Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Peliculas
Peliculas Çeviri Türkçe
450 parallel translation
Ella vio todos sus peliculas.
Tüm filmlerini izlemiş.
Usted me recuerda una de aquellas viejas peliculas de guerra.
Eski savaş filmlerinden fırlamış gibisin.
Bueno, sea como sea... tengo ia satisfaccion de que todas sus peliculas han sido un fiasco desde que deje de escribirlas.
Herneyse... Hakkinda yazmayi biraktiktan sonra, tüm filmlerinin ucuzlamasi beni tatmin etti.
¿ Miramos algunas peliculas?
Birkaç film izleyelim mi?
Solia ver todas esas peliculas de cárceles.
Tüm hapishane filmlerini seyrederdim.
Una vez fuí director, Muchos años atras, antes que las peliculas tengan sonido
Bir zamanlar bir yönetmendim uzun zaman önce, sesli filmler yokken.
Bien, si han estado viendo este programa regularmente, con la cantidad de peliculas baratas y la constante falta de talento en Broadway. Esa es una práctica que encuentro cada vez más difícil de llevar a cabo... En la sección de Teatro y Espectáculos de este programa.
Bu programı düzenli olarak izlerseniz ortalıkta bu kadar çok ucuz film varken ve Broadway'deki yetenek yoksunluğu devam ederken... programın Tiyatro ve Gösteri bölümünde annemin bu öğüdünü yerine getirmekte zorlandığımı görürsünüz.
¡ Adoro las peliculas religiosas!
Dini filmleri seviyorum.
¿ Qué clase de peliculas te gustan?
- Ne tür film seversin?
Estudios Grandes Peliculas
BÜYÜK FİLM STÜDYOSU
No sabe que las payasadas de las peliculas mudas ya no se hacen mas?
"Bu tarz komedinin öldüğünden haberin yok mu?"
Ya nos apoderamos de los Estudios Grandes Peliculas?
Büyük Film Stüdyolarını ele geçirdiniz mi?
"Estudio Grandes Peliculas - Arte es Dinero"
BÜYÜK FİLM STÜDYOLARI SANAT PARA İÇİNDİR
¡ Mis hijos se han pervertido por culpa de sus peliculas!
Senin sineman yüzünden çocuklar cehenneme gidecek.
Los Ciudadanos por las Peliculas Decentes se estan manifestando violentamente frente a mi casa.
Terbiyeli filmler'in vatandaşları... bahçemde şiddetli bir gösteri yapıyor.
¿ Qué opina de esta manifestación en contra de su cine de peliculas-X?
Acaba seks ve şiddet içerikli... filmler gösteren sinemanızla ilgili ne diyeceksiniz?
El Sr. Fishpaw es el propietario del Charles Art Theater un local donde se exhiben peliculas "X"
Bay Fishpaw Charles Sanat Sineması'nın... seks ve şiddet içerikli filmler gösteren bir sinemanın sahibi.
''la señora Mrs.Jeanette Smise portavoz de los manifestantes...''piensa que se debe cambiar la politica del cine...''... y exhibir peliculas familiares para todos los públicos'
Göstericilerin lideri Townsend'den Bayan Jeanette Smise... sinemanın politikasını değiştirip... sadece aile filmleri göstermesi gerektiğini söyledi.
Rogaré a Dios que te perdone por exhibir peliculas sucias.
Tanrıdan açık filmler gösterdiğin için seni affetmesini istiyorum.
En la era de las peliculas mudas, hizo milagros, en mi opinion.
Sessiz filmler döneminde, bana göre, mucizeler yarattı.
Porque Antonioni causó gran impresión en mi Con sus peliculas, especilmente las de aventuras, Para quien, a propósito, vos hiciste un guión.
Çünkü Antonioni filmleri ile üzerimde güçlü bir etki bıraktı, özellikle macera filmleri ile, ki bir tane senaryosunu sen yazmıştın.
Prácticamente no hay acción en las peliculas de Antonioni
Antonioni fiImlerinde aslında hiç bir zaman bir aksiyon olmaz.
Y este es el significado de "accion" para las peliculas de Antonioni.
Ve bu yine de Antonioni filmlerinde "aksiyon" un anlamıdır.
Mas precisamente, en esas peliculas de Antonioni que mas me gustaron.
Kesin olarak söylersek, bu Antonioni'nin filmlerinde en çok hoşlandığım şey.
Luego, con gran placer y agradecimiento siempre recuerdo las peliculas de Sergei Parajanov que me gustan mucho.
Ve, büyük bir zevkle ve minnet ile, filmlerini çok beğendiğim, Sergei Paradzhanov'u hatırlıyorum,
Recuerdo las lecciones de Bergman, Sus peliculas que me gustan mucho y que miro una y otra vez, Empiezo a hacerme una nueva pelicula por mi cuenta.
Bergman'ın derslerini hatırlıyorum, çok sevdiğim filmlerini ve kendi filmlerimi her yapmaya başlayışımda onları tekrar tekrar izlediğimi hatırlıyorum.
En estos dias todos hacen películas, Todos piensan que pueden hacer peliculas, entendés?
Bu aralar herkes film çekiyor, herkes film çekebileceğini düşünüyor, anlıyor musun?
y quisiera decirle a los directores especialmente a los jovenes, De que deberian ser moralmente responsables de lo que hacen mientras hacen sus peliculas
Ve yönetmenlere şunu söylemek isterim, özellikle genç olanlara, filmlerini çekerken etik olarak, ne yaptıkları ile ilgili sorumlu olmalılar.
Por lo tanto cuando hago peliculas de ficcion No las pienso como ficciones
Bu yüzden ben kurgusal filmler yaparken, onları kurgu gibi düşünmem.
Por otro lado, De verdad no me gustan las peliculas comerciales De todas formas..
Diğer yandan, reklam filmlerini gerçekten sevmem, anladın mı?
He visto sus peliculas.
Sizin filmlerinizi gördüm.
hacemos peliculas.
Biz film yapıyoruz.
He visto todas sus peliculas.
Tüm filmlerinizi gördüm.
Has estado viendo muchas peliculas de terror, que ya se te está pudriendo el cerebro.
Çok fazla yaratık filmi seyrediyorsun. Beynini sulandırmaya başlamışlar.
Aquí es donde hacemos las Peliculas.
Biz filmleri burada çekeriz.
Las Peliculas de Alex Brady.
Alex Brady'nin filmleri.
No es como en las Peliculas.
Filmlerdeki gibi değil.
Bueno, Yo he escuchado mucho acerca de usted, Srita. Jernigan, de sus Peliculas.
Şey, ben sizinle ilgili kesinlikle pek çok şey duydum, Bayan Jernigan, filmleriniz konusunda.
Quiero decir, para algo que pueda usarse en sus peliculas.
Yani, filminizde kullanabileceğiniz bir şey olarak.
Peliculas.
Filmler.
Peliculas?
Filmler mi?
Me convenció, un detective real no pertenece a las Peliculas.
Gerçek detektifin filmlerde olmadığına beni inandırmıştın.
Bueno, debido a mi nuevo interes por las peliculas, Lo hice traer, Sr. Brady.
Şey, filme yeni ilgimden ötürü, onu getirttim, Bay Brady.
Pense que solo salian en peliculas viejas.
Ben yabancı paralı askerleri gördüğüm yabancı filmlerden hatırlarım.
Es un honor conocerte he visto cada una de tus peliculas
- Sizinle tanışmaktan onur duydum. Bütün filmlerinizi izledim.
Estos niños se hirieron haciendo acrobacias que vieron en television, peliculas y en teatros.
Bart, bu odadaki çocuklar televizyondan, filmlerden ve yasal ortamlar gördükleri şeyleri uygularken yaralandılar.
Ella tiene cassettes de todas tus peliculas y... Un gran fan.
Onda senin bütün filmlerinin kasetleri var.
Solo lo usan en las peliculas.
Sadece filmlerde kullanılır bu.
para ser un as como en las viejas peliculas de guerra.
savaş filmlerdeki gibi canlarına okumak için.
No estoy en contra de la popularidad, pero estoy en contra de peliculas comerciales
Popülerliğe karşı değilim, ama reklam filmlerine karşıyım.
Que peliculas te encargaste de no hacer y por què?
Hangi filmi çekmeyi beceremediniz ve neden?