English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Nss

Nss Çeviri Türkçe

171 parallel translation
IRIS siempre ha tenido a sus espías integrados en el NSS.
IRIS her zaman NSS'in içine casus yerleştirdi.
Rey conseguía la información interna de los espías del NSS.
Ray her zaman NSS'teki casuslardan bilgi alırdı.
Yoo Joong Won, quien desapareció después de estar paralizado... de cintura para abajo por una herida de bala... fue asesinado en 2009 por Baek San, quien también era el Subdirector del NSS.
Yoo Jong Won 2009 yılında Baek San tarafından öldürüldüğünde yaralanmadan dolayı belden aşağısı felçti.
Actualmente, el NSS está poniendo todo su esfuerzo en localizarla.
Şu anda NSS onu bulmak için çok çalışıyor.
Discutiré las armas nucleares... y con el esfuerzo conjunto del NSS y el NIS... formaremos un equipo exclusivo para gestionar y mantener esas armas nucleares.
NSS ve NIS'in yardımıyla nükleer silahı ele alacağım. Bu nükleer silahların güvenliği için özel bir takım oluşturmamız gerek.
Quiero que el Director Kang Chul Hwan regrese al NSS... para formar un equipo que investigue y gestione las cabezas nucleares.
Nükleer savaş başlığını aramak için bir ekip kurulması amacıyla Yönetici Kang Chul Hwan'ın NSS'e dönmesini istiyorum.
El NSS debe estar en alerta máxima, buscándome.
NSS beni her yerde arıyor olmalı.
Ji Soo Yun del NSS está aquí.
NSS'ten Ji Soo Yun şu anda burada.
Quien matara al Representante Kwon... creo que no tiene nada que ver con el NSS.
Kim Temsilci Kwon'u öldürdüyse NSS'in bununla ilgisi olmadığına inanıyorum.
Pero, en el momento en que dejes que lo sepa el NSS... mataré a Ji Soo Yun con mis propias manos.
Eğer NSS'e haber verirsen Ji Soo Yun'u kendi ellerimle öldüreceğim.
Deberías ir al NSS y conseguir su ayuda.
Sadece NSS'e gidip yardım istemelisin.
Bienvenidos a la NSS.
NSS'e hoş geldiniz.
También es conocida como Administración de Seguridad Nacional.
Burası NSS, the National Security Agency * * Ulusal Güvenlik Teşkilatı
Sólo que, el mundo no sabe de la existencia de la NSS.
Tek fark, NSS'in varlığı bilinmiyor.
Piensa en ello como un ritual de iniciación para ser agente de la NSS.
Bunu, NSS ajanı olurken yapılan bir tören farz edin.
La NSS ha evaluado sus habilidades de combate durante mucho tiempo.
NSS, ikinizi de, çok uzun zamandır takip ediyordu.
[NSS, Administración de Seguridad Nacional]
NSS – Ulusal Güvenlik Teşkilatı
Soy el Jefe de Antiterrorismo de la NSS, Park Sang Hyun.
Ben NSS Terörizm Dairesi'nin şefi, Park Sang Hyung.
Primero, bienvenidos a la NSS.
Öncelikle, siz NSS ajanlarına, hoş geldiniz diyorum.
Mientras se acostumbran a la NSS, necesitarán mucho de su ayuda.
Buraya uyum sağlamaya çalışırken, onun yardımlarına çok ihtiyaç duyacaksınız.
Dentro de la NSS, no hay lugar donde esconderse de las cámaras.
NSS'de kameralardan kaçabileceğin hiçbir yer yoktur.
Los reglamentos para ser agente de la NSS ya las aprendieron en el entrenamiento.
NSS eğitiminin bir parçası olan testlerden geçmiş olmalısınız.
Él sólo es Vicedirector de título. En realidad es algo más en la NSS.
Kağıt üzerinde sadece müdür vekili olabilir, ama aslında, NSS'in bel kemiği o.
Es la única zona de la NSS que no está monitorizada por el circuito cerrado.
NSS'de, kameralarının olmadığı tek yer burasıdır.
¿ O la NSS parece una broma para ti?
Ya da NSS organizasyonu şakaymış gibi mi geliyor?
Soy tu superior... y la NSS no tolerará relaciones personales entre agentes.
Ben senin amirinim ve NSS çalışanların duygularının işin önüne geçmesini yasaklar.
¿ Sabe por qué entré a la NSS?
NSS'e neden katıldım biliyor musun?
En realidad no sé nada sobre ese "bla bla" de la alianza de la que habla la NSS.
Aslında, NSS'in benden beklediği sadakat hakkında pek bir şey bilmiyorum.
La razón por la que un tipo como yo eligió la NSS... es porque veo a esta peligrosa y complicada organización como algo simple.
Böyle bir sebepten NSS'i seçen birisi olarak bu karmaşık ve tehlikeli organizasyona, basit bir mantıkla yaklaşıyorum.
Además de la NSS, los investigadores del gobierno japonés... lo están vigilando, como una posible amenaza terrorista.
Sadece NSS'in listesinde değil Japon İstihbarat Teşkilatı tarafından da aranıyor. Muhtemel bir terörist olarak tanımlanıyor.
Finalmente, logran entrar a la NSS.
Ve en sonunda, NSS'in yoğun eğitim programına alındılar.
Hyun Joon besa impulsivamente a Seung Hee.. .. luego de eso, empiezan una relación secreta en la NSS.
Hyun Joon, soğukkanlı Sung Hee'yi aniden öptü ve o andan itibaren, NSS'de gizli bir ilişki yaşamaya başladılar.
Hyun Joon y Sawoo completan con éxito su primera misión en la NSS.. ..y se le concedió unas vacaciones.
Hyun Joon ve Sa Woo NSS'deki ilk görevlerini başarıyla tamamladılar ve ödül olarak izne ayrıldılar.
Empezamos a salir.. .. cuando Hyun Joon entró a la NSS.. ..
Gerçekten yakınlaştığımız zaman ise Hyun Joon NSS'e girdiğinde müdürün evine gittiğimiz o gece...
Empezamos a salir.. .. desde el día en que Hyun Joon entró a la NSS.. .. el día que fuimos a la casa del Vice-director..
Gerçekten yakınlaştığımız zaman ise Hyun Joon NSS'e girdiğinde müdürün evine gittiğimiz o gece...
Seung Hee, de permiso en la NSS, se obsesiona con encontrar vivo a Hyun Jun.
Seung Hee de, NSS'den ayrıldı ve inatla Hyun Joon'un hayati durumunu öğrenmeye çalıştı.
Eso es sólo para los agentes especiales de la NSS.
R hapı, NSS çalışanlarının özel görevlerde kullanması için tedarik edilir.
El que la NSS no sea informada, ¿ es por el incidente de Hungría?
Macaristan'daki olay yüzünden NSS'in yetkileri mi alındı?
Sí. Sé que vino un funcionario de alto rango.
NSS bu sürecin tamamen dışında bırakıldı.
¿ No podría ser una consecuencia de los acontecimientos en Hungría? Pues... aunque tengamos eso en cuenta... el hecho de que el Presidente no confíe en la NSS es preocupante.
Öyle olduğunu varsayarsak bile başkanın NSS'e güvenmemesi beni çok rahatsız ediyor.
¿ Tienes los informes médicos del agente Kim Hyun Jun?
NSS içinde, Hyun Joon hakkında tek kelime etmemize bile izin yok.
Está prohibido incluso hablar de Hyun Jun en la NSS...
Hakkında ne kaydı olacak ki? Gerçekten ihtiyacım var.
Había información enviada por la Red de la Inteligencia de Hungría... acerca del cuerpo en el interior del avión privado que se estrelló. Coincide con los informes médicos de Hyun Jun que tenía la NSS.
Hyun Joon'un NSS'deki fiziksel kayıtları ile onların gönderdikleri birbirine uyuyor.
A pesar de que había tenido éxito con la misión, resulté herido mientras huía... y solicité un equipo de rescate.
Kurtarma ekibi yollamalarını istedim. Budapeşte'ye beni kurtarmaya gelen kişi, NSS'e katılmadan önce de tanıdığım bir arkadaşımdı.
La última vez, cuando vinieron los invitados del Norte... debes de haber estado un poco irritado porque la NSS fue totalmente excluida.
Kuzey'den gelen misafir olayında gelişmelerin dışında bırakıldığınız için, kafan karışmıştır. İlk defa NSS Kuzey ve Güney arasındaki bu kadar önemli bir olayın dışında bırakıldı.
¿ No acabo de decir que es la NSS?
Az önce söyledim ya!
La NSS, que está al margen de esto... tiene dificultades para descubrir sus verdaderas intenciones.
Bu gelişmenin dışında bırakılan NSS, durumu anlamaya çalıştı.
Todo esto ocurrió dejando al margen a la NSS.
NSS daha önce, iki Kore arasındaki bu tarz önemli konularda dışlanmamıştı.
La NSS fue excluida de algo tan importante para los problemas del Norte y del Sur.
Bu olağan dışı bir durum.
El que vino a Budapest a rescatarme era un amigo... que había estado siempre conmigo, incluso desde antes de que nos uniéramos a la NSS. Sin embargo... ese amigo que yo creía que había venido a rescatarme... dijo que era una orden y me apuntó con un arma.
Nedense beni kurtarmaya geldiğini sandığım arkadaşım silahını bana doğrulttu ve bunun bir emir olduğunu söyledi.
Fue la primera vez que la NSS fue excluida de un asunto entre el Norte y el Sur...
O yüzden, evet, şok oldum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]