Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Silverman
Silverman Çeviri Türkçe
169 parallel translation
Los Silverman conocen personas importantes.
Silverman'ların çok önemli dostları var.
¡ Se lo prometí a los Silverman!
Ben de Silverman'lara söz verdim!
Ni los Silverman, ni Brooklyn.
Silverman'ları da. Brooklyn'i de.
¿ Recuerdas lo que que dijo el Dr. Silverman acerca de hacerse un análisis?
Dr. Silverman'ın psikanaliz konusunda dediklerini hatırlıyor musun?
Sherman, no querrás que llamé al doctor Silverman, ¿ verdad?
Sherman, bana Doktor Silverman'ı aratmayacaksın, değil mi?
- ¿ Has oído lo de la Sra. Silverman?
- Bayan Silverman'a ne olduğunu duydun mu?
Ya conoces a la Sra. Silverman.
Bayan Silverman'ı bilirsin.
Ya te puedes imaginar cómo reaccionó Rose Silverman.
Rose Silverman'ın nasıl tepki gösterdiğini tahmin edebilirsin.
Bruce Silverman. Bienes raíces Windemere.
Bruce Silverman, Windemere emlakçılık.
Schwartz, Levine, Bloom, Meyer, Markovitz, Silverman...
Schwartz, Levine, Bloom, Meyer, Markovitz, Silverman,
Mientras esperamos al doctor Silverman de Salud Pública... tengo buenas noticias.
Halk Sağlığı yöneticiniz Dr. Silverman'ı beklerken... bildireceğim güzel haberler var.
El hombre que esperábamos, el Director de Salud, Dr. Silverman.
İşte beklediğimiz adam, Sağlık Yöneticiniz Dr. Mervyn Silverman.
Los tulipanes de Silverman eran...
Silverman'ların laleleri...
Tu sabes como el Hombre Oro, Hombre Plata...
Goldman, Silverman gibi?
Sr Crane, no sigo su argumentación
- Ne oldu, onu tanıyor musun? Asher Silverman bir efsane.
¡ 20 minutos!
Asher Silverman mı? Ne oldu, onu tanıyor musun?
Jack, ¿ No cree que debería ir a esa reunión...?
- Asher Silverman bir efsane. Hiç cinayet duruşması kaybetmedi.
Es sólo que nuestra coordinación en el tiempo parece también...
Haham Silverman, düşünceniz ne yönde?
Ganamos mucho dinero trabajando para la alcaldía principalmente gracias a la buena voluntad del alcalde Snyder
Asher Silverman'ı dahil etmelerinin nedeni bu. Eğer savunma dinen hakkı vardı tavrı alırsa Haham Silverman'ın bu konuda bir çift sözü olacağına olabilirsiniz.
Oh Richard, lo...
Bay Silverman.
De acuerdo, Sr Shrum, cuando metió más y más el tenedor en la tostadora, ¿ se electrocutó usted?
- Seni çıkarırsam Asher Silverman, manevi gerekçe teorimizi mahvedebilir hem de jüriyi soğutma riski olmadan. Jerry ile ise, parmak ucunda yürümeli.
Pero comprenda bien, normalmente le doy mucha importancia a las cosas explícitas
Harikaydın. Ama işler bundan sonra zorlaşacak. Sana Silverman hakkında birkaç şey söyleyeyim.
Bill Schultz, Wolf y Silverman.
Blll Schultz ve Wolf ve Sllverman. Goldreyer.
Srta. Silverman, sabía que el Dr. Noful la usaba como ejemplo de su trabajo. - Al principio, no.
Bayan Silverman, Doktor Noffle'ın sizi çalışmaları için model olarak kullandığını biliyordunuz.
Aunque establezca su deber, la hermana de su cliente obtuvo senos como los de la Srta. Silverman, así que...
Dolandırıcılığa katıldı. Bir sorumlu bulsanız bile, müvekkilinizin kız kardeşinin, bayan Silverman'ınkilere benzeyen göğüsleri var. Yani...
- ¡ A Jackie Silverman!
Kime? Jackie Silverman'a.
Mañana en la tienda tenemos una rebaja a mitad de precio en camisas de vestir.
Çocuklar, bu arada... Yarın, Silverman'larda büyük bir satış var... Bütün frak gömleklerinde yarı yarıya indirim var.
Él es Darren Silverman.
Bu Darren Silverman.
Mira, quería hablar contigo sobre Darren Silverman.
Seninle Darren Silverman hakkında konuşmak istiyorum.
Díganme, ¿ se echaron a esa arpía que se iba a casar con Silverman?
Silverman ile evlenecek kaltağın icabına baktınız mı?
Queridos amigos, estamos aquí reunidos para unir a Darren Silverman y Judith Fessbeggler en sagrado matrimonio.
Sevgili konuklar, burada Darren Silverman ile Judith Fessbeggler'ı birleştirmek için toplandık.
Silverman.
Silverman.
Oficina de Evelyn Berman-Silverman.
Silverman'ın bürosu.
La seguridad y eficacia de estos medicamentos está en juego además de millones de vidas. Mi abuela tiene el mal de Alzheimer. Es una de esas cinco millones de personas.
FBS başkanı Rick Silverman, aktörün kontratının olduğu devam eden bir davanın ortasında ayrılmasının hukuk ihlali olduğu gerekçesiyle dava açmayı planlıyor.
Sarah Silverman.
Sarah Silverman.
Dos chicos golpearon a Marc Silverman.
Birkaç kişi Marc Silverman'a saldırdı.
¿ Dos chicos golpearon a Marc Silverman?
Birkaç kişi Marc Silverman'a saldırdı mı?
Ella es Jennie silverman.
Adı, Jennie Silverman.
Tengo esa informacion que me pediste de Jennie silverman.
Jennie Silverman hakkında bilgi istediğinizi duymuştum.
Es Jennie silverman.
Jennie Silverman.
¿ Estás diciendo que Jennie silverman cometió asesinato a sangre fria solo para poder ser el empleado del mes?
Jennie Silverman'nın soğuk kanlılıkla cinayete teşebbüs ettiğini söylüyorsun. Hem de sadece ayın çalışanı olabilmek için?
Es Jennie silverman!
Jennie Silverman!
Jeremy Silverman, marionetista del Children's Television Workshop.
Jeremy Silverman, kuklacı. Çocuk Televizyonu Atölyesi.
Su padre es Asa Silverman, director ejecutivo de Goldman Sachs.
Babası Asa Silverman. Goldman Sachs'in ticari belge bölümü müdürü.
Buscaba a los Silverman.
Aslında ben Silverman düğününü arıyordum.
¿ Por qué no hacerles pagar más caro?
Asher Silverman mı?
Creo que debemos beber
Haham Silverman, ne düşünüyorsunuz?
A tu salud
Sana biraz Silverman'dan bahsedeyim.
¿ Es eso lo que tú quieres?
Haham Silverman, düşünceniz ne yönde? - Orada.
¿ Un fabricante de tostadoras debería anticipar que sus instrucciones de seguridad fueran ignoradas y planear cualquier contingencia, ¿ no?
Bay Silverman. Başlayabilirsiniz.
Estoy preocupado por ti
Sürenin büyük kısmını erteletebilirim. Silverman bunu öneriyorsa kaybettiğini düşünüyordur.