Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Nicki
Nicki Çeviri Türkçe
520 parallel translation
Nicki.
Nicki.
Nicki!
Nicki!
- Nicki!
- Nicki!
Esta tarde, los invitados de Rena son... el controversial presidente del Canal 83... La personalidad radiofónica Nicki Brand... y el profeta de las comunicaciones, el Profesor Brian O'Blivion. Vamos contigo, Rena.
Rena'nın konukları Kanal 83'ün tartışmalı başkanı Max Renn radyo karakteri Nicki Brand ve medya elçisi Profesör Brian O'Blivion.
¿ Qué opinas, Nicki?
Sen ne dersin, Nicki?
Nicki, ¿ es Max Renn una amenaza para la sociedad?
Nicki... - Max Renn toplum için tehlike mi?
Gracias, Nicki.
Alacağım. Teşekkürler Nicki.
Volveremos con Nicki Brand y su "Rescate Emocional"... en un momento.
Az sonra, Nicki Brand'la Duygusal Kurtarma Şovu devam edecek.
Juegan rudo, más rudo de lo que incluso Nicki Brand quiere jugar. ¿ Me entiendes?
Senin oynamak istediğinden de sert oynarlar.
¡ Nicki, no lo hagas!
Nicki, yapma!
Que ellos no enviaron a Nicki a ninguna tarea especial.
- Nicki Brand'ın onlarla işi olmadığını söylediler.
Ven con Nicki.
Nicki'ye gel.
Mataron a Nicki Brand.
Nicki Brand'ı öldürdüler.
¿ Como has estado, Nicki?
Nasılsın, Nicki?
Y no es tan raro como pensaba. Te quiero a tí y a nick como mis propios hermanos.
Sandığım kadar tuhaf değil, seni ve Nicki tıpkı kendi abim ve ablam gibi severim.
- ¿ Cuando?
- Nicki ne zaman gördün?
Nicky, café.
Nicki, kahve.
Nicki, la hermana de Rachel... ... y su secretaria.
Nicki, Rachel'in kardeşi ve sekreteri.
¿ Quién es, Nicki?
Kim bu adam, Nicki?
- ¿ Dónde está Nicki?
- Nicki nerede? - Dur!
Seguridad estricta rodeó el entierro de Nicki Marron que fue disparada en una casa de lago por un desconocido.
N. Marron'un cenazesinde çok ciddi güvenlik önlemleri alındı. Bilinmeyen biri tarafından vurulan Nicki, Rachel Marron'un ablasıydı.
¿ Es ese el que mató a Nicki?
Nicki'yi öldüren adam mı?
Dios, ¡ eres tú! Soy Nicki ahora. ¡ Increíble!
Tanrı'm, sensin, benim Nikki, buna inanamıyorum.
No se echó a perder, Martin. Tú lo echaste a perder acostándote con Nicki en mi cumpleaños.
Kaybetmedik, sen doğum günümde Nikki'yle yatınca bitti.
Creo que es porque mi hermana Nicki... tuvo un bebé cuando tenía 15 años.
Sanırım ablam Nicki yüzünden... O 15 yaşında doğum yaptı.
Nicki Scibetta debe morir.
Nick Scibetta öldürülecek.
Nicki, ven aqui.
Nick, buraya gel.
¡ Callate, Nicki!
Kapa çeneni, Nick!
- Voy a salir con Nicki.
- Nicki'yle randevum var.
- Esta es Nicki.
- Bu Nicki.
George, recuerdas cuando te dije que Nicki consigue siempre lo que quiere?
Sana Nicki'nin her istediğini aldığını söylemiştim, hatırladın mı?
Fuimos al cine, la otra noche. Estaba agotado. Nicki va a hablar con el gerente y estamos dentro.
Dün akşam sinemadayız, bilet bitti Nicki gitti ve yöneticiyle konuştu... ve top içerde.
- Nicki?
- Nicki?
- Ya conocés a Nicki, no?
- Nicki'yi tanıyorsun değil mi?
Si no la hubiese mandado a Nicki a hablar con Todd, por estas cosas, ellos nunca estarían juntos.
Eğer Nicki'yi, bunlar için Todd'a göndermeseydim birlikte olmayacaklardı.
Prometi a Nicki que iba a pasear a su perro.
Nicki'ye, köpeğini dışarı çıkaracağıma dair söz verdim.
- Cuando ríes así, oigo reír a mi Nicki, tu querido padre.
Senin kahkahanda, Niki'mi, senin sevgili babanı yeniden duyuyorum sanki.
Nicki Minaj, luego Iggy Azalea, quienes actuaran con el holograma de Michael Jackson, y al final tu, Lorde.
Billy, çatalı prize sokmama yardım et. - Olmaz, büyük baba. Başımı belaya sokamam.
Estábamos Sally, Eric, Nicky, Donald, Suzette, y Peter.
Sally ve Eric'leydik. Nicki. Donald.
Porque una vez que entienden a la madre de Nick, entienden a Nick.
Nick'in annesini çözmüşseniz. Nicki'de çözersiniz.
Mi asistente, Nikki.
Bu asistanım Nicki.
Nicki vende café en la escuela y prometí ayudarle.
Nicki okulda kahve satıyor, yardıma gideceğim.
Escucha, el otro día hablaba con Denise y llevaron a Nicki a un terapeuta, y dicen que les ayudó.
Baksana, geçen gün Denise'le konuşuyordum. Steve'le birlikte Nicki'yi terapiste götürmüşler. Hakikaten yardımı olduğunu söylediler.
Nicki, nena.
Nicki, bebeğim.
Siempre pensando, ahí, Nicky, no es así?
- Kafan hep çalışıyor Nicki.
- Binky, habla Nicki. - Jill, habla Jojo.
- Binky, ben Nicki.
Es un conductor de carreras de a penas 17 años que se piensa que es Nicki Lauda!
Neymiş ben söyleyim! Çocuk bi yarışçı! Yeni 17 olmuş, kendini Nicki Lauda sanıyor!
Sabes, Nikki y yo hablamos sobre no tener el bebé.
Nicki ve ben, bebeği aldırmaya karar vermiştik.
Hola, Nicki.
- Merhaba Nikki.
- Relájate, sólo estoy preguntando.
- Nicki.
Hola extraño.
- Nicki?