Translate.vc / İspanyolca → Türkçe / Slate
Slate Çeviri Türkçe
48 parallel translation
Slate tiene 21 / 2 millones.
2,5 milyonu şirketin elinde.
Este tipo de roca se llama esquisto de mica.
Bu taşın adı mica-slate.
Debiste esperar. Por Dios, en una misma escena hay tres nombres como Sky, Zena y Slate.
Tanrım, tek bir sahnede Sky, Zena ve Slate bir arada.
Limpiador de vidrio Industrial.
Slate sanayi tipi cam temizleyici.
Estás limpio, por eso te han dado la condicional.
Şartlı tahliye hakkında ne Slate en temiz,.
Esta muestra saldrá a final de mes en el museo, se llama "El arte del declive"
Gösteri önümüzdeki ay Slate Müzesi'nde başlayacak. Adı da "Ayrılıkçı Sanat".
Hugo estuvo trabajando 2 años en el New York Times, otro par en "Slate *" y luego "The París Review *", bajo George Plimpton * *.
İki yıl da Slate'te. Sonra da George Plimpton'ın yanında Paris Review'da.
Somos como Slate mezclado con la sección de estilos de vida del New York Times, antes que se vendieran.
Slate ve New York Times Lifestyle'ın satmadan önceki hâli gibiyiz. - Tamam.
Saldremos por el paso Slate cuando los krug lleguen.
Kruglar, Arduvaz Geçidi'ne vardığında oradan çıkacağız.
Podría estar de gira como cantante de fondo con Maddie Slate.
Turnede Madie Slate'e geri vokal yapsaydı bir şansı olabilirdi.
Mark, es Lara Slate.
Mark ben Lara Slate.
Srta. Slate, ¿ usted está tomando drogas? - ¿ Qué?
- Bayan Slate ilaç kullanıyor musunuz?
Cuídese, señorita Slate.
Kendinize iyi bakın bayan Slate.
¿ Janet Slate sabía que eras un policía?
Janet Slate senin bir polis olduğunu biliyor muydu?
Recibiste mensajes de texto, en la noche en que la Srta. Slate murió que decían y citó :
Bayan Slate'in öldüğü gece sana gelen bir mesajda...
Tal vez ella te siguió y atacó a la Srta. Slate después de que te fuiste.
Seni takip etmiş ve sen ayrıldıktan sonra bayan Slate ile yüzleşmiş olabilir mi?
¿ Por qué viste a Lara Slate?
Lara Slate ile neden görüştün?
- Slate del asunto, chico.
- Dizginini çek evlat.
Estos billetes, de la misma serie que la de Mitchell, acaban de escanearlos en un banco de Puerto Príncipe, Haití, depositados en una cuenta de un tal Sr. Slate.
Mitchell'dan çıkan bu paraların serisi Port-au-Prince Haiti'de bir bankada taranmış. Bay Slate diye birinin hesabına yatırılmış.
Un tal Edmund Slate llegó a Heathrow esta mañana procedente de Puerto Príncipe.
Edmund Slate bu sabah Heathrow'dan Port-au-Prince'e dönmüş.
Pregúntele sobre Slate.
Slate'i sor.
Quiere saber sobre Slate.
Ne olmuş Slate'e?
Slate era un punto muerto.
Slate'ten bir şey çıkmadı. Slate'ten bir şey çıkmamış.
Lo escucho, Bond. ¿ Qué le pasó a Slate?
Buradayım Bond. Slate'e ne oldu?
- Louis criticó mi novela para la revista Slate.
- Louis, Slate için romanımı eleştirdi.
Ya no es el asesino a sangre fría no hizo tabula rasa.
Soğukkanlı bir katil değil... Blank slate değil.
Me gustaría tener más información para que la pizarra general.
Keşke daha fazla bilgim olsaydı, General Slate.
Vuelva el General Slate está en ruta
Geri çekilin, General Slate yolda.
Slate ha sido limpiado.
Borcun tamamen silindi.
Recibiste mensajes de texto, en la noche en que la Srta. Slate murió que decían y citó : "¿ Dónde diablos estás?"
Bayan Slate'in öldüğü gece sana gelen bir mesajda... "Hangi cehennemdesin" diye yazıyor.
Slate ha sido eliminado.
Borcun tamamen silindi.
Ese es el granito, y esa es la laja. Richard Long - 1945, Bristol, Inglaterra Slate Oasis 2007
Bence bu granit ve bu da kayrak.
Y el hombre detrás de su ascenso meteórico fue el difunto Dante Slate.
Hızlı yükselişlerinin arkasında merhum boks organizatörü Dante Slate vardı.
Dante Slate Jr. Empresario
Dante Slate Jr.
Como el mundo clamaba por una revancha Slate sabía que los ratings se convertirían en dinero para ambos.
Bütün dünya bir rövanş maçı istiyordu... ve Slate bunun iki dövüşçü için de dolar işareti anlamına geldiğini biliyordu.
Tiene una llamada del señor Dante Slate.
Bay Dante Slate adında biri sizi arıyor.
Bueno, la pizarra está limpia aquí.
Pekala, slate burada güvende
Así que ahora estoy en Empirical, y tengo que darme a valer antes de que alguien lo deduzca y me convierta en un artículo de opinión en la pizarra.
Empirical'dayım kimse anlamadan ve Slate'de bir parça olmadan kendimi dokunulmaz yapmam lazım.
Slate, The Atlantic.
Slate'teki, The Atlantic'teki.
Slate dijo : " Lucy Mirando está logrando lo imposible.
Slate! " Lucy Mirando imkânsızı başarıyor.
¿ Qué tal si vienes y te sientas a mi lado en el sofá? ¿ Y muestráme lo que sabes de tu sesión privada de Sam?
Neden yanıma gelip oturmuyorsun ve bana Sam Slate'in özel aletini göstermiyorsun?