Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Jänis
Jänis Çeviri Türkçe
418 parallel translation
Ya que está tan seguro, apuesto yo también por ella, Sr. Janis.
Ona bu kadar çok güveniyorsan neden kendime almıyorum Bay Janis?
y la de B.A. Janis, tú y yo, aquí.
Rone, bu senin odan - senin ve B.A.'in.
Y supongo que yo dormiré en este sofá.
Janis, sen ve ben şurada.
Janis dijo que sólo estaba al acecho como un león en un matorral.
Janis çalıIıktaki aslan gibi bekliyor dedi.
JANIS JOPLIN Work Me Lord
[Janis Joplin - Work me, Lord]
¡ Quiero encontrar a mi Janis
- Janice'ımın berede olduğunu öğrenmek istiyorum.
Janis Joplin estaba ahí, Brian Jones Eric y yo, y otra gente a su alrededor.
Janis Joplin de oradaydı. Brian Jones... Eric, ben ve birkaç kişi daha etrafında toplanmıştık.
Janis, sírvele un poco más al Sr. Monroe.
Janis, Bay Monroe'ya biraz daha yemek getir.
Fíjate en esto. Janis, ven aquí.
Janis, buraya gel.
Me llamo Janis 41 4.
Adım Janis 414.
Janis, recoge la mesa y sal de la habitación.
Janis, sofrayı topla ve odayı terk et.
Spock. - Janice.
- Janis.
Janis Joplin murió ayer.
Dün Janis Joplin ölmüş.
No ha habido nadie como Janis.
Janis gibisi yoktu.
Tendrá lo mejor de Jimi Hendrix, Janis Joplin, Ottis Redding, Buddy Holly...
Jimi hendrix, Janes Joplin, Ottis Redding, Buddy Holly'nin en iyi parçaları.
Ministro de Transporte, Dr. Janis, Urología.
Ulaştırma bakanı, Dr. Janis, üroloji.
Jimi Hendrix, Janis Joplin, Country Joe el Pez.
Jimi Hendrix, Janis Joplin, Country Joe The Fish.
No me hagas pasar por esta mierda otra vez... veo a Janis buceando en la profundidad de una botella de Southern Comfort.
Yeniden boka bulaşmamı isteme benden... Janis'i Southern Comfort şişesini devirirken görmek istemiyorum.
Primero Hendrix, ahora Janis.
Önce Hendrix, şimdi de Janis.
Janis, ¿ qué estás haciendo?
Janis, se-sen ne yapıyorsun?
- Cómo... - ¿ Cómo sabes eso, Janis?
- Bunu nereden biliyorsun, Janis?
Escucha, Janis, necesito un adelanto de dinero.
- Dinle Janis, nakit paraya ihtiyacım var. Yardımcı olabilir misin?
- Necesito algo de dinero, Janis.
- Para lazım, Janis.
Por favor, no me des sermones, ¿ está bien, Janis?
Lütfen, vaftiz konuşması yapma, tamam mı Janis?
Es verdad. te gusta Elvis. te gusta Janis te gustan las películas de kung fu.
Ciddiyim, Elvis'i seviyorsun. Janis'i seviyorsun... Kung Fu filmlerini seviyorsun...
Recuerdo a Janis Joplin dándome este consejo :
Janis Joplin'in bana verdiği öğüdü hatırlıyorum.
Jim, Mama, a toda esa gente.
Jim, Janis Joplin, hepsi.
Janis Joplin, fallecida, alcohol.
Janis Joplin. Öldü, alkol.
Oye, Janis Joplin, tómalo con calma.
Nesin sen, Janice Joplin mi? Biraz yavaş ol, tamam mı?
La Srta Janus dice que leo mal en voz alta.
Ama bayan Janis sesli okumakta sıkıntım olduğunu söyledi.
Janis Joplin, los Beatles, Elton John.
Janis Joplin, Beatles, Elton John.
Janis Joplin.
Janis Joplin.
Janis, ¿ conseguiste el vuelo?
Janis, uçak bulabildin mi?
- Janis Goodman.
- Janis Goodman.
Vamos, Janis. Cálmate.
Haydi, Janis.
- Hola, Janis.
- Merhaba, Janis.
Janis se quedó en casa por si llamaba de nuevo.
Yeniden ararlar diye Janis evde kaldı.
Janis Goodman. - Dover McLoon, secretario del cónsul.
Janis Goodman, Dover McLoon, elçilik görevlisi.
Lo está haciendo muy bien, Janis.
Çok iyi gidiyorsun.
Gracias, Janis.
Sağ ol.
Janis Paige John Raitt...
Janis Paige, John Raitt, Eddy Foy, Jr.
Pudriéndose en la tierra o tal vez en el cielo? De joda con Jimmy y Janice.
Toprağın altında bir yerlerde çürüyor mu ya da belki cennette Jimi ve Janis'le parti yapıyordur.
Janis Joplin, Jimmy Hendrix. Jim Morrison.
Janis Joplin, jimmy Hendrix, Jim Morrison.
Anoche me detuve en un bar para ver el partido y empecé a hablar con esta mujer, Janis.
Dün akşam maç izlemek için bir bara gittim. Ve bir kadınla konuşmaya başladım. Janis.
- ¿ Dejo plantada a Janis?
- Yani Janis'i ekeyim mi?
- Disculpe, ¿ es usted Janis?
- Affedersiniz. Siz Janis misiniz? - Evet.
- Sí. ¿ La Janis que se reunirá con Kenny Daly?
- Kenny Daly ile buluşacak olan Janis mi?
Janis, ¿ cierto?
- Adınız Janis, değil mi?
- Sí, Janis.
- Evet. Janis.
- No puedo creer esto. - ¿ Janis?
- Buna inanmıyorum.
Escuche, no hay necesidad de llorar.
- Janis. Ağlamaya gerek yok.