Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Lia
Lia Çeviri Türkçe
182 parallel translation
Es un amigo de Lia.
Lia'nın arkadaşı.
- Mi nombre es Lia.
- Adım Lia.
Lia, él no te recuerda.
Lia, bu seni hatırlamıyor.
- Soy Lia.
- Ben Lia.
¿ Tina y Lia?
Tina ve Lia mı?
Somos fami-Lia.
Biz a-ileyiz
Resulta que una fam ¡ lia es culta porque balbucea ¡ nglés.
Biraz İngilizce konuş, kültürlü aile olursun.
¡ Adelante, fam ¡ lia Vermal iEmpapados, estúp ¡ dosl
Hazır mıyız? Haydi!
Tengo algo que dice que este número es de ellos. I NFORMACIÓN DE LA FAMI LIA ANFITRIONA 46-1 7-84-72-59.
Elimde onların numarası olduğunu söyleyen birşey var 46-17-84-72-59
Lia ba mi.
Lia ba mi.
Y para impresionar a Lia.
ve bir de Lia'yı etkilemek için.
¿ Viste lo linda que estaba Lia hoy?
Bugün Lia ne kadar güzeldi farkettin mi?
Lia estaba hermosa hoy.
Lia bugün çok güzeldi.
¡ Lia!
Lia!
Bueno, Lia, ¿ te decidiste?
Lia, bir karara vardın mı?
Tres desafíos, Lia.
Üç çetin görev, Lia.
¿ Lia?
Lia?
Lia no es mi tipo de mujer.
Lia benim tipim değil.
Escríbelo y se lo daremos a Lia.
Bir şeyler yaz ve Lia'ya ver.
Lia, tú sabes...
Lia, biliyorsun...
¡ Espera, Lia!
- Bekle, Lia!
Le prometí a Lia que haría algo y no puedo hacerlo.
Lia'ya bir konu hakkında söz verdim ve sözümü yerine getiremedim.
Para Lia, esta foto fue tomada en el zoológico con un león verdadero.
İlerde hatırla. Bu resim Lia için hayvanat bahçesinde... gerçek bir aslanla çekilmiştir.
¿ Qué piensas, Lia?
Sence Lia?
¡ Mira, es Lia!
Bak, Lia geldi!
Luego Lia y yo cambiamos el cuadro,
Sonra ben ve Lia resmi değiştireceğiz.
Lia.
Lia.
Veré si Lia está lista.
Lia hazır mı diye ben bir bakayım.
Sabías lo que yo sentía por Lia, ¡ pero no pudiste controlarte!
Lia'ya karşı olan hislerimi biliyorsun, neden kendine hakim olamadın?
Es a ti a quien quiere Lia, no a mí.
Lia'nın istediği sensin, ben değil!
- Lia, este no es momento de ser heroína.
- Lia, kahramanlık yapma zamanı değil.
Entonces Lia...
Eee Lia...
- Pero Lia va a volar.
- Ama Lia uçacak.
Hola, habla Lia.
Selam, ben Lia.
Oye, ¿ dónde es tu cita? ¿ Lia?
- Kız arkadaşın nerede?
Ella está afuera, fumando.
- Lia mı? Dışarıda sigara içiyor.
Lia si vas a dejar que te lleve a un lugar elegante como este sin dejarme gastar un centavo en ti entonces lo menos que puedes hacer es no mirar a otros tipos.
Seni böyle güzel bir yere getirmeme izin verip bana para harcatmıyorsun. - Bari başka adamlara bakma.
Lia, cuando cuando te dejo aquí de noche, cuando vas a buscar tu auto ¿ a dónde vas?
Seni arabanı almak için buraya bıraktığımda nereye gidiyorsun?
Entonces así son las cosas, señor financiero. Vine por las cosas de Lia, así que...
Mesele şu maliyeci çocuk, Lia'nın eşyaları için geldim.
Lia, estoy muy preocupada por mi hermano.
- Lia, kardeşim için endişeleniyorum.
Se salió de la autopista, Lia.
Eyaletler arasında kenara çekti Lia.
Pero, Lia, en verdad necesito saber en donde está él.
Ama Lia gerçekten nerede olduğunu bilmem gerekiyor.
Vine aquí por las cosas de Lia, por su bolso.
Lia'nın eşyaları için geldim.
Y todos sabemos que no pudo haber sido Lia.
Hepimiz biliyoruz ki bu Lia olamaz.
Lia, ven a baldear el suelo.
Lia, yere biraz su serp.
FAMI LIA FELIZ MARCA DE WHISKY Aquí está el champana que pidió, Sr. Simpson.
İşte şampanyanız Bay Simpson.
Oh, Lia.
Lia.
No pude dejar de notar tu vestuario.
Hey, Lia, Elbiseni fark etmeden edemedim.
Encuentro con Reis a las 2.30pm en Op Art - Lia
2.30 da Reis ile görüşme "Op Art" da Lia
Buenos días desde nuestro estadio.
Lia Manoliu Stadyumu'ndan iyi günler.
Tú eres Lia, ¿ correcto?
Sen Lia'sın değil mi?