Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Lala
Lala Çeviri Türkçe
237 parallel translation
Tiene ante Ud. Al incomparable Lalah Poor.
Bendeniz ünlü Fakir-Lala!
A Lalah Poor. ¡ Al auténtico!
- Fakir-Lala'yı... İster inanın, ister inanmayın.
He entrado en el cuarto de Lalah Poor y he visto una peineta que se parece... a ésta.
Fakir-Lala'nın odasında bu tarağın aynından buldum.
Debería ser : tra-lala, tra-lala.
Şöyle olmalıydı...
Deberíamos aprender con él.
Ondan örnek almak gerek, Lala.
Lili me hace una corbata con un lazo grande de una seda que ya tiene.
Lala da bana kocaman düğümlü bir boyunbağı yapacakmış.
Cuando se te vaya la cabeza, piensa en las consecuencias.
Lalala lala yaptığın zaman sonuçlarını iyi düşün.
Cuano se te vaya la cabeza, piensa en las consecuencias.
Lalala lala yaptığın zaman sonuçlarını iyi düşün.
Me ha gustado mucho tu comentario, Lala Amarnath.
Özel yorumların beni çok mutlu etti, Lala Amarnath.
¡ Muchas gracias por tu comentario, Lala Amarnath!
Özel yorumun için ayrıca teşekkür ederim, Lala Amarnath!
- No me maldigas más...
- Beni Lala Amarnath gibi azarlayamazsın!
El B-36 no pasa hasta que yo llegue, Lala.
B-36 beni almadan kalkmayacak Lala.
Sabes que no debo hablar con agentes. Esa mierda es ilegal.
Lala, aracılarla konuşmamam gerektiğini biliyorsun.
No me meto con putos agentes, Lala.
Aracılara bulaşmam, Lala.
Lala Bonilla.
Lala Bonilla.
Lala... Bonilla.
Lala Bonilla.
[Deja tu mensaje.] Soy yo, cariño, Lala.
Sinyal sesinden sonra mesaj bırakın.
- No, soy yo, Lala.
Benim bebeğim. Lala.
No lo sé, Lala.
Bilmiyorum, Lala. Bu yüzden başım derde girebilir.
- Hola, Lala.
- Merhaba, Lala.
¿ Por qué no tú y Lala se ponen cómodos?
Sen Lala ile keyfine bak.
Tienes música sonando aquí para ti. Jesús, sé que te gusta Lala.
... sen aynı paraya sadece müzik dinleyeceksin.
Que sea lo que sea, pero puedes verte como Buddy Hackett y conducir uno de estos con 40 chicas tras tuyo.
Lala'dan hoşlandığını biliyorum. Ama bu arabayı kullanırken Buddy Hacket gibi görünürsün. Ve 40 kız peşinde olur.
- Lala.
- Lala!
- Lala. ¿ La conoces?
Onu tanıyor musun? - Lala.
- Se llama Lala.
- Adı Lala.
- Lala.
- Lala.
- Ese es mi nombre.
- Adım Lala.
Todo lo que hice fue "hablar de Lala."
- Elbette özledim. Sürekli senden söz ediyorum.
¿ Por qué no recibir nada? Todos reciben algo de esto.
Lala neden bir şey almasın?
- Lala tiene que ver por ella misma.
- Lala kendine dikkat etmek zorunda.
Lala se jodió, éso hizo.
Lala kendini kandırdı. Yaptığı buydu.
- Espera Marine, necesitarás algo de... oh lala.
- Bekle Marine, sende alacaksın, oh lala...!
Damas y caballeros, bienvenidos a "La-La Land".
Lala-Ülkesine hoşgeldin. Rohit Naina'yi seviyor.
- OK, no nada. - ¡ Gracias! Cada 15 minuto, dice "Oh lala"
- Hiçbir şey söylemedi denilemez.
- "¡ Oh lala" como "Oh lala!"?
- Şükürler olsun. - Her 15 dakikada bir "Olamaz" diyor.
- No, "Oh lala" como "Oh lala"
- "Olamaz!" gibi mi?
- Oh lala...
- Hayır "Olamaaaz!" gibi.
- Oh lala.
- Olamaz!
Oh lala.
Bunu istiyor. - Olamaz!
Soy Lala de MTV estoy transmitiendo en directo desde el centro de convenciones de L.A en California.
Ben MTV'den La La. Güneşli Güney Kaliforniya'daki L.A. Kongre Merkezi'ndeyim.
Soy Lala, estaremos de regreso mañana para las finales, esten ahi.
Vay! Ben La La. Yarın finallerde tekrar buradayım, ayrılmayın.
¿ Entonces? Desde aqui Lala de Mtv.
Merhaba, n'abersiniz?
¡ Soy Lala!
Ben La La! Buradan gidiyorum!
No ese con LALA escrito. Hehe.
Üstünde Lala olan değil.
¡ Upa lalá!
- Gelin bakalım!
Es Lala.
Lala.
Estamos enamorados.
Ben ve Lala.
De agradecimiento Lala
- Teşekkürler.
Oh lala.
Olmaz!
Oh lala.
Olamaz!