Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Joey
Joey Çeviri Türkçe
9,324 parallel translation
¿ Van a herir a Joey?
Joey'e zarar verirler mi?
Ha sido la niñera de Joey durante dos años.
İki yıldır Joey'nin dadısı.
CENTRO FEDERAL DE DETENCIÓN RICHMOND, VIRGINIA... Más avances desde Richmond, Virginia respecto la muerte de Sarah Fuller, mientras sigue la búsqueda de Joey Mattews.
FEDERAL GÖZETİM MERKEZİ RICHMOND, VIRGINIA Richmond, Virginia'da Sarah Fuller'ın ölümü ve küçük Joey Matthews'ın arama çalışmalarına dair yeni gelişmeler var.
Ese equipo está allí haciendo el rastrillaje ese grupo está sobre el guardia Jordy y tenemos la búsqueda de Joey aquí.
Tamam, şuradaki ekip bölgeyi araştırıyor. Bu grup gardiyan Jordy'i biz de Joey'i araştırıyoruz.
Trata de hacerle hablar sobre Joey, hablar sobre sus instintos paternales.
Onu Joey konusunda etkilemeye çalış, Babalık içgüdülerini uyar.
Has que Joey sea importante para él.
Joey'e önem vermesini sağla.
Está creciendo tan rápido... Joey.
Joey çok çabuk büyüyor.
Primero dime dónde está Joey.
Önce Joey'nin yerini söyle.
¿ Dónde está Joey, bastardo?
Joey nerede pislik?
¿ Hay noticias de Joey?
Joey'den bir haber var mı?
Oye, Paul. ¿ Vigilarías a Joey unos minutos?
Paul, biraz Joey'e bakabilir misin?
Melissa and Joey está grabado con público en directo.
Melissa Joey, stüdyoda seyirciler önünde canlı çekilmektedir.
Joey, quédate.
Joe, kal.
Joe vienes conmigo.
Joey, sen de benimle geliyorsun.
¿ Joey?
Joey!
Estoy seguro, tiene que haber algo aquí que nos diga dónde está Joey Matthews.
Burada bize Joey Matthews'ın yerini gösterecek bir şey olmalı.
Dinos dónde está Joey Matthews.
Bize Joey Matthews'ın yerini söyle.
¿ Dónde está Joey?
Joey nerede?
Venga. Dinos dónde...
Hadi, bize Joey'nin yerini söyle.
Es lo más cercano que tenemos a encontrar a Joey.
Joey'i bulmak için en büyük şansımız o.
Todo eso son los juguetes favoritos de Joey. ¿ Qué pasa?
Bunlar Joey'nin en sevdiği oyuncaklar. Ne oluyor?
Vas a irte y vas a dormir un poco, Ryan, y mañana, vamos a buscar a Joey.
Gidip biraz uyuyacaksın Ryan. Yarın Joey'i bulacağız.
Creo que Rick Kester sabe dónde está Joey.
Bence Rick Kester Joey'nin yerini biliyor.
Joey está en su habitación.
Joey odasında.
¿ Y quién tiene a Joey?
Peki Joey kimde?
¿ Rick sabe dónde está Joey?
Rick, Joey'nin yerini biliyor mu?
Ve a ver cómo está Joey.
Sen Joey'e bak.
Joey, ¿ puedes mirar a la cámara y decir : Hola, Ryan?
Joey, kameraya el sallayıp "Merhaba Ryan" der misin?
¿ Sabe Rick dónde está Joey?
- Rick, Joey'nin yerini biliyor mu?
No podemos dejar que Joey la vea, así que deshazte de ella.
Joey'nin onu görmemesi lazım, ondan kurtulun.
¿ Estás segura de que Maggie sabe dónde está Joey?
Maggie'nin Joey'nin nerede olduğunu bildiğine emin misiniz?
Dijo que Emma y Maggie habían preparado la casa y que ella sabría dónde tienen a Joey.
Evi Emma'yla Maggie'nin planladığını ve Joey'nin yerini bildiğini söyledi.
Joey.
Joey.
Si Joey estuviera al norte, la I-95 sería la ruta que tomarías.
Joey şehir dışına çıkarıldıysa I-95 yolundan gitmeleri gerekir.
No podemos dejarla marchar, y no quiero que Joe la vea.
Gitmesine izin veremeyiz. Joey'nin ondan haberi olmasını da istemiyorum.
Varias personas han muerto, y el hijo de Carroll, Joey Matthews...
Birkaç kişi öldü ve Carroll'ın oğlu Joey Matthews kaçırıldı.
Vamos a encontrar a Joey.
Joey'i bulacağız.
- Hey, Joey.
- Hey, Joey.
Joey es el inteligente. Sí, el chico de oro.
- Joey içimizde akıllı olandı.
si te sigues obsesionando sobre qué vas a cantar en tu segunda llamada de Funny Girl, te sugeriría tu mejor canción de la historia, "Run, Joey, Run".
Pekala, Rachel, eğer hala Funny Girl geri çağrında ne söyleyeceğini düşünüyorsan benim önerim şimdiye kadar ki en iyi işin olan "Run, Joey, Run"
- Encontraré a Joey.
- Joey'i bulacağız.
¿ Joey?
Joey?
¿ De qué color es la casa, Joey?
Konuşturmaya devam edin. Ev ne renk Joey?
¡ Joey!
Joey!
El celular que está codificado, como el de Maggie Schuller.
Joey'nin kullandığı cep telefonunun sinyali Maggie Schuller'ınki gibi algoritmayla karıştırılmış.
Joey colgó, cambió al wi-fi y envió una señal en Luisiana.
Telefon bir anlığına Wi-Fi'a bağlanmışken Joey kapattı. Baton Rouge, Louisiana'dan sinyal veriyordu.
Sabe que estamos por hallar a Joey, planea algo.
Joey'i bulmak üzere olduğumuzu biliyor ve bir şey planlıyor.
Es complicado, Joey, y es muy difícil de entender.
Karışık bir durum Joey. Anlaman çok zor.
Arriba, hablando con Joey.
Yukarıda Joey'le konuşuyor.
¿ Y quién tiene a Joey?
- Peki Joey kimde?
Es tan grosero como papa está orgulloso de él por ser un yupi. Joey tiene que ir a la Universidad.
- Joey gitti ama.