English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Morgenstern

Morgenstern Çeviri Türkçe

181 parallel translation
" La Princesa Novia... de S. Morgenstern.
"Prenses Gelin", yazan S. Morgenstern. Bölüm 1.
El Dr. Morgenstern, jefe de Urgencias.
Bu Dr. Morgenstern. Acil Servis'in başıdır.
David Morgenstern.
David Morgenstern.
Es un deporte genial. Morgenstern dice que eres el mejor que ha habido en Urgencias.
Morgenstern, Acil'e bugüne dek gelen en iyi doktor olduğunu söyledi.
Viene Morgenstern.
Morgenstern geliyormuş.
Bien, llame a Morgenstern.
Morgenstern'i ara. Buraya gelmesini söyle.
- ¡ Oiga! Le mantendré vivo hasta que llegue Morgenstern.
Morgenstern gelene dek onu yaşatmaya çalışacağım sadece.
Póngame con Morgenstern.
Ben Dr. Lewis. Morgenstern'i bağla. Bul!
Morgenstern apareció.
Morgenstern geldi.
Dr. Morgenstern vino enseguida y le salvó la vida.
Dr. Morgenstern çok çabuk geldi. Hayatını kurtardı.
El Dr. Morgenstern es un gran cirujano.
Evet, Dr. Morgenstern harika bir cerrahtır.
Te llama Morgenstern.
Morgenstern ameliyathaneye çağırıyor.
Hice el ridículo frente a Morgenstern.
Morgenstern'in önünde kendimi aptal durumuna düşürdüm.
- No. - ¿ Viste a Susan?
Morgenstern'i gördün mü?
- Acompáñame. ¿ Cómo te sientes?
Dr. Morgenstern. Yürüyelim.
Llama a Cirugía, que venga Morgenstern.
Ameliyathaneyi ara. Morgenstern buraya gelsin.
Cirugía. Morgenstern.
Ameliyat bölümü, Morgenstern.
Elige entre Harper o el tipo que lleva la bata de Morgenstern.
Ya Harper, ya da Morgenstern'ün ceketini giyen adam olacak.
Hablaré con Morgenstern para ver si puede hacer algo.
Morgenstern'le konuşurum, bir şeyler ayarlamaya çalışırız.
El Dr. Morgenstern va a hacer una hemicolectomía.
Morgenstern hemikolektomi yapıyor.
He hablado con Morgenstern.
Morgenstern'le konuştum.
¿ Alguna vez le has visto emocionado?
Morgenstern'ü heyecanlı gördün mü hiç?
Me dejé los papeles aquí y Morgenstern quiere repasarlos hoy.
Sub-İ evraklarını burada bırakmışım, Morgenstern bugün bakacaktı.
¿ No le has dicho nada a Morgenstern?
- Morgenstern'e bir şey demedin mi?
Llamen a Morgenstern.
Biri Morgenstern'i çağırsın.
Haré una vejiga con Morgenstern a las 20 : 00. Lavado, 19 : 30.
Morgenstern'la 20 : 00'de safra kesesi ameliyatındayım. 19 : 30'da hazır ol.
Morgenstern está enterado.
Dr. Morgenstern bu olaydan haberdar.
Es Morgenstern.
Telefon size Dr. Greene.
Sí, me ha parecido un poco arriesgado.
Morgenstern arıyor.
Morgenstern se muere porque alguien presente un trabajo en la conferencia SAEM.
Morgenstern SAEM konferansında birinin bir tez sunmasını istiyor.
Y Morgenstern quiere verte.
Ve Morgenstern seni görmek istiyor.
¿ Le ha contado Mark lo del caso?
- Mark Morgenstern'e söylemiş mi?
Tengo que declinar su ofrecimiento, Dr. Morgenstern.
Teklifinizi geri çevirmek zorundayım.
Voy a reemplazar a Morgenstern.
Morgenstern'in yerine geldim.
¿ Tomará la sugerencia de Morgenstern de tu guardia?
Sence Morgenstern'in dediği gibi seni kadroya geçirir mi?
No quería que se supiera hasta que Morgenstern lo anuncie.
Morgenstern açıklama yapana kadar yayılmasını istemedim.
Según Morgenstern, es el residente más destacado.
Morgenstern bana senin gördüğü en etkileyici doktor olduğunu söyledi.
Quería esperar a que Morgenstern lo anunciara.
Morgenstern açıklama yapana kadar yayılmasını istemedim.
Morgenstern me ofreció trabajo de guardia el año próximo.
Morgenstern'ın seneye bana kadro önerdiğini söyledim mi?
Primero, a David Morgenstern por su fuerte apoyo.
İlk olarak, David Morgenstern'a sadık desteği için.
Creo que Morgenstern tiene razón.
Bence Morgenstern haklı.
Morgenstern quiere que la tenga en cuenta para jefa.
Morgenstern başhekimliğe onu almamı istiyor.
Morgenstern dice que va a necesitar mucha ayuda por aquí.
Morgenstern burada çok yardıma ihtiyacın olacağını söyledi.
- Gracias, Sr. Morgensten.
- Sağ olun Bay Morgenstern. - Morgy!
Realmente no, Sr. Morgenstern.
Pek bilmiyorum Bay Morgenstren.
Sr. Morgensten, Morgy, el Sr. Harrison tiene razón.
Bay Morgenstern. Morgy. Bay Harrison haklı.
Morgensten está viejo, le falla el corazón, ha perdido su toque.
"Morgenstern yaşlandı." "Morgenstren'in kalp hastalığı var." "Morgenstren eskisi gibi değil."
Morgenstern me ofreció trabajo...
Morgenstern bana, gelecek yıI kadrolu olmamı teklif etti.
No, doctor.
Hayır Dr. Morgenstern.
- ¿ Qué le digo a Morgenstern?
Morgenstern'e ne derim?
- Morgenstern estaba impresionado.
Morgenstern etkilendi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]