English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Maine

Maine Çeviri Türkçe

1,082 parallel translation
- Su hermana tiene una casa en Maine.
- Kızkardeşinin Maine'de evi varmış.
Y ahora te vas a Maine.
Demek şimdi de Maine'e gidiyorsun.
Y ahora, para presentar a nuestro invitado de honor, escucharemos a un hombre... conocido desde la rocosa costa de Maine hasta el Golden Gate de California.
Şimdi onur konuğumuzu takdim ediyorum, bu adam kayalık Maine sahillerinden Kaliforniya'daki Golden Gate'e kadar adını duyurdu.
- Si muy grande, de Maine a California.
- Kesinlikle. Büyük olanı... Maine'den California'ya.
- Maine. Eso es, Maine.
- Maine.
Enséñale las piernas.
- Evet, Maine.
" Mr. Claude Fullerton, Editor, High River Gazette, High River, Maine.
"Bay Claude Fullerton, Editör, High River Gazetesi, Maine."
Jane Osgood de Cape Anne, Maine... Propietaria de Langostas a Domicilio en los meses sin R.
Bayan Jane Osgood, Cape Anne, Maine'den "Perakendesiz, Posta Siparişiyle Aylar Boyunca Istakoz A.Ş." nin sahibi.
Pero le recuerdo que contamos con toda una serie de apelaciones... establecida por el Estado de Maine.
Önümüzde Maine Eyaleti'nde temyiz mahkemesi olduğunu hatırlatırım.
"Juro o prometo solemnemente apoyar y defender... " la Constitución de los Estados Unidos... " y la Constitución de Maine contra todos sus enemigos, externos e internos...
Tüm ciddiyetimle vurgulamak isterim ki Birleşik Devletler ve Maine eyaleti anayasasını dahili ve harici düşmanlara karşı koruyup kollayacağıma yemin ederim.
Aquí Cape Anne, Maine... llamando al New York Daily Mirror.
Burası, Cape Anne, Maine. New York Daily Mirror ödemeli arıyorum.
Esta valerosa y joven viuda... ha rechazado doblegarse ante el Goliat de los grandes negocios... y aquí en Cape Anne, se ha hecho un disparo que se oirá en todo el mundo... como el de sus ancestros en este glorioso estado de Maine.
Bu şanlı Maine eyaletinde, kendinden önceki ataları gibi bu cesur bayan, tüm dünyayı sarsan fitili burada, Cape Anne'de ateşledi ve iş dünyasının dev Goliath'ı önünde baş eğmeyi reddetti.
- No, Betty, estamos en Maine.
- Hayır, Betty, Maine'deyiz biz.
Estamos en Maine, pero el disparo que escuchó el mundo se hizo en Massachusetts.
Maine'deyiz ama tüm dünyayı sarsan ateşleme Massachusettes'deydi.
Aquí, en este pueblecito de la rocosa costa de Maine... el eterno drama americano tiene lugar ante sus ojos.
Burada, bu küçük kasabada, Maine'in kayalarla çevrili kıyısında Amerika'nın ölümsüz draması gözünüzün tam önünde hayat buluyor.
Un artículo de Lawrence Claiborne para el New York Mirror... afirma que Jane Osgood, la dama de las langostas de Maine... cuya desigual batalla frente a Harry Foster Malone... ha despertado la admiración y simpatía de todo el país... ha cargado sus langostas en la vieja 97 y las está transportando al mercado.
New York Mirror'dan Lawrence Hall'ın özel haberi diyor ki, tüm ülkenin sempatisini ve hayranlığını kazanmış olan Maine'den, Malone'un belalısı, ıstakozcu bayan Jane Osgood ıstakozlarını Yaşlı 97 trenine yüklemiş olarak satışa götürüyor.
Sí, fue entregado a la Gestapo en Angers, en el departamento de Maine-et-Loire.
Evet onu Gestapoya teslim ettiler.
¿ El Azul de Maine, quizá?
"Bleu du Maine" olmasın?
De Maine-et-Loire.
Maine-et-Loire bölgesinden.
El Azul de Maine es un queso de Maine-et-Loire.
Bleu du Maine, Maine-et-Loire'dan gelir.
Capitán, el estado de Maine entero se sentiría cómodo aquí.
Yüzbaşı, burada Maine eyaletinin tamamı rahat edebilir.
Tuvo que atravesar los inhóspitos bosques de Maine para dar con un paleto como yo.
Benim gibi işe yaramazın birini bulmak için Maine'in arka sokaklarını gezmen yeterlidir.
Ése parece ser el tipo de sombrero... que usarían en la calle Maine...
Sokağın ortasında kavga çıkarmak isteyen birinin takacağı...
Conde de Anjou, Bretaña, Poitou, Normandía y Main... Gascoña y Aquitania.
... Maine'in, Gaskonya'nın ve Akitanya'nın kontu ve İngiltere'nin kralı olarak, Allah'ın inayetiyle sizi ölüme mahkûm ediyorum.
"Recuerden el Maine".
"Maine'i unutma".
El único en consumar un encuentro en el baño de señoras de un tren.
Boston Maine treninin kadınlar tuvaletinde iş bitiren tek adam!
"From San Diego up to Maine..."
"From San Diego up to Maine..."
Portland, Maine.
Portland, Maine.
Desde Alaska a Florida, desde Maine a Oregón.
Alaska'dan Florida'ya, Maine'den Oregon'a.
En Maine, preparó el laboratorio del orgone... un centro de investigación científica.
Maine'de, bir bilimsel araştırma merkezi Orgon labaratuarını kurdu.
¿ Maine, Vermont, Oregon?
Maine mi, Vermont mu, Oregon mu?
¡ Recuerda el "Maine!"
Maine'i unutma!
¿ De "Maine Pyar Kiya"?
- O filmi izledin mi?
Se asa viva, se envasa con algas... y llega aquí en tren.
Maine Eyaleti'nin ıstakozu. Canlı canlı haşlanıp yosunlara sarılıyor... ve trenle buraya yollanıyor.
Tenemos una casa en Maine que puedes usar en verano.
Bir ailede iki öğretim üyesi... Bakın, Maine'de bir yerimiz var, yazın oraya gidebiliriz.
Es como el que tiene mi tío en su cabaña en Maine.
Aynı amcamın Maine'deki kabinindekine benziyor.
El camarero más cojonudo desde Tombuctú a Portland, Maine.
Barmenlerin en iyisi Timbuktu'dan Portland Maine'e dek.
Ibas a Maine para las fiestas con Vera?
Tatil için Vera'yla Maine'e gideceğini sanıyordum Norm.
Un compañero de clase en mi clse de literatura samoano me habló de uno de 200 años de antigüedad Country Inn en una isla de Maine que tienen que ser llevados a.
Samoan edebiyat sınıfındaki bir arkadaşım feribotla gidilebilen Maine adasındaki 200 yıllık bir kasaba otelinden bahsetti.
Ud. es de Maine.
Siz Mainlisiniz.
Desde Maine.
Maine'den.
Vino de Maine.
Maine'den ziyaretime geldi.
Avíseme si alguna vez va a Maine y le prepararé un guiso de langosta.
Ne zaman Maine'e gelirseniz izin verin size kremalı ıstakoz pişireyim.
Todo esto va demasiado rápido para una viuda de Maine.
Her şey Maine'li dul bir kadın için çok hızlı ilerliyor.
Tú deberías estar camino a Maine.
Senin de Maine'e gidiyor olman gerekiyordu. Ne yapıyorsun burada?
"En serio, estoy en Maine."
Şaka bir yana, Maine'deyim.
No me voy a ir a Maine a cortar leña.
Diane, Maine'e yol alıp tekrar odun kesmeye başlamayacağım.
Dondequiera que vaya, también lo hará Maxie.
Maine ne yaparsa Maxie Fields da yapar.
Azul de Maine.
"Bleu du Maine."
¿ El Azul de Maine?
Bleu du Maine?
Entre amigos, usted hace lo que sea por el bien de la amistad
"Maine Pyar Kiya" dan mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]