Cooper,... ben One-Eyed-Jacks'de iken asla ve asla kimsenin bana...
Vendo seguros a pequeños negocios como Jack, el Tuerto.
Küçük işletmelere sigorta satıyorum, One-Eyed-Jacks gibi.
Papá, sé lo de Jack, el Tuerto.
Baba, One-Eyed-Jacks'i biliyorum.
¿ Cuánto hace que tienes Jack, el Tuerto?
Ne zamandır One-Eyed-Jacks'in sahibisin?
Estaba trabajando en Jack, el Tuerto.
One Eyed jacks'te çalışıyormuş.
Escucha, de lo que tenemos que hablar ahora es One-Eye Jack's.
Ama şu anda konuşmamız gereken konu One-Eyed Jacks.
Jack's, Jack's. Sí, One-Eye Jack's.
- Doğru. One-Eyed Jacks.
Estoy aquí, en One-Eyed Jack's.
Burada One-Eyed Jacks'teyim.
Hay una relación entre los Grandes Almacenes Horne y One-Eyed Jack's.
Horne'un Satış Mağazası ve One-Eyed Jacks arasında ilişki var.
- ¿ Has oído hablar de One-Eyed Jacks?
- Hiç One-Eyed Jacks'i duydun mu?
One-Eyed Jacks.
One-Eyed Jacks.
- ¿ Has oído de Jack el Tuerto?
- Hiç One-Eyed Jacks'i duydun mu?
Jack el Tuerto.
One-Eyed Jacks.
Ha renunciado a dirigir el One-Eyed Jack " s.
- Şey... One-Eyed-Jacks'i teslim eder.
Hay una chica nueva en donde Jack el Tuerto recién llegada del mostrador de perfumes.
One-Eyed Jacks'te yeni bir kız var parfüm bölümünden taze biri.
No, hay un casino llamado Jack el Tuerto al otro lado de la frontera en Canadá.
Hayır, kuzeyde Tek-Göz Jacks isminde bir kumarhane var. Kanada sınırını geçince.
- ¿ Qué es One Eyed Jacks?
- "One-Eyed Jacks" ne?
- Prefiero los cereales "Apple Jacks".
- En çok Apple Jacks tahılını severim.
No, yo dije Apple Jacks.
Hayır, ben Muz Adam dedim.
Yo quiero algunas Apple Jacks.
Canım muz istemişti o yüzden.
- Vamos a tomar Apple Jacks.
- Elmalıdan yiyelim.
- Apple Jacks es lo bueno.
- Tamam, elmalı olsun.
Tengo tres jotas y dos seises.
Benim üç jacks ve iki altılım var.
Oh, ¡ no seas un bebé!
Beni pek sevmiyorsun, değil mi Jacks?
Apostaré mis jacks.
Tamam, yükseltiyorum.
Con mis jacks. Hijo de puta, te burlaste de mí.
- Valelerle birlikte ben kazandım.
Hola, Jackie.
- Selam, Jacks.
- ¿ De qué?
One-Eyed Jacks!
- Una ficha de Jack el Tuerto.
- One-Eyed Jacks fişi.
Hey, Jacks, ¿ qué pasa?
Oğlum, ben Jackson.
No te agrado mucho, ¿ verdad, Jacks?
Anlıyorum.
Bueno, yo tengo los jacks.
Pekâlâ.