English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Rav4

Rav4 Çeviri Türkçe

41 parallel translation
Entré a internet para mirar otra Toyota RAV4, y vi el Toyota RAV4 EV.
İnternetten diğer Toyota RAV4 lere bakmaya gidiyorum. Ve Toyota RAV4 EV yi gördüm.
En Los Angeles, activistas hallaron un camión cargado de Toyota RAV4 EV.
Los Angeles'da aktivistler bir tır dolusu Toyota RAV4 EV görmüşler.
Tiene un pozo de petróleo, y tiene a Toyota, que se supone es el fabricante de coches más ecológico, pero que, simultáneamente, aplasta y ocultando el hecho de que las aplasta, a las limpias y no contaminantes RAV4 EV, en lugar de venderlos a clientes listos para comprarlos.
Bir petrol kuyusu vardı ve bir Toyota'ları, ki en çevreci marka bilinir ve alenen parçalama yapıyorlardı arabaları müşterilere satmak yerine... onları yokettikleri gerçeğini gizleyerek.
Bueno, él se fue con tu Rav4.
İyi de geçmişin az önce dört çekerli arabanı da aldı götürdü.
Shirley conducía una guagua Toyota RAV4.
Shirley, bir Toyota RAV4 SUV kullanıyordu.
Después de 24 horas, el mayor puntaje entre las parejas que aún continúen ganará el gran premio un Toyota RAV4 completamente nuevo!
24 saatin sonunda hâlâ ayakta olan çiftler arasında en çok puanı toplamış çift büyük ödül olan yepyeni bir Toyota RAV4 kazanacak!
Ahora, ¿ cuál opción crees que pondrá a tu papá detrás del volante de ese RAV4?
Düşün bakalım hangi seçenek babanı şu RAV4'ün koltuğuna oturtur?
Sera mejor que no pierda mi RAV4 por esto.
my RAV4'ümü bu yüzden kaybetmezsem iyi olur. Kutuyu buldum.
Se trata de un Toyota RAV4 1999 verde oscuro como el que vemos aquí.
1999 model koyu yeşil Toyota RAV4, şu an resmini görüyorsunuz.
Encontramos una RAV4.
Şimdi biz bir tane RAV4 bulduk.
Se hallaron trozos de huesos y dientes humanos en la propiedad Avery, y la llave que se usó... LLAVE DE TOYOTA RAV4 PROPIEDAD DE AVERY - 4 ° DÍA DE BÚSQUEDA... para encender el motor del vehículo de Teresa Halbach se encontró en el dormitorio de Steven Avery.
İnsana ait kemik parçaları ve dişler Averylere ait arazide ve Teresa Halbach'in arabasının anahtarı Steven Avery'nin yatak odasında bulunmuştur.
Sra. Sturm, cuando encontró una RAV4 en el depósito de autos Avery... PRIMA DE TERESA... ¿ puede decirnos qué vio y qué pensó?
Bayan Sturm, Avery Oto Mezarlığında RAV4'le karşılaştığınızda gördüklerinizi ve düşündüklerinizi bize anlatabilir misiniz?
Así que lo rodeé y vi que decía "RAV4", Toyota, y... bueno... pensé : "Tiene que ser su auto".
Arabanın arkasına geçip de Toyota RAV4 yazısını görünce aklımdan, "Bu o araba olmalı" diye geçirdim.
Y ayudaron plantando su sangre en la RAV4 y plantando esa llave en su dormitorio.
Bunun için de kanını RAV4'e anahtarı da yatak odasına yerleştirdiler.
Brendan había declarado por primera vez cuatro meses antes, el día en que encontraron el RAV4 de Teresa.
Brendan dedektiflere ilk ifadesini 4 ay önce Teresa'nın aracının bulunmasının ertesi günü vermişti.
La camioneta RAV4 de la víctima estaba en el patio de chatarra Avery.
RAV4, kurbanın arabası, Avery Oto Mezarlığında bulunmuştu.
Algún oficial se metió el archivo, lo abrió, tomó una muestra de sangre de Avery y la plantó en la camioneta RAV4.
Memurun biri dosyayı alıp açmış Steven Avery'nin kanından örnek alıp RAV4'e yerleştirmiş.
El estado pide que el juez permita que el FBI desarrolle una nueva prueba química, que según el estado, probará que la sangre en el RAV4 no fue plantada.
Ardından Savcılık, RAV4'teki kanın başkası tarafından yerleştirilmediğini kanıtlayacağını ileri sürdükleri yeni bir kimyasal test yapması için FBI'a izin verilmesini istedi.
La mañana del sábado 5 de noviembre de 2005, horas antes de hallar la RAV4 de Teresa, el detective Mark Wiegert de Calumet llama a Dave Remiker, del condado de Manitowoc.
5 Kasım 2005 Cumartesi sabahı, Teresa'nın RAV4'ü bulunmadan saatler önce Calumet İlçesinden Dedektif Mark Wiegert Manitowoc İlçesinden Dedektif Dave Remiker'i aradı.
Era una camioneta RAV4 Toyota.
RAV4 Toyota SUV.
Y me fui a la parte de atrás del vehículo y también tenía ramas apoyadas sobre ella y noté que decía RAV4.
Sonra arabanın arka tarafına geçtim yine arkasına yığılmış dallar gördüm ve üzerinde RAV4 yazdığını fark ettim.
- sangre en la RAV4...
-... ve RAV4'te bulunan kanda düğümleniyor.
La sangre de él en la RAV4.
Evet. Steve'in RAV4'te bulunan kanı.
Esta es el área trasera de carga de la Toyota RAV4.
Burası Toyota RAV4'ün arka bölümü.
La sangre de la RAV4 de verdad ayuda.
RAV4'ün içindeki kanın aslında bize faydası var.
Porque si la asesinó en su garaje o en su casa, o cerca, no necesita usar la RAV4 para llevarla sobre la hoguera si es donde dicen que fue incinerada.
Çünkü onu garajda veya evin içinde veya eve yakın bir yerde öldürdüyse cesedi çukura taşıyıp yakmak için RAV4'ü kullanmasına gerek yok. Cesedin orada yakıldığını iddia ediyorlarsa şayet.
Que fue... donde sea que fue asesinada, la pusieron en el baúl de la RAV4 y la llevaron a algún sitio para calcinarla.
Demek ki nerede öldürüldüyse oradan arabanın arkasına atılmış ve yakılmak üzere başka bir yere götürülmüş.
Ningún agente ni ciudadano se acercó a la camioneta ni la tocó.
Hiçbir polis memuru veya vatandaş RAV4'e ne yaklaştı ne de dokundu.
Usted no empezó a registrar a los que entraban y salían de la escena de la camioneta hasta... las 2.45, ¿ no?
Aslında RAV4'ün olduğu yere kimlerin gelip gittiğinin kaydını saat 2 : 45'e kadar tutmaya başlamadınız, öyle değil mi?
Agente Fassbender, después de las 2.00 de la tarde, ¿ vio a algún agente o ciudadano manipular la camioneta?
Ajan Fassbender, saat 14 : 00'ten sonra bir emniyet görevlisinin veya vatandaşın RAV4'ü kurcaladığını gördünüz mü hiç?
Así que pensé que podríamos analizar las manchas del auto para sacar alguna conclusión científicamente válida sobre si la mancha de sangre pudo haber venido de un tubo y de no de una persona sangrante. PRUEBA : FOTO DE MANO DE STEVEN
Ben de RAV4'teki kan lekesinin eli kanayan bir insandan mı yoksa tüpün içinde muhafaza edilmiş bir kandan mı geldiğini tespit edebileceğimiz bilimsel geçerliliği olan bir test var mı diye bir araştırma yaptım.
¿ Pudo llegar a alguna conclusión en cuanto a la presencia de EDTA en las muestras de sangre que analizó del auto de Teresa Halbach que se le enviaron?
Bu davada incelemeniz için size gönderilen Teresa Halbach'in RAV4'ünden alınan kan örneklerinde EDTA olup olmadığıyla ilgili bir sonuca varabildiniz mi?
No identificamos ningún indicio de presencia de EDTA en ninguna de las muestras que se entregaron al laboratorio, tomadas, según se nos dijo, del auto.
Laboratuvarımıza inceleme için gönderilen ve Teresa Halbach'in RAV4'ünden alındığı tarafımıza beyan edilen kan örneklerinin hiçbirinde EDTA izine rastlamadık.
¿ Tiene una opinión con un grado razonable de certeza científica de si las manchas de sangre del auto de Teresa Halbach que analizó provinieron del tubo de sangre de Steven Avery de la oficina de administración del condado de Manitowoc?
Makul bir bilimsel katiyet derecesinde, üzerinde test yaptığınız Teresa Halbach'in RAV4'ünden alınan kan örneklerinin Steven Avery'nin Manitowoc İlçe Mahkeme Kaleminin ofisindeki kan tüpünden gelip gelmediğine dair bir kanaatiniz var mı?
Mi opinión es que las manchas de sangre tomadas del auto no pueden haber venido del tubo con EDTA que se nos proporcionó.
Şahsi kanaatim, RAV4'ten alınan kan örneklerinin dava kapsamında tarafımıza gönderilen EDTA tüpünden gelmiş olamayacağı yönünde.
¿ Me está diciendo que, aunque no analizó muestras de las otras tres manchas de sangre halladas en el vehículo, está dispuesto a opinar que tampoco hay EDTA en ninguna de esas otras tres manchas?
Şimdi bana RAV4'ün farklı yerlerinde bulunan kan lekelerinden alınan diğer üç örnek üzerinde hiç test yapmamış olmanıza rağmen o üç örnekte de EDTA bulunmadığını mı söylemeye çalışıyorsunuz?
De modo que, aun habiendo hecho el análisis, ¿ es posible que hubiera EDTA en las tres manchas de sangre?
Yani bu teste rağmen RAV4'teki o üç tane kan lekesinde EDTA bulunması yine de mümkün mü?
Entonces, ¿ puede concluir que alguna de las manchas del auto que sí analizó el FBI no puede provenir del tubo de sangre que contenía la muestra del señor Avery?
Peki o zaman FBI tarafından incelenen RAV4'teki kan lekelerinden herhangi birinin içinde Bay Avery'nin kanı olan tüpten gelmediği sonucuna varabilir misiniz?
¿ Viste a esta chica en algún momento?
- Teresa'nın RAV4'ünün Bulunmasından 1 Gün Sonra Bu kızı daha önce hiç gördün mü?
Ruben se metió con mi auto adentro de una piscina de hotel.
Ruben RAV4'ümü hotel havuzuna düşürdü.
¿ Por qué su cuerpo estaba en la Toyota RAV4 si él la quemó?
Eğer kızı gerçekten orada yaktıysa cesedi neden Toyota RAV4'ün arkasında olsun? " gibi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]