Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Noodle
Noodle Çeviri Türkçe
119 parallel translation
¿ Esta es la casa del Ing.? Noodle?
Profesör Noodle'ın evi mi?
Estaba mirando los fideos y verduras que flotaban en el agua, y mi padre se me acercó y preguntó...
Suda yüzen noodle ve sebzelere bakarken babam geldi.
Apenas hemos podido dormir solo esperando para ver la carita de Noodle
Geceleri uyumakta zorluk çekiyoruz... Sadece ufak sersem suratlar görmeyi bekliyorum.
Soy el Sr. Christie. Estoy en el Hong Kong Fat Noodle.
Ben Bay Christie, Hong Fat Noodle Company'deyim.
Nuncio.
Noodle.
Una parada en Nodle y se dirigirán a la frontera.
Noodle'da mola verip, dar yola gidecekler.
¡ Al rico fideo!
Sanuki udon noodle'ları.
- ¡ Schnoodle!
Noodle!
Nada de fideos, ni pollo...
Sadece sebze. İçinde "noodle" ya da tavuk olmayacak mı?
Tallarines con bolas de pescado.
- Balık köfteli noodle lütfen. - Noodle kalmadı.
No nos quedan tallarines. Pues entonces, arroz con tallarines y bolas de pescado.
- Balık köfteli pirinçli noodle o zaman.
Pues entonces, tallarines con pollo.
- Tavuk kanatlı noodle olsun. - Noodle kalmadı.
No nos quedan bolas de pescado. Oye tu, no quedan bolas de pescado, ni tallarines...
Bak, balık köftesi de noodle da kalmamış.
No nos quedan bolas de pescado.
- Bir kase noodle?
¿ Un cuenco de tallarines?
- Noodle kalmadı.
¿ No quedan bolas de pescado?
Balık köftesi kalmadı mı? Noodle alayım o zaman.
Tallarines fritos con pavo en rodajas, mmmhhh.
Dilim hindiyle kızarmış noodle, yaşasın!
No hay medalla, no hay tesoro del pirata.
Balık köftesi yok, noodle yok, Maldivler yok.
Tallarines de sésamo.
Susamlı Noodle.
Bien, panqueques, un huevo frito, tocino. Caldo de pollo, y puré de patata. - Gracias Luke
- Krep, bir sahanda yumurta pastırma, tavuklu "noodle" çorbası, patates püresi.
Fideos... con ternera.
Biftek noodle.
Hola, Noodle.
Hey, Şehriye.
Siobhan, ¿ aún no has ordenado los fideos?
Siobhan, Noodle'ları henüz dizmedin mi?
Seudónimo, Pan de coco frito...
Rumuz, Fried Noodle Bread...
Ahí pone'fideos fríos'.
"Soğuk noodle" yazıyor.
Y mi celular se quedó sin batería. Me encontraré con la señorita Harris en el bar Noodle ¿ puedes llamarme ahí?
Güzel.Cep telefonumun şarjı bitti Ve bayan Harris ile Noodle Bar'da buluşacağım.
Pelo negro, gran fan de los noodles, se cartea con Clay Aiken.
Siyah saçlı, büyük bir noodle hayranı. Clay Aiken ile mektup arkadaşı.
¡ Sólo come fideos instantáneos o algo!
Hazır noodle falan ye!
Puedes conseguir un tazón de chuletas fritas desde una tienda de fideos, ¿ no?
Kızartılmış domuz pirzolasını bir noodle dükkânından da alabilirsin değil mi?
Es casi como preguntar por la comida china en un restaurante francés.
Fransız restaurantında noodle ısmarlamaya benzer.
Pareces nervioso.
Seni gergin gördüm Ramen Noodle.
Si los fideos no están fritos, eso no es yakisoba.
Eğer kızarmamışlarsa, kızarmış noodle denmemeli.
Que los fideos del udon no se fríen.
Udon noodle'ı kızartılmaz.
Hay un lugar de tallarines en la esquina.
Köşede güzel noodle yapan bir yer var- -
- Me encantan los tallarines.
- Noodle'a bayılırım.
Tienes fideos en el cabello y...
Saçındaki noodle artıklarıyla- -
¿ pediste alguna vez spaghetti marinara y en su lugar te mandaron fideos de huevo y ketchup? ¿ Qué quieres decir? Uh, es de Uno de los nuestros.
Bana şunu söyle ; programdayken hiç Marinara soslu spagetti ısmarlayıp yerine yumurtalı noodle ve ketçap yedin mi?
Los tallarines en sopa de tomate eran excelentes.
Domates soslu "noodle" mükemmeldir.
El es mejor que yo.
O benden daha iyi. Aynı noodle gibi görünüyorlar.
Es el equivalente tailandés a la sopa de pollo con fideos.
Tayland'ın tavuk "noodle" ları.
Noodle, ¿ trajiste el chile habanero?
Avanak, habanero biberlerini aldın mı?
Noodle.
Avanak.
- No, Noodle, es mío.
- Hayır Avanak, o benim.
Noodle, ¿ deseas adivinarlo?
Avanak, tahmin etmek ister misin?
¡ Noodle!
Avanak!
"Yo, fideos y bichos seriamos una tarta del corazon."
Ben, Noodle ve Critter turtayı kalpten severiz.
Bueno, a lo mejor con fideos.
- Belki "noodle" olabilir.
¿ es que no hay de nada hoy? ¿ Qué tal tallarines con ternera?
- Peki etli noodle?
No nos quedan tallarines.
- Noodle kalmadı.
- Dopbanoodlestooz! . - Era más claro.
- "Noodle scooz" u durdurun dedi.
Fideos con ternera.
Biftek noodle.